ZEVRA

1.Bölüm

Medya zevra&hazal

"Zevra kalk kuzum hadi"
"Hazal ya git başımdan"
"Hadiii bu gün Ceren Hasoğlunun nişanı var yabancı biriyle evleniyormuş adı neydi ya ? Z li bişeydide hatırlayamadım bak nişanda onun villasında olacakmış her neyse hazır ortalıkta kargaşayken gidip bakalım şu evde neler varmış"
"Tamam hadi hazırım gidelim"
"Ya kızım bazen gerçekten hızına yetişemiyorum hangi ara hazırlandın?"

~

Böylesine güzel bir yere ilk gelişim değildi. Ama burada beni çeken birşey vardı fazlasıyla etkilenmiştim. Villanın önündeki yemyeşil çimenlerin üstüne konulmuş masalar....Dikkatimi masaların üstündeki siyah örtüler çekmişti böyle mutlu bir günde neden siyah diye sormadan edemedim..

~

"Off be kızım şuraya bak insanlar resmen hayatını yaşıyor birde bize bak! Olmuyor böyle ben şu kitaplar be filmlerdekiler gibi zengin koca bulucam kendime rahat rahatta yaşıyacam."
"Şşşşşş hazal! Sessiz ol yine senin yüzünden yakayı ele vericez"
"İyi be sustuk, ee napıyoruz şimdi ?"

Hazal... 10 yıl önce beni o durakta bulan kişi.sonra Hasan amca ve Gülizar teyzeye haber vermiş ve şimdi benim can dostum biz hep beraberizdir hiç ayrılmayız. Hatta mahallede yapışık ikizler diyen bile var, ilkokul ve lisede hep beraberdik üniversite diye sorarsanız... Açıkçası ikimizde çok çalışkanızdır istediğimiz taktirde tam burslu bir okul kazanabiliriz fakat.. Çalışmak çok sıkıcı belki birkaç ay sonra... Hazalla aramızda 1yaş var o 19 ben 20 yaşındayım.

Hazalla arka bahçe kapısından içeri girdik.salon tüm ihtişamıyla karşımızdaydı duvarda kocaman bir televizyon ayakları kırmızı döşekleri siyah olan koltuk takımı bu kasvetli havaya uymuş olan bordomsu bir halı kendi evimiz buna kıyasla tüplü bir televizyon-en büyük hobim kollarımı yaklaştırıp tüylerimin diken diken oluşunu izlemek-biryerlerden (ç)alınmış her biri birbirinden uyumsuz koltuklar ve artık tüyleri birbirine yapışmış eski bir halı....

"Oha kızım halının sigortası varmış lan"
"Yok artık !"
"Benim bile sigortam yok kız şu halıyı dönüşte alsakmı hastaneye falan bunuda götürürüm yanımda"

Büyük televizyonun yanındaki çıkıntı dikkatimi çekmişti. Dönüşte onu incelemeyi aklıma koyup salonun sağ tarafı daki ahşap merdivene yöneldim hızlı olmalıydık kimseye yalanmadan çıkmalıydık şu evden.

Merdivenlerden çıkar çıkmaz karşımıza 6 tane; siyah, yeşil, bordo, beyaz, pembe ve sarı renkli kapı çıktı.
"Ooo piti piti karamela sepetii ter-"
"Hazal! Napıyosun"
"Kuzum okadar çok seçenek varki.."
"Ben şu siyah kapılı odaya giriyorum sende şu yeşil olana git beş dakika sonra burada buluşuyoruz yakalanırsak ne yapacağımızı biliyorsun"
"Elbette erkekse az yanaşıp kafasını dağıtmak kadınsada elime ne geçerse fırlatmak ay uy demekten karşılık veremez zaten bunlar."

Siyah kapıya yaklaştığımda içimi bir korku sarmıştı. Hadi ama! Daha önce onlarca kez yaptım şu işi şimdi neden böyle olduki ?

Kapıdan içeri girdiğimde duvarları simsiyah yatağı bembeyaz dolapları ise bordomsu bir renk olan odayla karşılaştım. Ey Allahım! bu evde yaşayanlar siyaha ve bordoya takmışlar herhalde.
Hızlı olmaya gayret ederek çekmecelere bakınmaya başladım saat...kalem...tüylü? Ah inanmıyorum kelepçemi???!

Anlaşıldı ki bu şifonyerden birşeyler çıkmayacak temkinli adımlarla dolaba yöneldim ve Bingo! İşte aranılan kasa... O da ne.? Bu kasa şifresiz. Ah bu kadarını beklemiyordum açıkçası. Kasanın içinden bir miktar para ve işle ilgili dosyalar çıktı paraları hemen çantaya atıp kasayı kapatıyordum ki dikkatimi parlayan bir şey çekti. Ama bu kolye üstünde kocaman Z var ve benimkinin aynısı....??