12.Bölüm

102 14 2
                                    

Evden çıktığı andan beri göz yaşları hiç dinmemiş kendini yine Kanat'ın evinin önünde bulmuştu O sırada Kanat'ta bahçede oturuyorudu

Kanat : Ekim noldu sana

Ekim : Hiç birşey sormasan sadece sarılsan olur mu

Birbirlerine sıkıca sarılmışlardı ama Ekim daha çok ağlamaya başlamıştı bile. Kanat ise nedenini bilmesede sevdiği kızın ağlaması canını yakıyordu

Kanat : Ekim ne oldu

Ekim : Babamla kavga ettik

Kanat : Daha başka şeylerde oldu dimi

Ekim : Hiçbirşey sormasan sadece sarılsan olmaz mı

Kanat sağlam kolu ile sevdiğini daha da sarıp sarmalamıştı ki şuan Ekim'in tek ihtiyacı olan oydu

- Ev -

Neşe Metin ve Sinan araştırmaya devam ediyorlardı ama hala daha düzgün bir sonuç elde ettikleri söylenemezdi

Sinan : Samanlıkta iğne arıyoruz resmen

Neşe : Elbet bulucaz Sinan sende hemen karamsar olma

Metin : Çok tuaf

Neşe : NEymiş o tuaf olan

Metin : O sokağın güvenlik kameraları yok

Sinan : Nasıl yok

Metin : Basbaya silinmiş bir tek o tarihin görüntüsü yok

Neşe : Aklıma birşeyler geliyor ama emin değilim

Sinan : Ne oldu

Neşe : Canan

Metin : Yok artık o kadarını yapmaz her halde

Neşe : Canan'sa yapmaz diyemem

Bu şüpheler aklını kemirmeye başlamıştı bile ihtimaller aklını iyice bulandırmaya başlamıştı bile. Olmaz da diyemeiyordu tabi Canan'dı bu sonuçta

- Bağ evi -

Ekim Kanat'a ilaçlarını içirip uyumasında yardımcı olduktan sonra etrafı toparlarken bir resim kutusu bulmuştu bu Kanat'ın yaptığı çizimlerdi. Hepsi çok güzeldi ama bir tanesi en güzeldiydi yağmur altında dans ederken kendisini çizdiği anlamıştı. Üst kata çıktığındaKanat'ın ter içinde kaldığını görmüş hemen yanına gidip elini alnına koymuştu hem ateşi var hemde kabus görüyordu

Ekim : Kanat hadi uyan bak ben buradayım

YArım yamalak gözlerini açtığında o bakmaya doyamadığı gözleri görmek gülümsetmişti. Daha da kötü olmasın diye dikkatle üstündeki tişörtü çıkarmış yenisini almak için kalkmak istemiş ama Kanat izin vermeyerek başını göğüsüne yaslamıştı

Ekim : Üşüyceksin

Kanat : Az önce üşüyordum şimdi daha iyim

Bu sefer Ekim yerlerini değiştirerek göğüsne uzanmış kalp atışlarının sesini duyunca gülümsemişti. İşte bu tamamen gerçekti ve aynı sesi Kanat'ta duymuştu işte bu gerçekti yalan olan herşeyin arasında tek doğruydu ''Aşk''

- Güleryüz Malikanesi -

Tuna Ekim'e tokat attığından beri için hiç rahat değil bunu nasıl yaptığına bir türlü inanamıyordu nasıl olurdu da kızına böyle birşey yapardı resmen kontorlden çıkmıştı

Canan : Tamam artık abartma bu kadar

Tuna : Ne abartma Canan kızıma tokat attım ben

Canan : Seni dinleseydi atmazdın Tuna

Tuna : Ne olursa olsun kızıma vurmuycaktım

Canan : Anasının kızı işte ne bekliyorsun

Tuna : Bana bak bir daha sakın bunu söyleme yoksa seni gebertirim tamam mı

Canan : Hala mı Tuna kaç yıl geçti hala mı seviyorsun onu

Tuna : Sen bunu bilerek evlendin zaten benimle

Deyip çalışma odasına gittiğinde Canan öfkeyle önündeki vazoyu alıp fırlatmıştı ne yaparsa yapsın olmuyordu işte Tuna sevmiyordu onu

- Bağ Evi -

Kanat gözlerini açtığında Ekim'in hala göğüsünde uyuduğunu görünce kocaman gülümsemiş biraz doğrulup saçlarını sevdiğinde yanağında gördüğü morlukla kaşları çatılmıştı bu resmen tokat iziydi. Bu güne kadar hep başklarının canını yakmıştı ama şimdi onun canı yanmıştı en sevdiği insanla hemnde

Kanat : söz veriyorum sana bir daha zarar veremiycek. Ben hep yanında olucam

Uyandırmamaya özen görerek yataktan kalkmış sevdiğinin üstünü örttükten sonra aşağı inip yemek hazırlamaya koyulmuştu bile. Ekim çok geçmeden alağı inip baktığında Kanat'ın yemek hazırladığını görünce yüzünde bir tebessüm olmuştu bu gerçek Kanat'ı babasının anlattığı o zalim deli değildi

Ekim : Kolay gelsin

Kanat :Uyandırdım dimi

Ekim : Kendi kendime uyandım ee napıyoruz yardım ediyim sana

Kanat : Domatesleri doğraya bilirsin

Beraber yemek hazırlarken şakalaşmayıda ihmal etmiyorlar ikiside en son ne zaman bu kadar eğlendiklerini hatırlamıyordu bile. Beraber masayıda hazırladıktan sonra yemeğe başlamışlardı

Ekim : Baya marifetliymişsin sen Kanat ya

Kanat : Çocukken merak etmiştim evde Nesrin ablamız vardı o öğretti bana bir çok şeyi Ama sonra bir daha girmedim mutfağa

Ekim : Neden

Kanat : Babam ''Senin gibi birin elinden zehir bile yenmez'' demişti çocuktum daha tabi o zaman çok yaralamıştı o beni

Ekim : Bak farkına varmadan il yaranı sardın bile

Elini tuttup gülümsediğinde Kanat hayata yeniden başladığını his ediyordu ve o büyüyemen çocuk hızla büyüyüp iyileşmişti. Yağmur seslerini duyunca Ekim gülürek bahçeye çıktığında Kanat'ta kapıya yaslanıp onu izlemey başlanmış her anı aklına kazımak ister gibi saçlarından süzülen su damlalarını hepsini aklıan kazımıştı. Telefonu çıkarıp yanına gittiğinde Ekim'de şaşkınlıkla ama bir o kadar gülerek bakıyordu

Ekim : Vayyy

Kanat : Hadi

Yağmur ikisininde içinde kaybolan çocukluğunu gerivermiş gibiydi birbirlerinin gözlerine odaklanımşken yavaş yavaş dudakları birleşmiş uzun bir öpücükten sonra alınlarını birbirine yaslamışlardı

Ekim : Seni seviyorum

Kanat : Seni seviyorum

Bunu duymuş olmak sanki dünyaları vermişti sanki hayatının en mutlu günüydü

Bunu duymuş olmak sanki dünyaları vermişti sanki hayatının en mutlu günüydü

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Siyah ve BeyazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin