3

3.1K 286 213
                                    


 "Geldim." dedi Felix merdivenlerden inerken. İlk başta karşısındaki adamı görünce korkmuştu çünkü yapılı ve uzun duruyordu. Karşısındaki adam ona baktı ve," Gel gidelim." dedi. Felix o kişinin "sapık deli" kişisi olduğunu anlayınca gülmeye başladı. Çünkü siyah gözlük, maske, eldiven giymişti. Simsiyahtı adam, bu da Felix'i güldürüyordu. Ayrıca saçları gözükmesin diye kapüşonlusunu sonuna kadar çekmesine ayrı gülüyordu.

"Neye gülüyorsun? Ayrıca gülerken biraz yavaş vur, acıdı omzum." dedi Hyunjin. Felix ise," Özür dilerim ama sineğe benzemişsin." deyip tekrar kahkaha atmaya başladı. "Susmazsan zorla susturacağım." dedi Hyunjin. Felix kafasını Hyunjin'in önüne doğru eğdi ve," Zorla susturamazsın beni." dedi. Hyunjin," Maske yüzünden nefes alamıyorum. Bekle birazcık." dedi ve arkasını dönüp maskesini açtı. Felix," Yüzünü göstersen ne olur? Çirkin misin yoksa?".

"Felix. Emin ol düşündüğünden 100 kat daha yakışıklı ve çekici bir insanım." dedi ve öksürdü. Felix ise Hyunjin'in dediği şeyi takmayıp yürümeye odaklanmıştı bile. Sonuçta Hyunjin'e baksa bir "sinek" görecekti.

"Bari gözlüğü çıkart." dedi Felix yalvarır bir ses ile. Hyunjin kafasını Felix'e doğru çevirdi ve," Seni canlı görmek yeterince şaşırtıyor beni. Gözlüğümü çıkarırsam da sen şaşıracaksın. O yüzden olmaz." dedi ve kolunu Felix'in omzuna atıp Felix'i kendine doğru çekti. Felix," B-Bu kadar samimi olmaya gerek varmıydı?" dedi ve kendini Hyunjin'in kol kaslarından uzak tutmaya çalıştı.

"Bak. Orada küçük bir bar var oraya gidelim." dedi Felix, Hyunjin'e. Hyunjin ise sadece "hmhm" dedi ve bara doğru ilerlediler. 

"Ben cam kenarı istiyorum." dedi Hyunjin birden. Felix ise," Yoo. Ben cam kenarına oturacağım." dedi. "Kai, bai, bo oynayalım kazanan alır." dedi Hyunjin. Felix," O ne be?". "Taş, kağıt, makas.".

"HAHAHA! Ezik, sapık delisi." dedi Felix. Hyunjin ise gülmeye başladı." Bana 'sapık delisi' diye mi sesleneceksin?" dedi.

"Evet. Hem hadi sen ısmarlıyorsun.".

"Pekala, viski içer misin?".

"Hiç içmedim ama denerim.".

"Sarhoş olacak gibi hissettiğinde içme sakın.".

"Tamam sapık deli. Hadi çok al.".

 "Viskilerinizi getirdim. Alın efendim." dedi barmen. Felix ise çok mutluydu çünkü yeni şeyler denemeyi seven biriydi.

"Ben sana çok içme demedim mi?" dedi Hyunjin. Felix ise aşırı sarhoş gözüküyordu. "Ya ben 4 içtim sadece. Bak önümde 4 bardak var.".  

"Felix. İki şişe viski aldık ve sen bir şişe içtin!" dedi Hyunjin.

"Ben anahtarımı evde unuttum. Eve gidemeyiz." dedi Felix. Ve bir anda gözleri doldu." Kızma bana lütfen." diye devam ettirdi.

"Niye kızayım yavrum. Bende kalırsın bir günlüğüne. Çilingir çağırırız yarın.".

"Kızmadın dimi." dedi ve elini Hyunjin'in gözlüğüne götürdü.

"Sen gözlüğümü çıkarmadan önce seni eve götürmem gerekiyor."

"Tamam ama Niloya da gelsin."

"Gelir o da hadi."

------------

 "Felix ayakkabını çıkaracağım durur musun?".

"Hayır ki. Banane ki. Onane ki.".

"Felix biraz daha böyle devam edersen.".

"Ne olur?" dedi Felix ve Hyunjin'in maskeli yüzüne yaklaştı.

"Götünü ısırırım. Hadi." dedi ve Felix'in ayakkabısını çıkarttı. Felix koşarak koltuğa yattı ve," Çok güzelmiş burası. Zengin evi gibi.".

"Öyle zaten." dedi Hyunjin. Felix'in bacaklarının olduğu yere oturdu ve Felix'in bacaklarını kucağına aldı. Felix ise ona bakıyordu.

"Çıkart şu gözlüğü. Gözünü görmek istiyorum~." dedi ve aegyo yaptı.

"Pekala sadece gözlüğü." dedi. Gözlüğü ve kapüşonunu çıkarttı. Ne de olsa Felix alkollüydü ve bulanık görüyordu- büyük ihtimalle -.

"Woaw! Tanıdığım birine benziyorsun. Ama daha güzelisin!".

"Öyle mi?".

"Evet. Çok güzel gözlerin var." dedi ve Hyunjin'e yaklaştı. Elini Hyunjin'in saçlarında gezdirdi.

"Felix.".

"Efendim.".

"Bana dokunmaya devam edersen. Senin için iyi olmayacak.".

"Neden? Sadece sevgimi göstermek için temas etmiştim.".

"Galiba seni öpeceğim Felix.".

"Masken var. Çıkartır mısın yani?".

"Dokunma saçlarıma lütfen.".

 Felix elini Hyunjin'in boynuna götürdü ve okşadı.

"Çok tatlısın." dedi Felix.

 Hyunjin, Felix'in dudaklarına bakıyordu. Felix ise Hyunjin'in gözlerine bakıyordu.

"Üzgünüm Felix." dedi ve elleri ile Felix'in gözlerini kapatıp maskesini çıkarttı.

"Beni görmemelisin, şuanlık." dedi ve dudaklarını Felix'in dudakları ile birleştirdi.

Felix bu hissi hiç unutmayacaktı. Hiç birine aşık olmamıştı. Bu duygu aşk mıydı? Yoksa sadece kendini tatmin etmek için mi onu öpmek istiyordu?

Hyunjin kafasını kaldırdı. "Gözümü ne zaman açacaksın?".

"Sen benim odamda uyu. Ben burada uyurum.".

"Peki oppa~!".

"Ha?" dedi Hyunjin karşılık olarak. Şaşırmıştı. Bir anda demesini beklemiyordu.

"Beni odana götür.".

--Felix'ten--

 Sabah olduğunda gözümü yavaşça açtım. Neredeyim ben? Etrafım hiç de tanıdık değil. Odada boy aynası var. En iyisi kendime bakmak olacak. Ölü gibi gözükmüyorumdur umarım. Boynum neden morarmış lan! Kesin biri ile kavga ettim ve beni buraya hapsettiler. Dur bir dakika. Dün...

"LAN YOKSA!"

-----------------------------

Gizli Komşum | Hyunlix✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin