Bazı güçler vardır diyarları koruyan. O güç ki tüm yaşamın ona bağlı. O güç ki yaşamını elinden alan. Sözde diyarların koruyucusu oldun. Ama diyarı korumak bile senin ölüme daha da yakınlaştırıyor. Çünki sen diyarın koruyucususun. Eğer baş kaldırsan bu durma acımadan seni öldürürler. Kısaca kurtuluşun yok. Her iki durumda da öleceksin. Tam bu zamanda şansına sıçman gerek. Diyar sakinleri seni yüce biri olarak görüyor. Ama sen saatli bombasın her an patlayarak öleceksin. Kendi halkın ama, senin sayende ve senin kimilerin sayesinde yaşıyorlar. Mutlular. Adil mi bunlar? Sen ölürken onlar başka birini yüce görecekler. Tek çıkış yolun kaçmak. Nereye kaçacaksın? Kimsen yok ki. Bu güç senden tüm aileni aldı. Ne acımasız ama...
Hep adil olman gerek. Halkının kölesi olman gerek. Çünki sana boşuna yüce gözle bakmıyorlar. Krallarına da böyleler. Gece gündüz çalışarak her şeylerini sözde krallarına veriyorlar. Kral da onlara bir gümüş veriyor. Bak nasıl da da değerli kral. İşte sende böylesin. Onlara kendi yaşamından sunuyorsun. Ahmak halkndan biri de çıkıp iyimisin? diyor mu? Senin ölmen onların umurlarında bile değil. Bu yaşamı sen seçmedin. Artık yaraların hızlı iyileşmiyor. Çünki güç yaşamını emiyor. Konuşmak istiyorsun ama konuşamıyorsun. Güç senden bir çok şeyi aldı. Aileni, arkadaşlarını, mutluluğunu, gülüşünü, dilini. Evet evet dilini. Sevdiklerin ölmese bile ölmüş gibi bir şeyler.
Kendi haline acıman gerek. Şansına da sıçman.
"Bay Agnus."
Arkamdan gelen sesin sahibini umursamazlıktan geldim. Bu baş elçiydi. Çocukluğum onunla geçmişti. Ama herkes gibi o da bir ihanetkardı. Lanet olası gece bana yardım etseydi şimi o yaşıyor olacaktı. Herkes gibi elçi de suçluydu. Elçinin adım seslerini duydum. Artık nefes alışı kulağımın dibindeydi. Eliyle kafamı eğerek dudaklarnı boynumda gezdirdi.
Dokunma bana! Diyerek ayağa kalkmak isterdim. Ama bildiğiniz gibi yapamıyordum. Sessizlik aci bir haykırış gibi. Bağırmak istediğinde sadece ağzın açılyor ve öyle kala kalıyorsun. Hayır anlamında ayağa kalktım. Artık insanların beni şehvet gözünde görmesini istemiyordum.
"Neden bana soğuk davranıyorsun? Ne yaptım sana. Ah doru ya lanet olası gece için beni suçluyorsun."
Evet suçluyordum. Çünki sana güvenmiştim. Bu kelimeleri diyememek o kadar acı verici ki anlatamam. Ben sana güvenmiştim. Ne kadar basit bir kelime artık.
Artık hayatımı basit kelimelere sığdırmıştım. Acı verici gerçekleri, midem kaldırmıyordu. Korkuyordum. Derin sularda boğulmaktan korkuyordum.
"Agnus."
Karşımda duran elçiye böyük nefter besliyordum. Çünki o suçulu. Parmaklarımı ağzıma götürdüm. Konuşamamak ne kadar da zor bir şey.
"İzin ver bağlanalım. Sesini çok özledim."
Son cümlesini bitirdikden sonra gözlerini yere dorğu yöneltdi. Üzgünüm demekti bu. Üzgündü. Elimle kapıyı gösterdim. Onu görmek istemiyordum. Kapıdan çıkmadan tekrar bana döndü.
"Kral seni huzuruna çağırıyor."
Sikeyim. Ne ara gece oldu? Her hafta sonu krala bedenimi sunuyorum. Herkesin gözünde bir şeyi temsil ediyorum. YATAK. Birazcık hazz için her şeylerinden vaz geçiyorlar.
Etrafıma baktım. Sadece yatak vardı. Taşdan duvarlar odamı hapisaneye benzetiyordu. Kapıyı açarak kendimi dışarı atmam için zorladım. Kralın odası hemen önümde duruyordu. Tüm vücudum titremeye başladı. Artık bu iğrençliğe dayanamıyordum. Kapıya irerlerken bu gece bir şey olmaması için tanrıya yalvarıyordum. Elim zar zor kalkarak kapıya iki kez vurdum. Heybetli bir ses gir dedi sadece. Heybetine şehvet hissi de kaçmışdı. Kapıyı aralayarak içeri girdim. Arkamdan kilitlemeyi de ihmal etmedim. Çünki bir kıral bir kadınla yatar erkekle değil. Yatak tam karşımdaydı. Yatağın nevresimi kan kırmızısıydı. Bana özel olduğu belliydi. Kral tüm çıplaklığıyla karşımdaydı. Yapılı vücudu nevresimle uyumluydu. Eliyle gel işaresi yaptı. Bacaklarım titriyordu. Hadi Agnus zorla kendini.
Donumla beraber pantolonumu sıyırarak odanın köşesine attım. Geceleri üstüme bir şey giyimiyordum. Artık kral gibi bende çıplaktım. Yatağa çıkarak kralın dudaklarına öpücük kondurdum. İsteksiz olursam eğer o gece sağ çıkmaya bilirdim. Vücudum ne kadar yapılı olsa da kral benden 2 kat iriydi. Eliyle vücudumu kavrayarak boğazıma yapıştı. Sonra aynısı ona yapmam için kafasını yatağın sırt kısmına dayadı. Boğazını emerken bir elini arkama götürdü. Bu biraz daha aşağılara in demekti. Meme uçlarını emerken daha da aşağı indim. Artık beni temiz bir erkek organı karşılıyordu. Ağzımı büyük açarak ona istediğini verdim. Kafamdan bastırarak boğulmamı sağlıyordu. Bu onun en sevdiği şeydi. Yavaş şekilde erkek organını ağzımdan çıkardı. Ayağa kalktı beni yatağa sırt üstü uzatarak kendini bana bıraktı. Kırmızı yastığı elimle sıkı sıkı tutmuştum. Acı verici işlem birazdan gerçekleşiyordu. Kulağıma eğilerek
"Bu biraz acıta bilir sevgili Agnus."
Arkamda hissetiğim acı artık kendini hazza dönüştürmüştü. İlk önce yavaş ilerlerken artık hızlandı. Yatağın gıcırtısı onu sanki daha da deli ediyordu. Bu durumun bitmesini istesem da artık geçti. Çünki aynı hissleri besliyorduk. Şehvetin tadını alınca hiç bir soy durmazdı."Az kaldı Agnus dayan."
Konuşamasam bile iniltiler çıkıyordu ağzımdan. Geceye karışan iniltilerim büyük iniltiyle sona erdi. Kral kendini yatağın soluna atdı. Beni de kucaklamayı ihmal etmedi. Kafamı göğsüne yasladım. Hızlı hızlı nefes alıyordu. Bana bu diyarda tek iyi davranan kral olması çok garipti.
"Benimle uyumak ister misin?."
Kafamı korku içinde evet diye salladım. Çocukluğumda bana çok kötü davranan insan şimdi benle uyumak istiyor. Bu davranışlarına bir anlam veremiyordum.
"Özür dilerim Agnus."
Ne için özür diliyordu? Benimle yattığı için mi? Yüzüne bakrak dudağından öptüm. Ve elimi çene hatlarında gezdirdim. Bu davranışımdan utanmıştım. Ne oluyordu bana?
Kendine gel Agnus. Aşk güçsüzlüktür.
"Aşk, aşktır sevgili Agnus."
Evetttt bölüm nasıldı? Umarım sevmişsinizdir. Kitap gördüğünüz gibi yetişkinler için uygun. 2 bölümü yazmakta sıkıntı çekiyorum. Yardım ihtiyacım var. Artık bölümlerin gidişatı size bağlı. Karakter ne yapacak, nereye gidecek. Yani kitap tamamen size bağlı. Kitap için editlerinizi de bekliyorum. Yaparsanız var ya çok iyi olur jdjsks Tik tok ve instagram etiketimiz #diyarlarınardında etiketidir.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Diyarların Ardında 18+
FantasíaKİTAP YETİŞGİNLER İÇİN UYGUN! İnsanların sonu bu savaşa bağlı. Korku bencesini diyarın duvarlarına geçirmişti. Acı haykırışlar masum çocuklardan çıkıyordu. Karanlık bu diyarı istiyordu. Ona sahip olmak, onu yönetmek için saf kötülüğünü diyara bahş...