Selamlarr :3 birkaç gün önce bölüm yayınlayacaktım ama olmadı :( bugün de aklıma gelmedi ama ders çalışma derken yine yazamadım AMA şimdi geldim ve uzun (yaklaşık 2k kelime civarı) bir bölümle karşınızdayımm. Bu arada taehyung'da minik bir değişiklik yaptım, dövmelerini biraz çoğaltmak istedim. Bölüm sonuna koyacağım, umarım beğenirsiniiz <3
...
Jeongguk
Sabah uyandığımda taehyung'la sarmaş dolaş olmak beklediğim bir şeydi. Yataktan kalkmadan onu izlemeye biraz vakit ayırmak istedim.
Ne kadar sürdü bilmiyorum ama yüzünün bütün ayrıntılarını incelemiştim ve tekrar farkettim ki o gerçekten çok güzeldi.
Gözlerini hafifçe aralamasıyla birkaç saniye boş gözlerle baktı bana. Ayılmasını beklerken parmaklarımı hafifçe yanağında gezdiriyordum.
Gülümsemesiyle ben de güldüm.
"Günaydın gguk, ne zaman uyandın?"
"Günaydın, çok olmadı sanırım. Daha fazla oyalanmadan kahvaltı yapalım, bugün yapacak şeylerimiz var. "
Bir süre sessizlikten sonra saçlarına öpücük kondurup yataktan kalktım ve onu da kollarından çekerek kaldırdım. Beraber banyoya gidip işlerimizi hallettikten sonra kahvaltı yapmak için aşağı indik.
Masayı hazırlarken düşünceli duruyordu, ne olduğunu soracağım sırada gözlerinin aydınlandığına şahit oldum.
"Yedek anahtarım olduğunu unutmuşum! Kapının girişindeki saksılardan birinin altındaydı, nasıl unuttum da nasıl hatırladım bilmiyorum bile."
"Yapılacak işlerimizden biri eksilmiş oldu." diyip güldüm ve masayı hazırlamaya devam ettim.
O yardım etmese de olur. Orada durup gülümsemesi yeterli.
Oturup kahvaltımızı yaptıktan sonra ayaklandı, kapıya doğru giderken durdurdum. Sonuçta telefon numarası gerekli bir şeydi. Hazır olduğunda bana mesaj atacağını söyleyip yanağıma bir öpücük kondurdu ve hızla evden çıktı.
Mutfağı topladıktan sonra evdeki dağınıklığı da topladım ve duşa girdim. Duştan çıktıktan sonra belimdeki havluyu tutarken dolabıma doğru ilerledim. Açık camdan çok kısık bir şarkı sesi geliyordu. Sanırım kim olduğunu biliyorum.
Siyah bir pantolon ve tişört seçip yatağın üstüne koydum. İç çamaşırımı da aldıktan sonra üstümü giyindim ve balkona çıktım.
Taehyung perdesi sonuna kadar açık bir şekilde hazırlanıyordu. Olduğumuz mesafeden belli olan ıslak saçları, altında vazgeçemediği kısalıkta olan bir şortu ve üstünde de beyaz bol bir tişörtü vardı.
Tahminimce makyaj yapıyordu. Makyajın en çok yakıştığı erkeklerden biri olabilir.
Sigara içip onu izlerken sanırım tamamen hazırdı. Cama doğru döndüğünde benim onu izlediğimi beklemiyor olacak ki afalladı ama hemen toparladı. Balkona doğru koşturup beş dakika içinde aşağıda olmam gerektiğini bağırdı ve geri içeri girdi.
İçeri geçip parfümümü sıktım, ceketimi giyinip cebine gerekli şeyleri attıktan sonra aynada saçlarımı hafif dağıtıp aşağı inip ayakkabılarımı giyindim. Kendi kaskımı takıp diğerini elime aldım ve evden çıktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
stars never fade ☆ taekook
Fanfiction"Jeongguk, bana çizdiğin yıldızlar hiç sönmez değil mi? " "Asla sönmezler çiçeğim sen hiç korkma."
