5. her şey daha kötü oluyor

90 12 2
                                    

Ya bu zenginler neden hep böyle dağlık, ormanlık bir yerlerde alıyorlardı villalarını?
Anayola nasıl çıkacaktım ben? Tek parça eve varsam şükür edecektim resmen.
Bu okula geldiğim güne lanet etmeden durmadım. Geri zekalılar. Hepiniz salaksınız salak! Sizden de hiç bir şey olmaz! Jungkook'muş Allahın ergeni!

Ben bu düşüncelerimi bağıra bağıra dile getirip boş yolda yürürken önümde bir araba durdu.

Aha.
Yine kaçırılıyorum.
Ya imdat ya! Yeter ya!

Ben yol kenarından taş alıp kendimi savunmak için arabanın camına atacakken sürücü kapısı yukarı doğru kaydı ve içinden Jungkook çıktı.

Arkamdan araba ile mi takip etmişti bu beni?

"Sana beni dışarıda bekle, seni evine bırakacaklar demedim mi ben?"

Allah Allah ya!

"İstemiyorum. Defol." dedim ne olur ne olmaz diye elimdeki taşı indirmeden.

Jungkook havalı güneş gözlüklerini çıkardı. Sabır diler gibi elini saçlarında gezdirdi. Artist. Kendini cool falan mı sanıyordu bu? Hiç te değildi. Tamam belki biraz, birazcık havalı olabilirdi ama çok az.

"Evine nasıl dönmeyi düşünüyorsun peki? Yürüyerek mi? Nerde olduğumuzu biliyor musun?"

Ebenin köründeyiz demek istedim ama sustum. Hem beni kaçırıyor, hem hesap soruyor adama bak ya!

"Sana ne? Seni ne ilgilendirir?"

Jungkook kollarını kavuşturup milyon dolarlık arabasına yaslandı.

"Özel bir mülkde bulunuyorsun, buraya en yakın anayol 15kilometre uzaklıkta. Sen koşucuydun öyle değil mi? Koşmaya başla istersen, evine akşam ancak ulaşırsın."

Ukala. Çok bilmiş!

"Nerden biliyorsun sen benim koşucu olduğumu?" diye hesap sordum. Stalklamış mıydı bu beni bi de?
Bana sadece kendini beğenmiş yamuk bi gülüşle cevap verdi.

Sonra yaslandığı yerden doğruldu ve sıkıldığını belli eder bir şekilde "geliyor musun?" diye sordu.

Ama işte bendeki inat öyle böyle değil. Burda beni kurtlar yese, aslanlar parçalasa da inadımdan vaz geçmem.
Bu geri zekalıya popomu dönüp yürümeye başladım.
Allah büyüktür diyip kendimi motive etmek için güzel şeyler düşünmeye çalıştım.

Jungkook psikopatı da arabasına atlayıp sürmeye başladı.

Arkasından duymayacağını bildiğim halde bağırdım.
"İnşallah bana bir şey olursa senden şüphelenirler de hapislerde çürürsün!"

Ben biraz yürümüştüm ki aynı araba bu sefer yürüme mesafesinde yine yanıma geldi. İçeriyi göstermeyen siyah camları açıldıktan sonra Jungkook bana seslendi.

"Hadi bırak inadı. Bin arabaya."

Ona doğru bakmadan omuzlarımı silktim.

"Asla olmaz."

Jungkook sabırlı bir şekilde beni ikna etme çabasına devam ederken adımlarımın hızında arabasını sürüyordu.

"Gel hadi, kaybolursun burada."

"Hayır. Defol git."

"Neden bu kadar inatçısın?"

"Senin yüzünden başıma gelmeyen kalmadığı için olabilir mi?"

"Şimdi çocukluk yapmanın sırası değil. Bin şu arabaya."

Daha fazla dayanamayıp arabasına ayağımla vurdum.

F4 BtsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin