KÖTÜ ~ 4

69 6 0
                                    

Sokak Boyunca Mustafa'yı Bulmak Umuduyla İlerliyodum.
Ama Yoktu İşte yer Yarıldı içine girdi sanki..
O Sırada Apartman Girişinden Bir el Beni Kolumdan Tutup Çekti.
Mustafa'ydı bu. Ağzımı Tutuyordu ve Göğüslerimiz Birbirine Değiyordu. Ağzımı Kapatan eli Olmasa Dudaklarımızda Deyicekti.

Çok Issız bi sokak Değildi Fakat saat 8'di Hava Kararmıştı.
Birinden kaçıyomuş bi hali vardı.

Ayak Sesleri Uzaklaşınca "Oh" Çekip, Elini ağzımdan çekti, 1 adjm gerilediği için göğüslerimizde değmiyordu.
"Ne işin Var burda Budala?!" Diye fısıldayarak sordu.
"Seni Merak ettim." Diye kendimi savundum.
Gözlerini Devirdi. Sen kimsin, neyimsin ki beni Merak ediyosun dese kabak gibi kalıcaktım.
Ama Bu Mustafa'ydı böyle bişey demezdi.

Sonunda Apartman Girişinden Çıktığımızda, Arka Sokaklardan Silah sesi Patladı.

Mustafa Tekrar Apartmana Girmemi İşaret ediyodu fakat geç kalmıştı. Elinde Silah olan bi adam bize doğru yürüyordu. Hareket etsek Silahı ateş edicekti sanki..

"Oo Kimleri Görüyorum, Mustafa bey? Hangi Bara Götürüyosun Hanım Kızımızı? Çok Para verdin mi? Bizede yolla kullandıktan sonra güzel kızmış."

"Kes Sesini! Sen Sadece Benim Kullandıklarımı Sonradan Kullanırsın Zaten! Ayrıca Bu kız Senin Bildiğin gibi değil!"

Normalde olsa bu kız mı dedin sen bana diye bile cırlayabilirdim ama şuan direk bana sürtük deniliyordu.

Mustafa adam Sanki Silahsızmış Gibi bağarıyordu. Gram korku yoktu yüzünde, sanki hergün karşılaşıyormuş gibiydi.

Adam Elindeki Silahı havaya kaldırıp ateş ettiğinde mustafa'nın kollarının arasına saklandım. Mustafa kollarıyla beni arkasına iterken;
-Hadi Beni de vur, vursana! Babam Gibi Öldür Benide!

-Senin Ölümün onunki kadar masum olmıycak, mustafa saygın!"

Demek soyadı saygın'mış! Vay be yakışır. Ben bunları düşünürken mustafa daha da bi rahatlayıp;
-Ha Ne güzel havaya uçan araba yok demek!" Dedi.
Bu adam babasının katiliydi, ve babasını gözünün önünde arabaya bomba koyarak öldürmüştü! Ama neden?! Bu önemli bu konuydu fakat şuan düşünmem gerektiğini sanmıyorum.

Aslında mustafa'nın arkasına sığınırken benimde korkum yok olmuştu ama bu adamın beni öldürme ihtimali olağan bir şeydi ve ölmek istemiyordum.
Adamın benimle bir sorunu yoktu fakat bu beni öldürmeyeceği anlamınada gelmiyordu. Ah mal yağmur sen ne diye kötü çocuklara özenirsin! Al sana kötü çocuk.

Ben Kendime kızarken siren sesi duyulmaya başladı. Polisler geliyordu.
Mustafa'nın rahatlaması gerekiyodu. Sonuçta elinde silah olan o adamdı, bizi öldürmek istiyen o adamdı ama mustafa telaşlanmıştı.. Adam çoktan depar atmıştı.
-Gir şu çalılığın altına budala! Polisler gidene kadar sakın çıkma!"

-sen?" diye Sorduğumda çoktan kaçmıştı bile..
Polisler bu sokaktan geçerken beni fark etmediler. Mustafa çoktan kaçtığı için kurtulmuştuk.

Polisler gitse bile çıkmak istemiyodum, korkuyodum. Hadi ama korkmamı gerektiricek hiç bişey yoktu, Bizi vurmak isteyen o adamdı. Ama yinede çıkmak istemiyodum. Mustafa'yı bekliyodum. Onun gelip beni burdan almasını.

Yarım saat daha bekledim. Polisler çoktan gitmişlerdi ama ben mustafa'yı bekliyodum.

Geleceği yoktu. Ama bekliyodum işte. 5 dakika daha bekledikten sonra çıkmaya karar verdim.

O sırada belimden bir el beni sardı ve çalılığın içine tekrar çekti. Çığlık atmamam için diğer eli ağzımdaydı. Arkamı döndüğümde bu kişinin mustafa olduğunu gördüm. Ödüm kopmuştu.

-Napıyosun sen? Yüreğime indi!" Diye bağırdım.

-Bağırmayı Kes, budala!" Dediğinde hala çalılığın içinde olduğumuzu fark ettim.

Sanki zihnimi okumuş gibi emekleyerek çıktı ve ayağa kalktı.
Ondan sonra bende çıkıp üstümü silkeledim.

-Neden Evine Gitmedin? Al İşte gördün kötü çocuğu!" Diye bağırmaya başladığında;

-Merak ettim ve hala da ediyorum." Dedim gayet sakin bir şekilde.

-Ne Yani Hala Kötü çocuğun olmamı mı istiyorsun?"
-Tabiki evet, o kadar kolay
vazgeçmem."

-Tam Bi budala. Farkında mısın bilmiyorum ama daha demin Elinde silah olan bi adam geldi ve ölebilirdin." Diye alayla sırıttığında;

-Farkında mısın bilmiyorum ama benimle ilk defa bu kadar çok konuştun."

-

Yatağım ve yastığımla ilişkiye girerken, Lanet Telefondan mesaj geldi:

Kimden: Merve şapşalı

Mesaj: Kızım Dün okuldan kaçtın diye amcam yani sayın müdürümüz acayip sinirli haberin olsun. Allahtan hafta sonu da unutur biraz. Ayrıca O çocuk kimdi be? Çok taştı ama siyah havalı saçlar falan.

Allah cezanı vermesin merve. Sabahın köründe mesajlar.. Hemde cumartesi.. Zaten müdürümüzle merve'nin amcası olduğu için aramız iyiydi ama sonuçta kolej'den kaçma içi..
Aslında İki tane güvenlikçi var kulübede ama biri uyuyodu diğeride bir tane veli'yle ilgileniyodu. İkisinizde ruhu duymadı. Saadettin ve Hayrettin abiden bunun için özür dilemem gerekicek kesin..

Annemin O Kahvaltıya çağıran gereksiz sesi yine duyuldu;
-Kızım madem erken Kalktın hemen gel kahvaltıya."
Aman ben çok istiyodum erken kalkıp kahvaltı masasında saatlerce bakışmayı...

KÖTÜHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin