yorumlarini gormek isterim💖💕💘💖💕💘💕💖
ᝣᝣᝣ
Sesler kesildiği zaman artık sınıftaki nefes seslerini bile zar zor duyuyordum. İçeri birisinin girmesini umarak kapıya baktım ama kimseden bir haber yoktu. Dinlediğim saçma dedikoduya göre şu anda içeriye hocanın girmesi ve gitmemizi söylemesi gerekmiyor muydu?
Ne kadar inanmadığımı söylesem de yavaş yavaş duyduklarımın etkisinde kaldığımı fark ettim. Çünkü neredeyse her şey aynı ilerledi. İlk önce hoca gitti dönmedi sonra da sesler duyduk. Sadece bir tesadüf olduğunu düşünmeye çalışıyordum ama gerçekten ölü ruhların musallat olduğu bir okula gelmiş olma düşüncesi kafamda dönüp duruyor, buna izin vermiyordu.
Sadece birkaç anlaşılmayan konuşma seslerinin beni bu hale getirmesi daha da saçmaydı.
Ne yapacağımı bilemez şekilde Jisung'a baktım. Ona döndüğümü fark ettiğinde amaçsızca sınıfta gezdirdiği meraklı bakışlarını bana çevirdi o da.
"Okul cidden lanetli olabilir mi?" diye fısıldadım yavaşça ona yaklaşıp. Eminim söylediğim şeyi diğerleri duysa bana gülerlerdi. Duyulmasın diye yapışmıştım Jisung'a.
"Eğer öyleyse ben seni korurum." dedi Jisung da aynı ses tonuyla bana. Dalgaya almıştı bu söylediğimi. Ne kadar gülmeye çalışmış olsa da bakışlarında en ufak değişme yoktu. Belliydi onun da bu konuda endişelendiği.
"Büyük ihtimalle hepiniz aynı şeyi düşünüyorsunuz. Korkmayın, birileri yine sıkılmış şaka yapmaya çalışıyordur." dedi Minho bir anda oturduğu yerde sınıfa dönerek. Bir andan ona dönmüş dediklerini dinlerken bir yandan sınıftakilere göz gezdirdim. Hepsi nerdeyse aynı bizim gibi oturmuş yaşanacakları bekliyordu.
Minho rahat bir tavırla konuşup arkasına yaslandığında Arkasında oturan Hyunjin'i duyduğu gibi ona döndü.
"Tabii, eğer bu bir şakaysa Bay Kim ve Soobin de bu şakaya dahil olmuştur. Değil mi?" dedi diğerlerinden daha da korktuğu belli olan bir ses tonuyla. Sanırım Hyunjin bu intihar olayına gerçekten inanıyordu.
"Bence işi gücü dersleri olan Soobin ve en katı öğretmenlerimizden Bay Kim'in kursa kalan öğrencilere şaka planlaması, yıllar önce okulda zorbalık gören ve sonunda intihar eden bir çocuğun intikam almak için okula gelmesinden daha mantıklı Hyunjin. Buna inandığını söylemeyeceksin bana değil mi?"
Hyunjin'e bu şekilde karşılık vermesi sinir bozucuydu. Daha önce başka yerlerde hiç böyle şeyler yaşanmadı mı sanki. İnanmamızın hiçbir komik yanı yoktu.
Hyunjn sessiz kalıp suratına baktığında homurdandı Minho. "Cidden saçma sapan şeyler yüzünden korktuğuna inanamıyorum."
"Kes şunu tamam." Minho'nun kendisine bakmasını sağlayan Felix konuşmasına devam etti. "Sınıfa dönmemelerinin ciddi bir nedeni olabilir. Siz sadece boş yapıyorsunuz."
"İyi de biz ne yapalım? İkisi için de elimizden bir şey gelmez." dedi Changbin arkasına dönerek.
"Madem Bay Kim dönmüyor çıkıp gidelim o halde."
"Telefonunu okulda bırakıp çıkıp eve gitmek isteyeceğini düşünmüyorum." Jisung, Jae daha cümlesini bitirir bitirmez konuştuğunda Jae'nin sinirli bir surat ifadesiyle buraya baktığını gördüm. Jisung hiç ifadesini bozmadı ama.
Ya biz daha sabah senin kapalı tutamadığın ağzın yüzünden kavgaya karışmadık mı Jisung. Ki ben bunu düşünürken Jae hiç lafın altında kalmadan konuştu tabii.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
escape from time [minsung, hyunin]
FanfictionHatırlıyor musun? Dalga geçmiştin benimle. Bunun sadece bir dedikodudan ibaret olduğunu söylemiştin. Oysa gerçekler bu duyduklarımızın da ötesiydi. Biz anlayamadık. Dışarıdan nasıl görünüyorsa öyle kabul ettik. Öğrenciler eğleniyordu sadece. Kimseni...