Sabah uyandığımda başım inanılmaz ağrıyordu. Sanki dün gece kafama ev düşmüş gibiydi. Üzerimi giyinip Kook'u uyandırdım.
"Kook ?"
"Jimin, Günaydın."
"Günaydın, okul için hazırlanman gerekiyor."
"Ben önce bir eve geçeyim, sen okula git."
"Tamam, görüşürüz."
Kook'a güveniyordum. Sebebini bilmediğim bir şekilde beni mutlu hissettiriyordu. Okula giderken Yoongi'nin dün gece bana yaptığı muamele aklıma geldi ve gözlerim doldu.
"Aptalsın Jimin, birinin seni sevebileceğini mi düşündün ? Seni sevenlerin hepsi öldü işte. Zor gününde bile yanında olmayan o adama aşık ol sen de, böyle devam edersen anca ağlarsın !"
Kendimle kavga ediyordum. Resmen kendimden soğumuştum. Okula vardığımda modumun düşük olduğu anlaşılıyordu. Jisung yanıma geldi:
"Jimin, iyi misin bro ?"
"Değilim."
"Ne oldu ?"
"Jisung, annemler..."
"Kavga mı ettiniz yine ?"
"Keşke.... Keşke kavga etseydik. Ama onlar-"
"ÖLDÜLER AHAHAHAHGAAHH" diyerek araya girdi Kim Taehyung.
"SENİ ÖLDÜRÜRÜM ANLIYOR MUSUN ?"
"Hmmm öldürsene Park Jimin."
Boğazını sıktım ve duvara yapıştırdım. Sınıfta Jisung ben ve Tae dışında kimse yoktu. Jisung da hoca çağırmak için gitti.
O sırada beni duvara yasladı. Saçlarımla oynamaya başladı.
"Bu saçlar, ahhh Min Yoongi'nin sana neden aşık olduğunu anlıyorum şimdi."
"Saçlarıma dokunma !"
"O zaman şöyle yapalım."
Dedi ve boynumdaki kravatı çözdü. Ondan kurtulmaya çalışırken boynumu emmeye başladı.
"Tae yapma, seni istemiyorum."
Ben yapma dediğim anda daha da hırslandı. O sırada içeriye Min Yoongi girdi:
"ULAN İT OĞLU İT ! SENİN BEN ANANI SİKEYİM. SANA ÇOK KEZ SÖYLEDİM BENİM OLANA DOKUNMA DİYE AMA DİNLEMEDİN !"
"Min Yoongi de gelmiş, biraz önce başka bir kızla öpüşüyordun. Ne oldu da buraya geldin ?"
"KİM TAEHYUNG !"
"Bak Jimin, bence bu fotoğrafı görmen gerek."
dedi ve bana telefonundan bir fotoğraf gösterdi. Min Yoongi'nin daha önce fizik dersinde tuvalete çağırdığı kızla öpüştüğü anın fotoğrafıydı bu...
Önce Taehyung'a sonra da Yoongi'ye tokat attım. İkisine de çok kızgındım.
"Allah ikinizin de belasını versin."
Sonra çantamı alıp sınıftan çıktım. Kendime hakim olamıyordum. İlk işim bir markete girip boya almak oldu.
Eve gittim ve ağlaya ağlaya önce uzun saçlarımı kısalttım, daha sonra da marketten aldığım boyayla siyaha boyadım.
Ayna karşısında yaklaşık 1 saat kendime baktım. Bu aynadaki kişi ne Jimin ne de Jm'di. Bu hiç kimse değildi. Bu yeni biriydi ve ben buna alışamamıştım.
J.m:
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
