Lonely Boy /Yoonmin

Platonik

Jimin

Tam olarak on sekiz yaşındaydım ve on bire gidiyordum. Evet on sekiz yaşında normalde on ikinci sınıfa gitmem gerekiyordu ama ben geç gönderildiğim için on bire gidiyordum.

Birde platonik aşkım vardı. Onu cidden çok seviyordum. Oda on dokuz yaşındaydı benden bir sınıf büyüktü. Birde biraz serseriydi ve beni takmıyorsu ama gözü kör olası aşkım bunu takmıyordu.

Ona deli gibi aşık değildim sadece bir hoslantıydı...

Aaaaa kimi kandırıyordum. Ona hastaydım Gözleri, kaşlarına, fiziğine, basketbol oynayışı ve bir çok şeyin hastaydım ve birdi beni plotonigimden kıskanan küçük -Benden uzun- bir arkadaşım vardı. Tabikide tavşanım Jungkook. Aslında onunda sevdiği bir serseri vardı. Taehyung Yoongi'nin arkadaşıydı...

Heee birde Yoongi ve arkadaşları ondan fazla kavgaya karışıp dördünden disiplin yeminleri. Kabul ediyorum arkadaş arkadaş piskopatları seviyoruz ama çok tatlılar...

<><><><><><>

"Jungkook sıktır git. Taehyung'u kesecek başka yer bul ben burda Yoongi'yi kesiyorum." dedim sinirli bir şekilde Jungkook'a. Şuan okulda öğre arasında yemek yiyip -normalde yiyemiyoruz- Yoongileri kesiyordu.

"Amk sen başka yer bul Taehyung burda daha iyi görünüyor." dedi benden daha sesli bir şekilde. "Teşekür ederim bizim burda olduğumuzu belirttiğin için sesinlen." dedim ve ondan sonra konuşmadık.

Ne zamandır burada Yoongileri kesiyoruz bilmiyorum ama omuzuma değen el ile zıpladım. "Jungkook ne yapıyorsun geri zekalı?" dedim ve o tarafa döndüm. Dönmez olaydım. Yoongi'nin arkadaşı Kim Namjoon burdaydı.

"Iııııı biz en iyisi gidelim." dedim hızlı bir şekilde ama Namjoon "Siz burda neye bakıyorsunuz gizli gizli." dedi. Sikiyim. "Hiç-hic kimseye bakmiyorduk." dedim ve Jungkook'un kolundan tutup hızlıca oddan uzaklaştım.

"Sikiyim Jungkook, Joon bizi gördü."

"Ne büyütün amk onlara baktığımızda anlamaz."

"Sana hatırlatmam gerekirse onları ispitliyen bire vardı ve hala o kişiyi bula bilmiş değiller yani-" derken sözümü böldü.

"Sıktır Jimin. Bizim olduğumuzu düşüncekler. Biz bittik bizi dövecekler. Dövülmek istemiyorum Jimin."

"Bak Jungkook şimdi biri gelicek ve bizi Yoongilerin çağırdığını söylerse ona tamam diyicez ama okulun arkasından tüyecez tamam mı? Cantamızıda alırız."

"Tamam minik hyungum."

"Seni sikerim Jungkook sana bin kere bana minik hyung deme dedim dimi."

"Tamam hyung ama biri geliyor. çaktırmadan bak." dediği zaman tamamen arkama dönüp direk baktım o sırada Jungkook'un kafasına vurduğu sesi duyan biliyordum.

"Bu kadar çabuk beklemiyordum." dediğimde omuzumda hissetiğim kol ile o tarafa döndüm.

"Sizin ikinizi Yoongi çağırdı. Spor salonuna gidin." dedi. Bizde başımızı saladık. Adam gittiğinde hızlıca sınıfımızdan çantamızı alıp arka kapıya ilerledik.

Jungkook'a dönüp "Cidden bu kadar kolay olacağını düşünmemiştim Kook." dedim ve geri geri yürümeye devam ettim. O sırada sırtım bir bedene deydi. Gözlerimi sıkıca kapatıp o tarafa döndüm. "Lütfen hoca olsun." diyip gözlerimi açtığımda karşımda gördüğüm kişi ile durdum.

"Me-merhaba Yoongi. Bizde tam Jungkook ile spor salonuna gidiyorduk ama sanırım yolu karıştırmışız." diyip arkamı döneceken. "Cantanızı niye aldınız o zaman? Hem spor salonunun nerde olduğunu bildiğinizi düşünüyorum." dedi sert sesi ile.

"Ş-şey biraz orda spor felan yaparız dedik. Susarsak cantamizdan su alıriz diye. Bide bu gün biraz kafamız dağınık da karıştırmışız."

Histerik bir şekilde güldü ve "Demek öyle o zaman spor salonuna giderken size eşlik edeyim.

"Tamam. Jungkook şimdi." diyip kosacaktiki arkamızda olan Hoseok ile Buda suya düştü. "Şimdi gidelim Jungkook." dedim ve ilerleme başladık.

"Şimdi siktiler belamızı Kook." dedim sesiz bir şekilde.

Oda benim gibi "Amk niye duvarın üstünde sivri uçlu çıt var ki? Ben dövülmek istemiyorum."

"Şey bizi dövmiyeceksiniz dimi? Bizim bi suçumuz yok. Yemin ederim sizi isbitliyen biz değiliz."

"Sus ve devam et."

"Tamam ca- Yoongi." dedim ve spor salonuna gelene kadar bir şey demedim.

                  {}{}{}{}{}{}{}{}{}{}{}{}

Bu ilk kitabım umarım beğenirsiniz. Bölümler genel olarak kısa yapmayi düşünüyorum.

Fikirlerinizi belirtmeyi unutmayın ve yazım yanlışları için özür dilerim. Kendinize iyi bakın görüşmek üzere.