15

373 42 12
                                    

Felix

Hyunjin:
hey felix
(01.23)

Felix:
hyunjin?

Hyunjin:
rahatsı etmedim umarım

Felix:
sen hep böyle bana geldiğin sürece asla rahatsız olmam|
hayır hayır
sadece bu saatte yazmana şaşırdım

Hyunjin:
biliyorum biraz geç oldu
ama ailemi arasam fena kızacaklar
bizimkilere de ulaşamadım
aklıma bi tek sen geldin

Felix:
noldu hyunjin
nerdesin

Hyunjin:
ben evden kaçtım

Felix:
NE

Hyunjin:
ya ben cezalıydım
sıkıldım evin içinde
odamdaki camdan dışarı çıktım
biraz dolaşıp geri gelecektim ama birden bi köpek takıldı peşime
ondan kaçarken baya uzaklaşmışım evden
şimdi de geri gidemiyorum

Felix:
neredesin şimdi

Hyunjin:
tam ben de bilmiyorum
köpek korkusuyla kendimi boş bi binanın içine attım ama köpek bi türlü gitmiyor
bende de birazcık köpek fobisi var da
o yüzden çıkamıyorum burdan

Felix:
konum at geliyorum

Hyunjin:
konum📍
(01.27)

Felix:
hyunjin geldim nerdesin
(02.01)

Hyunjin:
mavi kapılı bi binadayım

Felix:
bi süri mavi kapılı bina var burda

Hyunjin:
ya işte önünde köpek olandayım

×××

~Felix~
Telefonu kapatıp cebime attım ve önünde köpek olan binayı bulmak için evlerin arasında gezinmeye başladım. Çok sürmeden bulmuştum. Köpek uyuyakalmıştı ama Hyunjin görünürlerde yoktu.

Kapıya yaklaşıp tıkladım. "Hyunjin, benim..." Ben daha ne olduğunu anlayamadan hızla kapıyı açıp beni kolumdan içeri çekti. Beni duvara yaslamış önümde duruyordu.

İşaret parmağını dudaklarına götürerek susmamı işaret ediyordu. Ama bunu yaparken çok yakındı.

Yakınlığından dolayı kalbimimin hızlandığını hissesebiliyordum. Dikkatimi dağıtmak için yüzümü başka yöne çevirdim ama bir anda boynumda hissettiğim nefesiyle tüylerim diken diken olmuştu.

"Sessiz ol! Köpek daha yeni uyudu. Uyanırsa yine üstüme atlayacak." Kulağıma fısıldadığında kalnimin yerinden çıkacağını sanmıştım. Bu kadar yakın olması gerçekten beni deli ediyordu.

Geri çekildiğinde ben de derin bi nefes bıraktım. Kalbim hala deli gibi çarpıyordu ve bunu onun farketmemiş olmasını diliyordum.

×××

~Hyunjin~
Kulağına fısıldadığım sırada çok yakın olduğumuzu anca fakedebilmiştim. Hızlıca geri çekildim ama bende tuhaf bi şeyler vardı. Kalbim köpek havlamamasına rağmen hızlı çarpıyordu.

Bir anlığına bunun Yongbok yüzünden olabileceğini düşünsem de hemen attım o düşünceyi kafamdan. Köpek yüzünden çok koşmuştum. Hem hâlâ dışarıdaydı muhtemelen bu yüzden hızlı atıyordu.

Onun kalp atışlarımı fark etmememiş olmasını umuyordum. Yanlış anlaşılmak istemiyordum.

"Gidelim mi?" Yongbok'un sorusuyla düşüncelerimden sıyrılıp başımla onayladım.

×××

~Felix~
Yavaşça kapıyı açıp dışarı çıktım arkama baktığımda Hyunjin hala içerdeydi. "Hyunjin hadisene!" "Şey... Hani sana birazcık köpek fobim var dedim ya... o birazcık olmayabilir."

Bunu söylerkenki tatlılığı karşısında istemeden gülmüştüm. Gerçekten ilk defa bu kadar tatlı görünmüştü gözüme.

"Gülme ya!"

Yanına gidip güvende hissetmesi için elini tuttum ama kalbimin tepişmeye başlamasıyla kendim için çok da güvenli olmadığını fark etmiştim. Ama artık çok geçti.

"Endişelenme Hyunjin. Ben burdayım. Sessizce yanından geçip gideceğiz." Başıyla onaylayıp tuttuğu elimi sıktı.

Köpeğin yanından geçerken elimi daha da fazla sıkmıştı. Gerçekten köpek yüzünden çok gergindi ama ben de çok rahat sayılmazdım. Sadece benim sebebim şu anda birbirine kenetlenmiş ellerimizdi.

Köpeğin uykusunda çıkardığı sesle birlikte Hyunjin bir anda bağırıp koluma sarılmıştı. Nefesim kesiliyordu. Kızardığıma yemin edebilirdim ama iyi ki karanlıktı.

"Sakin ol hâlâ uyuyor." "İyi ki köpek sesime uyanmadı. Yoksa korkudan kucağına bile atlayabilirdim." Şakasına söylediği şeyi kafamda canlandırmadan edemiyordum.

Düşüncelerimi hızla toparlayıp yürümeye devam ettim.

Köpeği atlattığımız anda elimi bırakmıştı.

×××

~Hyunjin~
Elimi tuttuğu an tekrar hızlanmıştı kalbim. Önümde kocaman bi köpek vardı, bu yüzden olmalıydı.

Köpeğin yanından geçerken gözüm onun üstündeydi. Uyanırsa çok kötü olurdu. Fena şekilde gerilmiştim.

Bir anda köpekten ses gelmesiyle bağırmıştım. Kocaman açtığım gözlerimle köpeğe bakarken Yongbok'un içimi rahatlatan sesini duydum. "Sakin ol hâlâ uyuyor."

Koluna sarıldığımı o an farketmiştim. Bırakmam gerekiyordu ama istemiyordum. Şu an korkudan altıma sıçmak üzereydim.

"iyi ki köpek sesime uyanmadı. Yoksa korkudan kucağına bile atlayabilirdim." Söylediğim şeyin saçmalığının cümlemi bitirdiğimde farkına varmıştım. Düşünmeden konuşma işine ara vermem gerekiyordu.

Yongbok yürümeye devam edince arkasından ilerlemeye başladım. Köpeği atlattığımızda yapmam gerekeni yapıp elini bıraktım.

Köpeği geçmiştik ama ben hâlâ çok tuhaftım. Neler oluyordu bu gün bana.


.
.
.

□

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

.
.
.

Aussie Boy × Hyunlix <Texting>Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin