Madem Seni Çok İstiyorlardı

340 19 27
                                    

"Ne yapıyorsun?" diye sordu Heeseung masanın karşısına oturduğumda.

"Ruj sürüyorum."

"Niye?"

"Canım istedi. Sana da süreyim mi? Hatta gel kıpkırmızı sürelim." dedim ve kırmızı rujun kapağını açtım.

"Yok ya gerek yok."

"Var var."

"Yok sevgilim gerçekten yok."

"Var dediysem vardır Heeseung." dedim ve ayağa kalktım. Heeseung geri geri gitti benden kaçmak için. En son yatağın dibine geldiği için yatağın üstüne düştü.

Kaçmaması için dizlerimi kırdım ve karnına oturdum. Oturduğumda inledi. "Bebeğim sakin ol sikmiyorum."

"Sikemezsin zaten."

"Neyse bunun tartışmasına girmeyeceğim." dedim ve elimdeki ruju Heeseung'un dudaklarına yaklaştırdım. Heeseung kafasını hareket ettirmeye çalıştığı için çenesini tuttum. Ruju sürdüm ve gülmeye başladım. "Çok komik."
"Çok mu komik?"

"Çok komik."

"Öyle olsun." demiş ve belimden tutup beni kaldırmış ve yatağa bırakmıştı. Üstüme geçip her yerimi öpmeye başladı. Dudaklarımı, yanağımı, boynumu, alnımı, göz altlarımı... Yüzümde gözüken her yeri. Durduğunda cebinden telefonunu çıkardı ve yüzümü çekti. Bana gösterip "Duvar kağıdım yapacağım." dedi. "Güzelmiş ama bir şey birazdan daha güzel olacak."

"Neymiş o?" dediğinde kafasını kendime doğru çektim ve dudaklarımızı birleştirdim. Bana karşılık vereceği an dudaklarından çekildim ve bana yaptığı gibi bütün yüzünü öptüm. Yüzünü çektim ve "Bunu duvar kağıdım yapacağım." dedim. "Çok yaramazsın güzelim."
"Karşımda sen olunca."

"Neyse sabah planını yaptığımız şeyi yapmaya ne dersin?" demiş ve kalçamı kavramıştı. Elimi tişörtünün içinden geçirdim ve "Emin misin?" diye sordum.

"Niye?"

"Dudağımızdaki rujlar."

"Desene o zaman bütün vücudumuz öpücüklerle dolacak."

"Vazgeçtim."

Boynuma doğru eğilmişti ki geri kalktı. "Neyden?"

"Yapmayalım yorgunum."

"Sabah beni delirtiyordun ne oldu?"

"Yoruldum."

"Peki öyle olsun." dedi ve kendini yanıma attı.

"Şu Beom konusu hâlâ ona güvenmiyor musun?"

"Heeseung biliyor musun Beomgyu sen şirkete girmeden önce benimle çok yakındı. Asistanım gibi değil de yakın arkadaşım gibiydi. Sonra sen geldin. Seni o gün o mutfakta gördü ve yakın olduğumuzu anlar anlamaz yüzüme bakmamaya başladı. Sana annem hasta olduğu için gelemedim dediği gün bana kendisinin hasta olduğu için gelemediğini söyledi. Normalde ben harici kimse için çalışmaz biri bir şey istese bile nazikçe karşı çıkardı. Arada sadece benim için istemediğim halde kahve getirirdi. İşte bu yüzden inanmıyorum Beomgyu'ya."

"Peki Bay Min'in bir anda onu benim asistanım yapması niye sence?"

"Bilmiyorum ama yakında çıkar kokusu."

"Neyse yatalım artık."

"Yatalım bebeğim." demiş ve yanına sokulmuştum. Saçımı öptü ve "Eğer Beom ile ilgili bir şey olursa bile seni asla bırakmayacağımı bil. Ne olursa olsun ve bugün yaptığım gibi salaklık yapmayıp sana inanacağım çünkü bana yalan söylemeyeceğini biliyorum."

Still With You | HeejakeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin