Taekook~ minik tavşan

22

"jeongguk yoongi nerde?"

"Neden soruyorsun ki .."

"Jeongguk!"

Tae nin bağırmasıyla elimde ki kaşığı sıkmıştım
Taemin se gülümsemişti

"Odada uyuyor oldu mu!"
Sesimin yüksek çıkmasıyla gözlerimi yumup hiç birşey yapmadan öylece beklemiştim

"Saygısızlığı bırak Jeongguk"

"Saygısız olan ben değilim"

"Uhm.. abi bence biz biraz Jeongguk ile yalnız kalalım hem siz hem de o sakinleşir"

Jimin hyungun kolunu tutarak sofradan kalktıklarında onlara bakmadan yemeğimi yemeye devam ettim

"Abim seninle olduğuna pişman gibi"

"Sen karışmasana herşeye bizim meselemiz sonuçta "

"Biz derken? Güldürme beni"

Pardon?

"Sen nasıl benimle böyle konuşabilirsin saygımdan birşey demiyorum ama haddini aşıyorsun Taemin!"

"Abim seni koynuna aldı iki sevdi diye kendini önemlimi sanıyorsun sen en ufak şeyde büyük kavgalar çıkarttığını bilmiyor muyum sence kim bilir onunla beraber olmak için neler yapmışsındır?"

"S-sen ne saçmalıyorsun!"

"Söylesene şu little olayları falan da mı abimi ve Jimin hyungu tuzağınıza çekmeniz için yaptığınız birşey mi?"

"Onların altlarına yatarken para falan da alıyor musunuz söylesene barlarda kucaktan kucağa falan mı atlıyorsunuz?"

"Kes sesini artık"

Yoongiyi merdivenlerin orda gördüğümde sakin kalmaya çalıştım

"Yoongi odaya dön ve Jin hyungu ara mümkünse kapıyı da kilitle"

Kararsız kalsada dediğimi yapıp gittiğinde yanına gitmek için ayaklandım

"Oh şimdi de kaçıyorsun yoongi canın arkadaşının rol yapmasına hiç gerek yok abilerini arayıp bebek gibi bizi onlara mı şikayet edecek gerçekten.."

"Siz tanıdığım en büyük para servetçisi olabilirsiniz abilerimin peşini bırakın onlar sizin gibi sürtüklere layık değiller"

"Kes sesini artık"

Olduğum yerden üstüne atlayarak suratına tokat atarak saçlarına yapıştığımda Taenin bağırışını duymuştum

"JEONGGUK!"