-8-

19.7K 1.4K 473
                                    

Kalp atışlarını dizginlemek adına aldığı derin bir nefesin ardından kırılacakmış gibi çalınan kapıyı açtı Jungkook. Taehyung'un kızgınlığın etkisiyle hevesli olduğunu biliyordu ama bu kadarını görmeyi de planlamamıştı. Karşısındaki alfanın saçları terden ıslanıp alnına yapışmıştı. Göğsü hızla inip kalkıyordu ve elini kolunu nereye koyacağını şaşırmış vaziyetteydi.

"S-selam" alfa başını kaldırıp gözlerini araladığında gördüğü kırmızı gözlerle irkilirken kekelememek elinde değildi Jungkook'un. Taehyung ona doğru büyük bir adım attığında irkilerek geriye adımladı. Üzerinde çıplak teninini örten ince bir bornozdan başka hiçbir şeyin bulunmuyor olması yeterince utanç verici değilmiş gibi aralarındaki mesafeyi tekrar kapatıp başını boynuna doğru eğen ve içine derin bir nefes çeken alfa da onu zor duruma sokuyordu.

"Dokunmak yok" kısık bir sesle belli belirsiz çıktı sözler ağzından omeganın. Yıllardır sevdiği alfa yüzünden kimseyle olmamıştı, herhangi bir deneyimi yoktu. Ancak ilk birlikteliğinin alfa kızgınlık feromonlarının etkisi altındayken olmasını istemiyordu, sevildiğini hissetmek istiyordu.

Jungkook bunları düşünürken Taehyung tamamen kendinden geçmiş bir vaziyetteydi. Ellerini nereye koyacağını bilemediğinden üstündeki kot çeketin uçlarını avuç içlerine almış işkence ediyordu. O dakikalarda kendisine işkence eden bir diğer şeyse karşısındaki omeganın feromonlarıydı. Şampuan kokusuna karışmış feromon kokusu hayatında hiç hissetmediği bir yüksekliğe ulaştırıyordu Taehyung'u.

"Gel benimle" dedi ve onun yurt odası olmasını umursamadan omeganın önünden yürüyerek içeri geçti. Kapının solunda kalan yatağın önünde durdu ve kapıyı kapatıp peşinden gelen omegaya döndü.

"Dokunmak yok" alfa aklından geçenleri söyleyecek olmanın şehvetini gözlerine yansıtmaktan alıkoyamıyordu kendini. Devam etti, "Ama dokunmak dışında her şey serbest" Sözlerini bitirirken burun buruna gelecekleri kadar yakınlaştı omegaya. Jungkook kalbinin atış sesinin duyulduğundan emindi.

Taehyung sağ elini yavaşça kaldırıp Jungkook'un beyaz bornozunun yakalarını birlikte tutan ipine koydu. Jungkook başını eğerek alfanın bir sonraki hamlesini izlerken yutkunmaya çalıştı. Ama yumru boğazına tıkanmıştı sanki. Taehyung gözlerini önce ipe sonra da yutkunmaya çalışan omeganın gözlerine kitledi. Yavaşça ipi çekti ve bornoz iki yana sallanmaya başladı.

Taehyung başını omeganın yüzünden aşağı doğru indirirken gözleri üzerine benzin dökülmüş alev gibi cayır cayır parlıyordu. Bembeyaz gerdanı, henüz üzerine tek bir iz dahi bırakılmamış göğüsleri, omeganın da etkilendiğini ortaya seren dikleşmiş ve büzüşmüş pembe göğüs uçları.. Taehyung bir an aklını yitirdiğini hissetti.

Kontrolünü kaybetmişti, feromonlarını serbest bırakmasıyla odaya yayılan koku Jungkook için çok ama çok zorlayıcı bir hal almıştı. Omega da etkileniyordu, alfanın karşısında çırılçıplak olmak, kendisine bakarken harlanan gözlerini izlemek kendisine de iyi gelmiyordu. Ama oyunun kurallarını koymuştu, dokunmak yoktu.

Feromonların odaya yayılmasıyla etkilenen Jungkook'un kontrolü dışında gelişen ve alfanın da bakışlarını oraya yönlendiren şey ise omeganın uyarılmış penisinin karnına doğru seyrimesi oldu. Alfanın bu görüntü karşısında gözleri kararır gibi oldu, dengesini bulmakta dahi zorlanıyordu.

'Onu kaybetmek üzereydim' diye geçirdi içinden. Eğer zamanında yetişilmemiş olsaydı omega çoktan ölmüş olacaktı. Aklına geldiğinde bile göğsünü sıkıştıran bu düşünceyi kovuşturmak için derin bir nefes aldı alfa ve titreyen elleriyle bir adım geriledi. Hızla yanında duran sandalyeyi aldı ve yatağın tam karşısına koydu.

Seal | TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin