Geri yalpaladıktan sonra birinin kolunu omzuna attığını hissetti. Buna boyu yeten tek kişi Shay'di arkadaşları arasında. Onun bu kadar uzun olmasını tuhaf bulmuyordu ve uzun boy kızı daha çekici gösterdiğini düşünüyordu. Zaten kız az daha zorlasa Draco'yu geçecekti.
Tişörtünün üstünde boynuna bastırılan soğuk metal ile inledi ve gerilen olmuzlarını kaldırdı. Soğukluk bir saniye sonra azalıp kaybolurken arkadaşının verdiği teneke içeceği onun elinden aldı.
Boynundaki soğukluk bu sefer yerini Shay'nin onu sallamasına bıraktı. Elindeki içecek küçücük kutuda köpürmüş olmalıydı. Kızın amacı buysa ona hava hoştu.
"Shay, tırnaklarım şuan yok ve bunu açabileceğimi sanmıyorum. Açabilir misin?"
Shay tenekeyi aldı ve açıp Draco'ya verdi. Açarken ses bile çıkmamıştı. Draco şaşkınlıkla ona döndüğünde kız kendi içeceğinin tenekesini buruşturup cebine koymuş ve onunkini içmeye başlamıştı.
"Bunun patlaması gerekmiyor muydu?"
Shay gülümsedi.
"(. ❛ ᴗ ❛.)"
Umarım bu bakışı hayal edebilirsiniz
"YA İÇİNE NE KOYDUN!"
"Ne bir şey koyması canım yani ahaha?"
Draco omuzlarını dikleştirdi. Bu sayede arkadaşına biraz daha yukarıdan bakabiliyordu.
"Kutunun üzerinde gazoz yazıyor?"
Shay elindeki şişeyi Draco'ya uzattı.
"Al tadına vak istersen."
Draco şişeyi yavaşça aldı ve gözleri Shay'den uzaklaştırmadan şişeyi dudaklarına götürdü. Aldığı küçük yudumda şeker veya tattan eser yoktu. Gözlerini şişeye indirdi. Ve üzerindeki ambalaj yazıdını tekrar okudu. Gazoz?
"Shay bu su."
Shay şaşırmış gibi yaparak elini dudaklarına götürdü.
"A su muymuş? Vah vah... Bak sen şu Allah'ın işine..."
Draco Shay'in ona karşı uzun süren sessizliğinden dolayı sorusunu yineledi.
"İçine ne koydun."
Shay tekrar gülümsedi (☺️) ama Draco şüphelenmişti.
"Peki yani sabah canım gazoz çekince senin dolabından bir tane aldım çünkü bunları nereden alıyorsun bilmiyorum ama tadları çok güzel neyse sonra aklıma senin bunun eksikliğini fark edeceğin geldi ben de içine su doldurdum kapağı da benim biriktirdiğim şişelerden biriyle değiştirdim."
"YA SEN NASIL BİR MANYAKSIN BE!"
Draco bağırdıktan sonra kaçmaya başladı. Aslında sadece daha hızlı arkadaşlarını bulmak için koşası gelmişti. Ama Shay'in bunu bilmesine gerek yoktu ve zaten kabul etmezdi.
Onlar art arda koşarken Shay'in gözü ileride çimlerde oturmuş sohbet eden gruba katıldı. Arkasını dönmüş ve omzunu sevgilisinin omzuna atmış turuncu saçlı çocuğa arkadan sinsi sinsi yaklaşıp ensesine geçirmek için bir adım atmıştı ki Draco onu omuzlarından tutarak geri çekti.
"Hayır. Benim yanımdan ayrılmak yok."
Shay ona baktı. Üzülmemişti ve Draco'nun neden özellikle onların yanına gitmek istemediğini anlıyordu.
"Tamam hadi bizimkileri bulalım."
Draco, Shay'in koluna girerek ilerlemeye başladıklarında arkadaki grupta kimsenin kendisini görmemiş olmasını umut ediyordu. Ama biri görmüştü. O da görmezlikten geldi ve sırtına yaslandığı arkadaşını dürtüklemeye devam etti.
Onlar yürürken çevrelerinde onları gören insanların bakışları onlara kayıyordu. Çoğu Draco'ya iğrenerek baktıktan sonra okulda çok görmedikleri Shay'e de göz atıp hemen hiç bakmamış gibi önlerine dönüyorlardı. Draco'ya göre onların hali gerçekten komikti. Yürürken etrafında her zaman en az beş çift göz kendisine dik dik bakarken onların yüz ifadelerinden ne düşündüklerini anlayamadığını mı sanıyorlardı?
Yüzlerine bakmaya gerek yoktu. Zaten gözlerinde o aşağılayıcı bakış her şeyi anlatıyordu. Draco bunları kafasından çıkartıp sol elini cebine attı. Telefonunu eline aldı ve İbbie'nin aramış olduğunu gördü. Şuan aramasına gerek yoktu. Zaten karşısındaydı ve başının arkasını görebiliyordu. Kendisi ve Shay'i gören Amy elini kaldırıp yerlerini göstermek istercesine salladı. Eğer hızlı olurlarsa arkadaşları binaya girmeden onlara yetişebilirlerdi.
Ama Draco Shay'i hafifçe çekiştirip yönlerini değiştirdi ve rotayı okul kapısından uzaklaştırdı. Amy gözleriyle Draco'yu takip ediyordu. yön değiştirdiklerini görünce onları görmemiş gibi önüne döndü. Onlar da yönlerini değiştirmeden ilerlemeye devam ettiler.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
By Mistake | Drarry (ASKIDA)
Fanfiction"Bana bak Potter. Bunu aramızda anlaşmazlık olmasını istediğim için veya art niyetle söylemiyorum. Sen beni bozdun ben de seni? Sadece iyileşene kadar..."