4.Bölün: Öğle Yemeği

354 33 20
                                    

Bu sabah gene annemin bağırışlarıyla uyandım aslında pek umursamıyorum ama babamla olan bağırışları beni rahatsız ediyor

Bütün bunları düşünmeyi kestim ve kahvaltımı yapıp hazırlanıp evden çıktığımda dökülen ve kırılan eşyaların sesini duymaya devam ettim

Bu sabah tekrar Kiba'nın zilini çaldım alarmı olmadığı için zilim ile uyanmış uzun süre hazırlanmasını bekledim yoldan yürürken Sensei hakkında konuştum aslında bana onun hakkında konuşurken garipseyerek bakıyordu sonuçta kimseyle bu kadar bağlı olmamıştım

Okula kadar onun hakkında konuştum Kiba devam ettirdi ama o kadın öğretmen hakkındaydı gözünün hep o öğretmenler üstünde olması ondan tiksinmeme neden oluyordu normal erkekler gibi kendi çıkarlarını düşünüyordu

Okula varıp sırama oturdum ve pencereden tekrar bakmaya başladım Sensei okula giriyordu her gün giydiği gömleği ve kravatı bana artık daha hoş gözüküyordu yakışıklı durduğunu hiç bu kadar düşünmemiştim

Ona bakakaldığımı farkedip kendimi toparladım, Ekim ayına girdiğimiz için havalar soğumaya ve yağmurlar yağmaya başlamıştı ama bugün güneşliydi zaten yeterince sıcaktı üstüne birde ders işleyeceğimizi aklıma getirmek çok huzursuz ediyordu

İlk dersimiz Edebiyattı, sıkıcılığı matematikten daha çoktu zil çaldı ve derse girdik

*1.5 Saat Sonra*

Edebiyat dersi bitmişti 2 dersti sıcak olduğu için bezmiştim şimdi biyolojiye geçicektik tekrardan 2 dersti sıcaktan erimeme az kalmıştı

*2 saat Sonra*

Biyoloji sonunda bitmişti uzun sürmüştü gene diğer dersler gibi sıkıcıydı şimdi beden dersimiz vardı bunun için içimden atletimi çıkarmıştım çünkü sabah hava zaten sıcaktı

*Beden dersinden sonra öğle arası*

Sonunda heden dersi bitmişti sucuk gibi olmuştum erimeme az kalmıştı yemeğimi alıp gölgede güzel kokan kiraz ağaçlarının altına geçtim yemeğimi yemeye başladım...

Geçen esinti sarı saçlarımın arasından süzüldüğünde çok rahatlatıyordu çok sessizdi öğretmenler muhtemelen öğle arası için okulu terketmiştir diye düşünürken Sensei'yi gördüm

Sensei bana el sallayarak bana doğru yaklaştı

-Naruto eğer yalnızsan beraber yiyelim mi?

*Bana arkadaşça davranması hoşuma gidiyordu babammış gibi hissediyordum aslında siyah gür saçları rüzgarla, birkaç düğmesi açık gömleği ve elinde bentosuyla çok hoş görünüyordu, yanıma oturdu*

-Bugünleri bu sıcaklık pek beklenmedik değil mi Naruto?

-Ah Evet Sensei Ekim ayında havanın soğuk olmasını beklerdim ekim demişken sizin doğum gününüz ne zaman?

-Benim 23 Temmuz senin ki?

-10 Ekim...

*Duraksadı ve düşünüp şöyle dedi*

-Doğum günün yakınmış

-Evet... keşke sizin doğum gününüzü de kutlayabilseydim çok memnun olurdum

-Ahaha önemli değil yani kişiye iyi ki doğduğunu söylemek için doğum gününü beklemene gerek yok

-Haklısınız aslında her gün tekrardan sevinçle doğabiliyor insan

-Eee en sevdiğin yemek ne Naruto

-Ramen! Ramene bayılıyorum aslında şuan onu yiyecektim kantinden daha yeni aldım

-Ne güzel, ben onigiri yemeyi seviyorum hadi başlayalım konuşmaktan aç kalacağız

*Yemek kabında Onigiri vardı gerçekten bu kadar sevdiğini düşünmemiştim bende ramenimi aldım ve yemeye başladım*

-Siz Sensei ramen sever misiniz?

-Belki bazen yiyebilirim ama bayıldığım söylenmez

-Tatmak ister misiniz Sensei?

-Tabi ki

*Bir tutam ramenden aldım ve Sensei'ye yedirdim bayılmıştı*

-Tadı gerçekten güzelmiş!

-Ahaha evet öyle bu yüzden bayılıyorum

-Peki Onigiri ister misin?

-Olur

*Verdiği onigiriden bir ısırık aldım kendi el yapımı olduğu için daha güzeldi*

-*Gülerek ve ağzım dolu şekilde*Bayıldım!

-Evet çok güzel kendim yaptım

Sohbetimiz böyle ilerledi bi zaman sonra yemek yemeyi bitirdik ve konuşmay başladık onunla konuşmak bana huzur veriyordu

-Evli misiniz Sensei?

-Değilim evlilik düşünmüyorum

-Hmm...

-Ailenle mi yaşıyosun Naruto?

-Ah evet aslında başka eve çıkmayı düşündüm üniversite için bu yaz sınava gireceğim onların bağrışlarından kurtulmak istiyorum

-Kavga mı ediyorlar?

-Evet her şeyi tartışmaya dönüştürüp kavga etmeye başlıyorlar rahatsızlığımı böyle dile getirmeyeli o kadar uzun zaman oldu ki

-Anladım...

Biz benim ailem hakkında konuşurken zil çaldı derse geç kalmamalıydım onunda okul dışında işleri varmış birbirimize sarılıp ayrıldık ona sarılmamda verilen huzuru kimsede almadım mükemmelliğini her gördüğümde içim içime sığmıyor

Ona hayranım her zerresinin kusursuzluğuna ayrıca hareketlerinin nazikliği ve ailem oluşuna o kadar hayranım ki...








Kusursuz Sensei ! (BİTTİ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin