küçüğüm, uçmasın diye elinde sıkı sıkıya tuttuğu balonların ipleri avucuna kesikler bırakmış bir kız çocuğusun. seni, içinde taşıdığın küçük çocuktan vurmuşlar. o çocuk sana düşman kesilmiş. düşmüşsün, bir tekme de o çocuk atmış sana. susmuşsun, karşına geçip o çocuk bağırmış sana. sen, kaybetmekten korkmuşsun ama ilk o çocuğu kaybetmişsin. sonra, birşeyler olmuş. büyümüşsün. o çocuk karşına geçmiş ve bir darbe de o vurmuş. yaralı dizlerini göstermiş. 'kendini hiçe saymalarına değdi mi?' diye sormuş. oturup, o çocuğun dizlerine ağlamışsın.
ben ise, yanında avuç içlerinden öpmeyi bekleyen o adamım. düştüğünde, senle düşecek o adamım. sustuğunda, yanında lâl kesilecek o adamım. kaybetmekten korkmana izin vermeyen, çünkü ruhunun sana ait olduğunu bileceğin o adamım. büyüdüğünde, yaralı dizlerine ağlayacak o adamım. hep o adam olarak kalacağım.
tüm benliğimle burda duruyorum. o adam olarak duruyorum. ama ben seni değil, sen beni bekliyorsun. çünkü biliyorsun, gelmeyeceksin. ama şunu da biliyorsun, ne kadar zor olsa da geleceğim.- desamor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
abis.
Randomküçüğüm, seni sevmeye nerden başlanır bilmiyorum. sevmediğim dirilerden, sevdiğim ölülere kadar, bu ince hüznü kaburgamın altından sana sunmak isterdim.