0.1

100 19 19
                                    

Bu uyarıyı sona koyayım diyordum ama şimdi yapsam daha iyi sanki.

Bu fic; kan, şiddet vb. unsurları barındırır. Rahatsız olacaklar şimdiden okumayı bıraksın.

Yorum yapmayı unutmayın.

İyi okumalar~

...

Polis arabalarının gitmesi ile birlikte kalabalıkta yavaş yavaş dağılırken turuncu renkli, sarmaşıkla kaplanmaya başlanmış duvardan sırtını ayırdı Jisung ve kalabalığın dağılmasını fırsat bilerek bir aralar herkesin büyük bir korkuyla izlediği yere doğru ilerledi.

Bu seferki görev yeri olan Jeonju'ya bir saat önce gelmişti Jisung. Bahsedildiği gibi harika bir yerdi. Çoğu kişinin büyük şehirlerden uzaklaşıp yaşamak isteyeceği türden bir yerdi. Lakin kimse istemezdi burayı. Buranın kötü şans getirdiğine inanırdı herkes.

Her şeyin mantıklı bir açıklamasının olduğunu düşünürdü Jisung. Tanrı ne diye bir şehri lanetlesin ki? Fakat havaalanına attığı ilk adımdan beridir gördükleri ve yaşadıkları ile lanetli bir şehir olduğunu düşünmeden edemiyordu.

Öğle yemeği yemek için bir kafeye gitmeyi planlarken duvara çarpmış bir araba, büyük bir kalabalık ve kalabalığı zapt etmeye çalışan polislerle karşılaşmış, öğle yemeğinden vazgeçerek neler olduğunu öğrenmeye çalışmıştı. Tek öğrendiği şey ise alkollü bir sürücünün kontrolü kaybedip duvara çarptığı olmuştu.

Gözlerini etrafında gezdirdi Jisung birisinin onu izleyip izlemediğini anlamak amacıyla. Kimsenin olmadığını fark ettiğinde ise girilmez yazan sarı şeridin altından geçip arabanın çarptığı duvarda gezdirdi gözlerini.

Duvarın belli bir kısmı kırmızıya boyanmıştı. Kemer kullanmayan sürücü büyük ihtimalle çarpmanın etkisiyle ön camdan fırlayıp duvara çarpmıştı.

"İğrenç," diye fısıldadı Jisung yüzünü buruştururken. Her ne kadar aklına gelen bu olayı iğrenç diye adlandırsa bile parmaklarını duvardaki kanda gezdirmesi daha iğrençti ki Jisung hiçbir duygu belirtisi göstermeden duvardaki kırmızılığın parmaklarına bulaşmasına izin veriyordu.

Elini geri çekip duvardan birkaç adım uzaklaşırken duvardan kayıp yere doğru giden kırmızı sıvının bir kısmında çıkmaya başlamıştı sarmaşık dikkatini çekti.

Onu fark etmemişti. Fakat hayır, eğer daha önceden orada olsaydı sarmaşık parmaklarına değerdi.

O sarmaşık yeni çıkıyordu!

Parmaklarını duvarda gezdirirken o sarmaşığı görmediğine, dokunmadığına emindi Jisung ve bu onun iyice kafasını karıştırıyordu.

Duvara yaklaşamadı tekrardan. Etraftan gelen seslerin artması ile insanların buraya geldiğini anlamış gibi sarı şeritle çember çizilmiş alandan çıkıp yürümeye başladı.

Buraya bu yüzden gönderilmişti. Jeonju'da meydana gelen bu ve bundan daha garip olayları araştırıp üstlerine haber vermek amacıyla. Fakat şu ana kadar kime bu şehir hakkında sorular sorsa cevap alamıyordu bir türlü. Sanki yaşadıkları yer hiç garip değilmiş gibi davranıyorlar, farklı konulardan bahsediyorlardı.

Kazanın olduğu sokakta bulunan ilk kafeye girdiğinde birbirleri ile sohbet ederek temizlik yapan bir grupla karşılaşmıştı. Burada çalışıyorlardı büyük ihtimalle ve şöyle bir etrafa bakındığında kimse yoktu kafede.

"Kapalıyız." Sarı, küt saçlı kız elindeki bezi masaya bırakıp konuştuğunda kaşlarını çattı Jisung. Müşterilerin en çok olacağı zaman nasıl kapalı olabiliyorlardı?

Jeonju/ MinSung Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin