İlahi bakış açısından
Günler geldi geçti. Artık Hinata'nın Japonya'ya dönme vakti gelmişti.
Sabah erkenden kalkıp bütün eşyalarını hazırladı, arkadaşlarıyla vedalaştı ve en sonunda uçağının kalkma zamanı yaklaştığı için havalimanına doğru yola çıktı.
Kafasında şapkası, gözünde gözlüğü, kulağındaki kulaklığı ve giydiği kıyafetler ile bir ünlü havası veriyordu.
Uçağa bindiğinde içini bir heyecan kaplamıştı. 3 yıl sonra ilk kez Japonya'ya dönüyordu. Uçağın camından dışarıya bakarken gözlerini kapadı ve uykunun kollarına bıraktı kendini.
Omzuna birinin dokunmasıyla irkilerek gözünü açtı. Uçağın hostesi uçağın Japonya'ya ulaştığını haber vermek ve inmesi gerektiği için onu uyandırmaya çalışıyordu.
Hinata havalimanından çıktığı anda etrafa bi göz gezdirdi. Gökyüzü masmavi, güneş parlıyor, insanlar aceleyle etrafta koşuşturuyordu. Gözlüğünü taktı, eve gitmeden önce yollarını ezbere bildiği Japonya sokaklarında elinde valiziyle dolaşmaya başladı.
Hava kararmaya başlamadan eve dönme kararı almıştı. Bugün döneceğinden ailesinin haberi yoktu. Çünkü sürpriz yapmak istemişti. Bu yüzden yaklaşık 1 saat dolandıktan sonra eve dönmeye karar vermişti.
Bu sırada Atsumu Hinata'nın bugün döneceğini bildiği için antrenman boyunca yerinde duramıyordu. Onun bu heyecanına anlam veremeyen Sakusa ona tiksintiyle bakıyor, sürekli hareket etmesi salondaki tozları havaya kaldırdığı için ona kızıyordu.
Antrenman bittikten sonra halâ içindeki enerjiyi atamayan Atsumu, koşu yapmak için evden ayrılmıştı.
Yaz gecelerinde hava karardıktan sonra giden güneşin sıcaklığı yerini hafif soğuk bir esintiye bırakır. Güneş yavaşça batarken havada tatlı bir esinti ortaya çıkar.
Hinata gökyüzünün bu güzelliğini görünce hemen üstüne bir hırka alarak sahil kenarında koşu yapmak için yola çıkmıştı.
Hinata'nın bakış açısından
Yarın sabah erkenden Black Jackals'ın koçuyla tanışacağım daha sonra da antrenmanlarını izleyip takım arkadaşlarımla tanışacağım.
En büyük hayalim "Küçük Dev" lakabına layık olmak. Eskiye göre daha çok geliştim. Daha önceden kısayım, güçsüzüm diye beni hafife alanların hepsinin karşısına daha güçlü bir şekilde çıkacağım.
Ah, çok yoruldum ya. Biraz durma vaktim gelmiş. Sahilin kenarında ki taşlara oturdum.
Hava iyice soğuduğu için etraftaki çoğu kişi gitmişti. Bacaklarımı kendime doğru çekip kollarımı etrafına sardım. Tek başıma kayalıklarda oturuyordum fakat kafamda dolanan düşünceler beni pek rahat bırakmıyordu.
Ne kadar oturduğumu bilmiyorum. Telefonuma baktığımda saat epey geç olmuştu. Düşünceler arasında o kadar dalmışım ki kulaklıktan gelen müziğin sesini bile duymamışım. Yeni bir şarkı açılırken arkamdan birisinin yaklaştığını duydum.
Gözümün önünden geçip bacaklarıma örtülen hırka ile ne olduğunu anlayamamıştım. Kafamı yukarı doğru kaldırdığımda Atsumu ile aramızda çok az bir mesafe vardı. O anda kulaklığımda çalan şarkının hafifte olsa sesini duydum.
And so I had a late arrival
So we never saw the start
Of each other's lives
Heart to heart.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaçmak Ve Yakalanmak~Atsuhina
FanfictionHinata'nın Atsumu ile tanışması ile başlayan serüveninin Brezilya'dan dönmesi ile devam eden aşkı. küfür,argo ve mangadan spoiler içerir. Belki biraz texting birazcık angst olabilir.