Ölüm mü bize yakındı,yoksa öldürmek mi?Yaşam mı bize daha yakındı,yoksa yaşatmak mı?
Peki ya ihanet mi daha yakındı bize,yoksa fedakârlık mı?
Teknoloji çok ileride, insanlık ise çok geride.
Bir ülke ve bu ülkede ayrımcılığa uğrayan şehirler.
Irkçılı...
Bu kurgumuz fantastik-bilim kurgu tarzından olacaktır bilginize.
İlk öncelikle tanıtım sonra ise bölüme geçeceğim umarım kurgumuzu beğenirsiniz...
Bölüm sonunda film önerim var!
İyi okumalar❤️
🌟
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ölüm mü bize yakındı,yoksa öldürmek mi?Yaşam mı bize daha yakındı,yoksa yaşatmak mı?
Peki ya ihanet mi daha yakındı bize,yoksa fedakârlık mı?
Teknoloji çok ileride, insanlık ise çok geride.
Bir ülke ve bu ülkede ayrımcılığa uğrayan şehirler.
Irkçılık ve ayrımcılık yaşayan bu insanlar köleden başka bir şey değildi.Hükümet için çalışır, hükümet için feda edilir,istenirse daha beterlerini bile yaşayabilirlerdi.
Köle olarak çalıştırılan 34 tane şehir vardı.Ülkede ise toplam 78 şehir.Köle şehirler hükümet için,hükümet ise kalan 44 modern şehire göre yaşıyordu.Hükümet bu 44 modern şehir için her şeyi yapardı.
Yüzyıllar önce bir gelenek ortaya çıkmıştı; Ölüm Oyunları
Halkın mutluluğu,eğlencesi için köle şehirlerin her birinden bir kız ve bir erkek çocuk seçilirdi.Tam 68 oyuncu,hükümetin belirlediği vahşi doğada birbirlerini delice öldürdükleri bir savaşa mahrum bırakılırdı.Ve bu oyun,her on yılda bir yapılırdı ve sadece bir kazananı olurdu.Kazanan kişi hükümetin gözdelerinden biri olurdu ve kölelikten çıkarılıp,modern şehirlerden birinde lüks bir yaşam yaşaması sağlanırdı.
Oyun düzenlenen alanın her yeri kameralar ile çevriliydi ve bu kameraları görmek çok nadirdi.Halk,ister televizyonda ister meydanda ki büyük ekranlarda veya sinema salonu gibi olan etkinliklerde eğlence olduklarını düşündükleri bu oyunu zevkle izler ve taraf tutarlardı.
Oyunlar, hükümete göre belirleniyordu.Her on yılda bir yapılan bu oyun,hükümetin onuncu yıl Ölüm Oyunları yaş aralıkları ile belli oluyordu.Takvime göre seneler seçilir ve tek bir sene belirlenirdi.20 yaş altındaki herhangi bir senede doğan çocuklar Ölüm Oyunları'nda ölümüne yarışacaklardı.
🌟
"Emery,çamaşırları serdin öyle değil mi?"
"Ah,hemen yapıyorum anne!"
Koşarak,annesinin dış kapının yanına koyduğu sepeti alıp bahçedeki çamaşır iplerine koymak üzere gidip yere koydu.