Keyifli okumalar dilerim.🌬️🤍Beyaz duvarlarına ve ahşap parkelerine renk renk boyalar sıçramış, dört bir yanı çalışmalarıyla dolu olan odada Jeongguk saatlerdir çizim yapmaktaydı. Ne zamandır orada olduğunu bile bilmiyordu. Başta tek yapmak istediği odayı temizlemekti. Okulun yoğunluğu, hastalığı derken birkaç haftadır odaya adımını atmamıştı. Etraf da epey bir tozlanmıştı. Ayrıca oda ne kadar geniş olursa olsun artık çalışmaları sığamıyordu buraya. Her ne kadar odasının göze batmayan, aksine estetik duran o karışıklığı hoşuna gitse de adımını attığında gördüğü görüntü hoşuna gitmemişti. Son yaptığı resim sonrasında odayı toplamadan bıraktığını anımsamıştı sonra. Bu sebeple temizlik öncesi işe dağınıklığı toplamakla koyulmuştu ki eline aldığı eskiz defterinin arasından Taehyung'un gözlerine ait çiziminin düşmesiyle tüm odağı o kağıt oluvermişti.
Yerden aldığı kağıtta gördüğü gözlerle kalbi heyecanlamıştı hemen. Biraz inceleyip daldığında o gözlere, heyecanla elini kalemine atmıştı. Elleri ne yapacağını biliyormuş gibi oynuyordu kağıtta. Birkaç dakika sonra bitirdiğinde eskisinden daha çok Taehyung'un gözleri gibiydi. Şekli hep aynıydı ancak Jeongguk'un aklına birden doluşan birkaç gün önceki anılarla Taehyung'un ruhu daha çok vardı o gözlerde. Yine de yeterli değildi. Asla Taehyung gibi hissettirmiyordu ne yaparsa yapsın. Bugün yaptığı oynamalar yaklaştırmıştı ama tamamlayamamıştı işte. Bir süre neyi eksik yaptığını düşünüp durmuştu. Lakin bir türlü ulaşamamıştı sonuca. En sonunda da pes edip kalemi de eliyle buluşmuşken yeni şeyler karalamaya başlamıştı.
O dakikadan beridir de pozisyondan pozisyona girmekte, bu küçük atölyesine yeni parçalar katmaktaydı. Yapacağı temizliği de saati de çoktan unutmuştu. Uzun zamandır kendiyle ve resimleriyle baş başa kalamadığından olsa gerek içinde bir şeyler çizmeye dair oluşan açlıkla elleri durmuyordu asla. Üstü başı boya olmuştu, kalem ve fırça tutmaktan elleri acımıştı ancak bırakmıyordu tuvallerini renklendirmeyi.
Saatler sonrasında onu gerçekliğe döndüren şeyse telefonuna ardı arkası kesilmeden gelen bildirimlerin sesi olmuştu. Yatak odasından gelen sesle irkilmiş ve yerden kalktığında ancak farkına vardığı sırt ağrısıyla yüzünü buruşturmuştu. Kısa bir gerinip esnedikten sonra odasına adımlamıştı. Eline aldığı telefonun ekranındaysa Bayan Eunha'nın açmış olduğu gruba dair bildirimleri görmüştü. Ödevleri hakkındaki bitiriş tarihini bildiren ve de bir an önce başlamalarına dair olan tavsiye mesajlarını görmüş, iç geçirmişti. Taehyung'la dünden sonra hiç konuşmamışlardı. Ancak ödev için birinin adım atması gerekiyordu ve Jeongguk kırgınlığının onun ödevine de etki etmesini istemiyordu. Yine de içten içe ödev için de olsa ilk adımı Taehyung'un atmasını bekliyordu. O anlarda kendisiyle eş zamanlı olarak mesajları okuyan Taehyung da bunu hissetmiş gibi kendisine bir mesaj yollamıştı.
Gönderen: Kim Taehyung
Jeongguk, merhaba!
Müsaitsen bu akşam Han Nehri'ne
Gidelim mi?Gördüğü mesajla yüzünü bir sırıtma kaplamış ve onaylayan bir mesaj yollamıştı. Zamanı da kararlaştırmalarının ardından Jeongguk'un aklına saati kontrol etmek anca gelmişti ve çoktan 6'ya geldiğini görmesiyle telaşlanmıştı. Her tarafı boya içindeydi, üstüne üstlük cam bile açmadan o sıcak odada saatlerce oturduğundan epey terlemişti. Ağlamaklı bir ses eşliğinde kendine söylenirken hızlı adımlarla banyoya ilerlemişti. Açtığı suyun ısınmasını beklerken üstündekilerden birer birer kurtulmuş ve özenle yerleştirdiği havlularını kenara asıp bedenini suyun altına bırakmıştı. Tenine değen suyla bir rahatlık tarafından ele geçirilip tüm dinginliğiyle en sevdiği kokuları vücuduyla buluşturmuştu. Burnuna dolan kokularla gülümseyip içten içe Taehyung'un beğenip beğenmeyeceğiyle alakalı düşüncelere kapılmıştı. Sırıttığını fark edince sonunda kendine gelebilmiş ve vakit kaybetmeden durulanıp duştan çıkmıştı. Odasına ulaştığında saati kontrol etmiş ve az bir vakti olduğunu görmüştü. Rahat olmak adına bir eşofman ve tişört giyip havanın soğuk olma ihtimaline karşı da hırka geçirmişti üstüne. Saçlarının dalgalı kalmasına müsaade etmişti ve bileğine tokasını da geçirdikten sonra nihayet hazırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
pomme interdite, taegguk
FanfictionHer türlü kötülüğü barındırır içinde bu sokaklar. Hayalleri ve hayatları elinden alınanlara, beyaz sayfaları kirli ellerle siyaha bulananlara... Kısaca insanlığın ayıbı olan her şeye göz yumar, kulaklarını kapatır, diline mühür vurur. Bir tek 'Aşk'...