Sessiz DANS

Pardon

Sabah odama dolan güneş ışığı ile gözlerimi açtım. Yatağında kendi kendime bugün gideceğim iş görüşmesini düşünürken bir yandan da yatağımın karşısında duran dans kıyafetlerine bakıyordum.
Yatağımdan kalktım banyoya gidip günlük işlerimi hallettim. Siyah pantolon üstüne ise rahat bir t shirt giydim, pembe tütüm ve diğer dans malzemelerimi aldım ve kahvaltı olarak mısır gevreğimi hazırladım.
Diğer yandan da telefonuma kaydettiğim iş görüşmesi formuna baktim;
... Saat; 12 Yer; Aliağa bulvarı...
Ve tekrar saate baktığımda gözlerim hızla açıldı çünkü saat onbire on vardı hemen son kaşığımıda aldım çantamı omuzuma taktım ve yola koyuldum.
Bu arada adım Özge 21 yaşındayım annem rus babam ise İzmirli şu an İzmirde yaşıyorum annenin rus olması baba tarafının da renkli gözlü olması bir avantajdı.
Bu sayede bende uzun boylu, beyaz tenli sarışın ve en önemlisi mavi gözlü oluşumdu.
bu sırada da yetişememe korkusu ile öyle bir koşuyorum ki evimiz dans okulu seçmelerinin yapılacağı yere çok da uzak değildi bu yüzden koşmayı seçmiştim hiç birşey beni durduramaz!!! diyerek koşmaya devam ettim taki küçük çaplı bir beyin sarsıntısı geçirene kadar.
Sert bir bedene pardon bir duvara çarpmıştım.Tam önüne bak diye çıkışacakken kafamı kaldırmamla tek söyleyebildiğim "pardon" oldu...
  

Tuna Pars
Annemin isteği ile açılışını yeni yaptığımız dans okuluna gidecek ve yeni dans öğretmeni seçimine yardımcı jüri olarak koltuklardan
birini kapacaktım.
Bu arada adım Tuna İzmirin sayılı zenginlerinden birinin yakışıklı oğluyum yani övünmek gibi olmasın ama bütün kızlar peşimde.
Tabiki de en güzel kızı seçecektim dans okulu içi inşalah öğretmen diye buruş buruş birileri gelmez neyse evden hızlı adımlarla çıktım dışarı çıkınca bi an önce arabama binmek istiyordum ki yolda bir kız bodoslama çarptı amacım noluyo diye bağırmaktı ama yüzünü kaldırması ile ne bağırabildim ne de kızabildim sadece yerde duran kızın pardon dediğini duydum kız o kadar güzeldi ki bi an omuzuma atıp kaçırasım geldi içimdeki bu hayvansı düşünceyi bir an önce kovarak elimi kalkması için ona uzattım önce biraz tereddütde kaldı ancak daha sonra zarif elini tutarak onu kaldırdım elim onun elinin yanında adeta bir kürek gibi kalmıştı.
Bu anlattığım sizin için 2 saniyeydi ancak benim için 2 asır gibiydi.