0.1

50 7 6
                                    

MERHABAAAA

ADA'YI SİZİNLE TANIŞTIRMAYA GETİRDİMMM

GÜZEL OKUMALARR

***

Zara Larsson & Sabrina Carpenter - WOW

***

Dakikalardır telefonuma düşen mesaja bakıyordum. Bedenime girmiş şok etkisinden henüz çıkamamıştım.

Sayın Ada Koçak,

Okulumuzun sağlık ve selameti adına, diye başlayan uzun mesajı ilk gördüğümde fazla üstünde durmamıştım. Ama sonrasında tümüyle okuduğumda koca bir küfür savurmuştum.

Çünkü tam anlamıyla bitmiştim.

Aman neyse, dedi iç sesim. Bir okulla ömür mü geçer, sen de Gülben.

Telefonu yanıma bırakıp yatağımdan aşağı indim.

Odamdan çıkıp mutfağa indim. Annemi kaptaki kek harcını karıştırırken buldum. "Annelerin birtanesi naber?" dediğimde kollarımı boynuna doladım.

"İyiyim balım senden?" dediğinde yanağına bir öpücük kondurdum.

"İyi benden de," dedim gözlerimi kaçırarak.

Okulun attığı mesaj dışında iyiyim anneciğim.

"Yine ne oldu?" dediğinde gözlerimi kıstım.

"Bir şey olması mı gerekiyor?" dedim alınmış sesimle.

"Sen gözlerini kaçırıyorsan, evet?" dedi kendinden emin sesiyle.

Annemin beni bu kadar tanıması normal miydi?

Hayır çünkü yediğim haltları da bilmesi ihtimal dahilindeydi şuan.

Her neyseydi. Şuan bununla kafamı meşgul edemezdim.

Neydi?

Okuldan kovulmuştuk biz

"Anne sana bir şey söyleyeceğim ama kızmak yok, ben okuldan atıldım." dedim söyleyebileceğim en hızlı şekilde.

Oha lan, benden rapçi olurdu bence. Elemem dostumu göremezsem, düşmanın postunu yere seremezsem, rüzgar gibi esemezsem, veremezsem, kalbimi, geri gelemezse-

"Ne?!" diyerek bana bir dönüşü vardı ki sormayın gitsin.

"Anne bu okul beni haketmiyordu zaten," dedim çok üstünde durmamaya çalışarak. Oysa götüm öyle bir tutuşmuştu ki.

"Ne anlatıyorsun kızım sen?" dedi.

"Atıldım yani," dedim. "Mesaj attılar az önce."

"Şaka falan değil mi?" dedi. "Şaka yapıyorsun şuan."

"Yok vallahi yapmıyorum." dedim. Ne vardı yani canım, okuldan atılan ilk insan değildim sonuçta.

"Eee?" dedi. "Ne olacak şimdi?"

"Şöyle olacak," dedim. "Yeni bir okul bulacağız ve mutlu son."

"Bu kadar basit mi?" dedi annem.

Bence basitti.

"Evet," dedim rahat rahat. Baya baya böyle geniş geniş.

"Peki," dedi annem. "Benim için de seni teyzenin yanına göndermek bu kadar basit."

"Ne?!" dedim hayrete düşmüş bir sesle. "Anne beni buradan gönderemezsin."

"Nedenmiş o?" dedi ellerini beline yerleştirirken.

"Çünkü benim hayatım burada, arkadaşlarım burada," dedim.

"Yeni arkadaşlar edinirsin kızım çok kafana takma." dedi rahat bir biçimde.

"Anne ciddi değilsin değil mi?" dedim emin olmaya çalışarak.

"Fazlasıyla ciddiyim." dedi. Yüzünde mimik oynamıyordu. Sanırım gerçekten ciddiydi.

Anne sen beni yaktın anne

"Babam ne diyecek bu duruma peki?" dedim bir başka yolu kullanarak.

"Beni destekleyecektir hayatım, emin ol." dedi başını bana çevirirken.

"Anne bak gerçekten bunu yapamazsın." dedim. "Şurada kalmış yarım dönem ya."

"Ne güzel işte," dedi gülümserken. "O yarım dönemi de teyzenin yanında sessiz, sakin bir şekilde geçirirsin. Sınavına da daha rahat girersin. Fena mı?"

"Fena." dedim beklemeden. "Çok fena hem de. Anne hayır ya."

"Ada," dedi annem elindeki tahta kaşığı bırakırken. "Bu değiştirdiğimiz dördüncü okuldu. Anlayabiliyor musun? Dört bak. Bir değil, iki değil, üç değil."

"Okullar beni kaldırabilecek kapasitede değil demek ki." dedim omuz silkerek.

"Doğru," dedi. "Bütün okullar seni kaldıramaz. Çünkü onları darmaduman ediyorsun. Son karıştığın kavgayı hatırlıyor musun?"

Biraz düşündüm.

Annemin bildiği en son kavgam hangisiydi acaba? Sonrasında da yine bir sürü şeye karışmıştım çünkü ama bunlardan annemin haberi yoktu.

"Hangisi?" dediğimde gözlerini kıstı.

"Görüyor musun?" dedi. "O kadar fazlalar ki sen bile hangisi olduğunu bilmiyorsun."

"Ha şey mi?" dedim aklıma gelen olayla. "Hocanın biri bana ters bir laf etmişti ben de ona karşılık verdiğim için tokat atmıştı bana ve ben de ona saldırmıştım. O mu?"

Gözleri büyüdü. "Böyle bir şey mi yaşandı Ada?" dedi. "Benim neden haberim yok bundan?"

Harika. Bilmediği boka basmıştım.

"Anne," dedim ne diyeceğimi bilemeyerek.

"Ada lütfen," dedi. "Tamam, anlıyorum gençsin, kanın deli akıyor ama bunlar da normal şeyler değil. Spor salonunda kavga edip potayı devirmen mesela. Sen o kızı nasıl oraya çarptın da pota devrildi?"

"Anne yanlışlıkla oldu o, ben çarpmadım kızı oraya." dedim ters ters.

"Ada tamam," dedi annem. "Tamam baban gelince de konuşacağız zaten bu mevzuyu. Odana dön, dersini çalış lütfen. Bu konu açılınca hiç anlaşamıyoruz seninle çünkü."

Bir şey demeden arkamı döndüm ve mutfaktan çıktım. Odama dönerken bir yandan da ofluyordum.

Zaten ortada bir sınav stresim vardı, üstüne üstlük bir de okuldan atılmış olmam iyi olmamıştı.

Neyseydi. Bir şekilde düzeltilirdi.

Ama istediğim tek bir şey vardı ki o da şuydu, buradaki hayatımı bırakmak istemiyordum. Fakat sanırım, bırakmam gerekecekti. Çünkü annem fazlasıyla ciddiydi ve annem ciddiyse bu top buradan dönmezdi.

***

selamlarrr

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 04 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

BEN HÂLÂ VAZGEÇMEDİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin