Giriş

0 0 0
                                    

Ashley Serena- My jolly sailor bold

Bazen hayatınızın sıkıcı oldupunu düşündüğünüz anlar olur mu?
Benim hep öyle olduğunu düşünüyorum. Ne zaman bir romanı bitirsem keşke hayatım şu kitaplardaki gibi olsa diyorum.
Güzel bir aşk, olaylı temposu düşmeyen bol aksiyonlu bir hayat. Ne harika olurdu.

Annemle babam uzun zaman önce fransaya taşınmışlardı aile şirketimiz vardı ve zengin sayılırdı ailem beni pek yanlarına almaya hevesli görünmüyorlardı bende ısrar etmedim zaten düzenli olarak para gönderdikleri sürece benim için hava hoş üniversiteyi bitirip kendi hayatımı kurma peşindeyim.

Üniversitenin çıkışına doğru ilerledim akşamki parti için elbise bakmam gerekiyodu. En yakın arkadaşım Yiğit'in doğum günü partisi vardı bu akşam baş davetli olarak harika olmam gerekiyordu. Elbise seçmeme yardımcı olması için pelinle anlaşmıştım.
Hızlı adımlarla üniversitenin otoparkına indim. Boş alanca telefonumun sesi yankılanmaya başladı. Sırt çantamı önüme aldım elimi daldırıp telefonu çıkardım, tahmin ettiğim gibi pelin arıyordu, delirmiştir. Nolmuş bir saat geciktiysem hoca salmadı.
Telefonu elime alıp açtım
"nerdesin kızım sen kaç saatir bekliyorum bak gidicem on dakikaya gelmezsen" gözlerimi devirip arabayı uzaktan kumandayla açtım. "geliyorum on dakikaya çatlama." uzun oflayıp puflamaları sonunda telefonu kapattım. Arabaya yerleşip motoru çalıştırdım.

Yaklaşık altı yedi dakika sonra alışveriş merkezine vardım. Arabadan aceleyle inip arabayı kilitledim ve vakit kaybetmeden alışveriş merkezine girdim güvenliğide geçtikten sonra pelinle anlaştığımız mağzanın önüne geldim.

"Az daha gecikseydin giderdim" göz devirip pelini kolundan çekiştirerek mağzaya soktum.
"ikiye ayrılalım. Oyalanmazsan harika olur gitmem gereken bir yer var" pelin nereye diye sormadan ondan uzaklaşıp etrafa bakmaya başladım. Gözüme ilk çarpan siyah dar kumaşı tamamen simli göğüs dekoltesi baya derin olan mini bir elbise oldu kendi bedenim olan elbiseyi eline aldım ve kabine doğru yürüdüm.

Kabin kocamandı ve etrafı aynayla çevriliydi. Üstümdekileri çıkarıp elbiseyi üstüme geçirdim kafamı kaldırıp aynaya baktım. Bacak boyum uzun oldupu için - bi tık- kısa oldu göğüslerimide inanılmaz güzel toplarladı uzun dalgalı saçlarımı topuzumdan kurtardım ve belinden aşağı dökülmesine izin verdim. Kabindeki deneme amaçlı topuklularıda giydim. Elbise karanlıkta inanılmaz parlicak.
"Meriç kabinde misin?" arkamı dönüp kabinin kapısını yavaşça açtım.
Pelin kapının açıldığını görünce kabinin önüne geldi.
"Aman tanrım meriç güzel olduğunu biliyordum da bu kadar değil be kızım. İnanılmaz yakıştı."
Elindeki tahminimce 15 tane elbiseyi gösterip " E bunlara gerek yok üzerindekinden daha iyisini bulamazsın"
"Bende beğendim. Çıkariyim geliyorum." kabinin kapısını kapatıp elbiseyi üstümden çıkardım. Kendi giysilerimide giyip kabinden çıktım. Pelin beni kabinin önünde bekliyordu beni görünce ayaklandı.
"Mağazanın girişinde bekle beni alıp geliyorum. Bir yere kaybolma." uyarımıda yapıp kasaya doğru ilerledim. Parasını ödeyip pelinin yanına yürüdüm.
"benim gitmem lazım, akşam bana gelmeyi unutma. Birlikte geçeriz partiye."
"Olur. Benim gidio hediye bulmam lazım daha."
Pelin'le vedalaşıp arabama doğru ilerledim.
Kısa bir yolculuktan sonra arabadan inip yiğit için özel olarak tasarladığım saati almak için Rolex mağzasına girdim.
Görevli kadının yanına yaklaştım
"özel bir siparişim vardı. Bu güne hazır olması gerekiyordu. "
Kadın bilgisayarın başına geçip bir kaç tuşa bastıktan sonra adımı sordu
"Meriç Parlar"
Kadın adımı bilgisayara girdi.
"Saatiniz hazır Meriç Hanım. Ben hemen saati hazırlayıp geliyorum. Bir dakika bekleticem sizi."
"Acele etmeyin"
Kadın Gülümseyip görünürde olan kapıyı açıp içeri girdi.
Duvarda asılı olan saate bakınca saatin 6 buçuk olduğunu gördüm.
Can sıkıntısıyla derin bir nefes aldım. Mağzadaki koltuklardan birine oturup bacak bacak üstüne attım. Telefonu elime alıp Yiğit'i aradım. İkinci çalışta açmıştı.
"vay minik fare bizi hatırlamış demek ha. Nerdesin kızım sen sabahtan beri arıyorum ulaşamıyorum."
"bütün gün dersteydim boşluklarda da aramaya fırsatım olmadı. Naptın diye merak ettim. Ee nasıl gidiyor parti hazırlığı?"
"kuzenim kontrolü eline aldı evden kovdu beni neymiş kendisi organize edicekmiş. Neyseki güveniyorum adama."
"iyi madem nerdesin şimdi?"
"kızlarla buluşcam. Doğum günüm bugün."
Cevap vericeğim sırada görevli kadın elinde şık bir paketle yanıma geldi.
"ben seni sonra ararım" diyip telefonu yiğitin suratına kapattım. Ayağa kalkıp önceden parasını ödediğim paketi açıp saati çıkardım oldukça şık bir saat olmuş, paketi eski haline getirip mağzadan çıktım. Arabaya binip evime doğru yola koyuldum.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 24, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Zehirli Sular Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin