Seal | Taekook

-21-

Kapının açılmasıyla koluna dolanan eller eşliğinde içeri çekildi Jungkook. Alfa onu o kadar sert çekiştirmişti ki dengesi bozulmuştu omeganın. Ama kendisine gelme fırsatı bile sunulmadan kapanan kapıya çarptırıldı sırtı. Taehyung hızını alamamış omegayı olduğu yerde döndürmüştü.

Göğsü kapıya, sırtı ise alfanın göğsüne dayalı olan omega neye uğradığını şaşırmış olsa da rahatsız değildi. Taehyung bir eliyle çenesini kavradı, kolu boynunun etrafından dolanıp ulaşmıştı yüzüne. Omeganın başını geriye, kendi görüş alanına gelebilecek şekilde çekti.

Diğer eli de boş durmuyordu. Ceketin altına girmişti bile. Eteğin pilelerini pas geçip çıplak bacakları avuçladığında omeganın kulağına doğru ihtiyaçla hırladı Taehyung. Kendini kaybedecek gibi hissediyordu.

Bacaklardan yukarı çıkıp sıkı ve dolgun kalçaları avuçladığı sırada diğer eli çoktan omeganın tshirtünün altına girmiş ve sertleşmiş göğüs uçlarından birine işkence etmeye başlamıştı. Tüm bunlara ek olarak boynunu öpüyor, yalıyor ve derisine kendi izlerini bırakıyordu.

"Omegam" alfa boğuk sesiyle konuştuğunda Jungkook daha da yükselmişti. Mührün etkisi olmadan, tamamen insan yanıyla Taehyung'u bu hale getirebilmiş olmanın tadını çıkarıyordu. Taehyung'un ise tamamen gözü dönmüş durumdaydı. Jungkook'u tekrar kendine çevirmesiyle bir çırpıda kurtuldu üzerindeki ceketten.

Sonra ani bir hareketle dizlerinin üstüne çöktü. İki eliyle omeganın bacak arkalarından tutunup başını uyluklarına gömdü. Üst bacaklarının her bir noktasını sulu öpücükler eşliğinde öperken başını eteğin altına sokmuştu. Bu sırada hem Taehyung'un yaydığı kızgınlık feromonları hem de iç bacaklarına bırakılan öpücüler yüzünden zar zor ayakta duruyordu omega.

Jungkook'un beklemediği şeyse eteğinin altında, bir sonraki hamlesinin ne olacağını bilmeden kendisini teslim ettiği alfanın hiçbir sinyal vermeden toplarından birini ağzına almasıydı. Omega hissettiği beklenmedik yoğunlukla geriye adımlamaya çalışsa da alfa onu bacak arkalarından tutarak olduğu yere sabitlemişti.

Taehyung bir yandan elleriyle omeganın yoğuruyor, bir yandan toplarını ağzının içine çekip biraz sıkıyor, sonra dil darbeleriyle uyarıp geri bırakıyor ve diğerine geçiyordu. Jungkook aşırı uyarıldığı için tamamen sertleşmiş olan penisinin eteğini kaldırması sayesinde gücünü toplayıp ayaklandırdı Taehyung'u dizlerinin üzerinden.

Alev topu gibi gözlerini kendisine dikmişti şimdi alfa. Taehyung daha fazla beklemeden Jungkook'u odasına doğru sürüklemeye başladı. Karanlık tarafı çoktan ele geçirmişti kendisini. Odaya girdikleri anda kolundan tuttuğu omegayı yatağa doğru savurdu. Jungkook dirsekleri üzerinde havalanıp oturur pozisyona gelerek alfanın bir sonraki hareketini bekliyordu.

Taehyung çekmecelerini kurcalamaya başlamıştı. Çok uzun zamandır elini bile sürmediği oyuncaklarını omegasının üzerinde denemek için sabırsızlanıyordu. Bugün omegasını toplarında tek bir sperm hücresi kalmayana dek defalarca kez boşaltacaktı. Aklından geçen düşüncelerle yarım ve tehlikeli bir sırıtış oluştu yüzünde.

Ellerinde kelepçelerle ve uzun bir direkle Jungkook'a döndüğünde, alfanın bilmediği bir yönünü keşfetmeye başladığı için kalp atışlarının kontrolünü kaybetmişti omega. Alfa bir çırpıda üzerine çıkmış ve yatağa sırtüstü yatmasını sağlamıştı. Bileklerine geçirdiği kelepçeleri yatak başlığına sabitledi.

Bacaklarını genişçe aralayıp arasına yerleştirdi direği. Sonra da kelepçelerle ayaklarını sabitledi direklere. Böylece omega yatakta X şeklini almıştı, istese de bacaklarını kapatamayacaktı. Gördüğü görüntü fazlasıyla ağız sulandırıcıydı alfanın. Omega ise bilinmezlikten doğan doğal gerginliğinin yanı sıra zevkle uyarılmaya devam ediyordu. Seyriyen ve eteğini havalandıran penisinden bunu anlamak hiç de zor değildi.