İyi okumalar ;)
( ☘ Her yaranın merhemi bulunur! Dertler çeke çeke unutulur!☘ )
Merhametsiz yürekler eşliğinde büyüdüm ben.
Bu zamana kadar hep sordum nasıl hak ettim ben bu cezaları diye.
Meğer bana merhameti öğreten kimseye merhamet etmeyen babammış.
Çocuklar babalarının kaderini yaşar derler ya hani bence öyle değil işte.
Çocukların kaderini çizen kişi babalarıymış.
Ben bu zamana kadar ne annemi sevdim ne de abimi çünkü babam hep nefret etmemi söylerdi bende öyle yaptım. Annem beni tam sevmedi abim zaten erken gitti. Çok küçük yaşlarda abisiz kaldım.
Annem korkudan sevmiyormuş beni yeni öğrendim.
Yoksa hangi anne çocuğunu sevmez ki.
Değil mi ?
Sonuçta sen doğar doğmaz ölüme terk etmez.
Bugün benim doğum günüm ama ben bir partide değilim.
Ben şuan neredeyim bilmiyorum.
Çünkü buraya hiç gelmedim.
Annemin avukatının attığı bir mesaj uğruna yerini hiç bilmediğim mahzene geldim.
Burası çok ıssız neden böyle bir yer bana miras kalır ki diye düşünürken bir anda avukatın kendi kafasına ateş etmesi.
Ardından dört korumanın daha kafasına sıkması.
Hiçbir şeyi idrak edebilecek güçte değilim şuan hikaye aslında nerede başladı derseniz bende bilmiyorum ama yakında öğreneceğiz çok yakında.
Çünkü bana miras kalan bir yığın evrak , kitap , mahzen , konak ve varlığından bile şüphe ettiğim bir malikane kaldı.
27 .10.2006
( Yazarın Anlatımıyla)
Ölüm sessizliği nasıldır tarif edilemez.
Ama o gün kimse sabah olmasını istemedi sanki evdeki huzursuzluk dinginlik kıyametin habercisiydi aslında.
Çünkü normalde Azbay Ailesi hiç susmazdı. Sabah kahvaltı masası erkenden hazırlandı.Çalışanlarda bir telaş, Merzat Beyde bir gurur , Barlast'a bir heyecan ,Mine Hanım da ise bir o kadar huzursuzluk.
Sanki hissediyor gibi anne yüreği anlar hep derlerdi ya işte öyle işte.Mine Hanım Göktuğ'u uyandırmak için odasına girdi.
Kapıyı açtığında burnuna dolan toprak kokusuna bir türlü anlam veremedi.Dün akşam yağmur yağmamıştı ki. Sonra Derimin tekmelemesiyle karnını tuttu.
Bu günlerde çok huzursuzdu ve bu bebeğine yansıyordu.
İstemsizce gülerek içeriye girdi.Aslında Merzat söylemese onu hiç uyandırmayacaktı.
Hatta işe bile gitmesine izin vermeyecekti.
Son kez sever gibi Göktuğ'un saçlarına son kez dokunur gibi dokundu sanki hiç dokunmamış gibi.Bir anda Göktuğ'un küçüklüğü geldi gözünün önüne.
Onu o boncuk boncuk bakışları , gülüşü , cennet kokusu , ilk anne demesi , koşması....Göktuğ her şeyin başlangıcıydı Mine için hayatın , yaşamın, anneliğin, mutluluğun , hüznün, özgürlüğün , savaşın , her şeyi Göktuğ da tattı.
Barlas ise tam tersi hep mutluluk yaşattı.
Derim ise acıyı doruklarında gösterdi hem daha doğmadan.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK YOL +18
Teen Fiction30 Ekim 2023 Ben Dolunay Derim 18 yaşına yeni girdim ama keşke girmeseydim. İnandığım ,güvendiğim , sevildiğimi sandığım her şey bir yalandan aldatmacadan ibaretmiş. Ben beni kandıran insanlara güvenmiştim. Artık beni seven bana güvenen kişilerle y...