Nefret (TURENG)//countryhumans

haince bir plan

Amerika'nın gözünden

Her zaman ki gibi koltuğuma oturmuş. Bir yandan dosyaları imzalıyorken, diğer yandan kahvemi yudumluyordum. görevli içeri girdi.

Görevli: e-efendim...

Amerika: Kapıyı çalmadan girmeye utanmıyor musun?!

Görevli: üz-zgünüm e-efendim..

Amerika: off! Ne söyliceksen çabuk söyle! Yalnız kalmak istiyorum!'sinirli olduğu için kahvesinden büyük bir yudum alır'

Görevli: e-efendim Türkiye Cumhuriyeti, artık bilime ve teknolojiye önem v-vermeye başladı v-ve güçlendiler..

Amerika: öğk! 'Ağzına aldığı kahve yudumu boğazında kalır' BU NASIL OLABİLİR! BİZ ONLARI CAHİLLERLE DOLDURMAMIZA RAĞMEN NASIL BÖYLE BİRŞEY AKIL EDEBİLİRLER!

Görevli: b-bil-lmiyorum ef-fendim...

Amerika: (oflama) birşey yapmalıyız.. yoksa o beni geçebilir.. ÇABUK BURAYA İNGİLTERE'Yİ GETİR!

Görevli: t-tamam ef-fen-ndim...

Görevli İngiltere'yi çağırmaya gider.

Off! Odanın etrafında ellerimi arkamda birleştirmiş dolaşıyordum. Birkaç dakika sonra kapı çaldı

Amerika: GEL!

İngiltere: Gene ne oldu? 'Fransa ile geldi'

Amerika: Türkiye çok güçlenmeye başladı!

İngiltere: sadece dolar 25'ten 20'ye düştü! Doların düşmesi onların güçleneceği anlamına gelmez ki!

Amerika: EN SON ONU DÖRT BİR YANDAN KUŞATMAYA ÇALIŞTIĞINIZDA DA SEN BUNA BENZER BIŔ CÜMLE KURMUŞTUN! NE BOK OLDU? SUYA DÖKÜLDÜNÜZ!

İngiltere: CÜMLELERİNE DİKKAT ET ÇOCUK! BEN SENIN BABANIM!

Amerika: DİKKAT ETMEZSEM NE OLA-

Fransa: sakin olun

İngiltere: ne yapmamı planlıyorsun?

Amerika: planlayamadığım için çağırdım zaten!

İngiltere: tamam o zaman bir yere oturup düşünelim.

Fransa,İngiltere ve Amerika birer koltuğa oturup düşünmeye başlar.

Amerika: cahillerle doldurmaya devam etsek?

İngiltere: sence işe yarar mı? Başkan istese onun hayatına son verecek bir durumda.

Düşündük ve düşündük.... artık düşünmekten beynim ağrıyordu..

İngiltere: darbe girişiminde bulunsak?

Amerika: 14 temmuz denemiştiniz hatırlarsan. Millet ülkesini o kadar seviyor ki canlarını feda ettiler. Sonuç? Tespit edilseydiniz ne olurdu ?

İngiltere: pffT

Fransa: fiziksel zarar yerine piskolojik zarar versek?

Amerika: güzel bir fikir benziyor da,ne yapıcaz?

Fransa: sevdiği şeyleri elinden alabiliriz mesela?

İngiltere: çay mı?! Çayı seve seve alırım :)

Fransa: salak! O çayı Rusya'nın vodka sevmesi gibi sevmiyor!

İngiltere: tamam ya..

Amerika: babası? Babasını çok seviyor.

Fransa: babasına çekmiş! Oğlum siz aklınızı falan mı yediniz? Babası öleli bir yüz yıl oluyor!

İngiltere: Fransa Kanada'yı da çağırsana. Belki o fikir bulabilir.

Amerika: Baba ya! Ben fikir bulamıyor muyum da kardeşimi mi çağırttıriyorsun?!

Fransa: 'fısıltı' kardeşimi.... hmmm.... babasının son sözü kardeşlerine iyi bakmasıydı değil mi? 'Kıkırdama'

Amerika: anne ne oldu?

İngiltere: ne gülüyorsun? Bize de sòyle biz de gülelim. Çok daraldım!

Amerika: baba bazen 10 yaşında ki bir çocuk gibi davranıyorsun!

Fransa: 'fısıldama' çocuk..... Türkiye için çocukluk bir Cehennem olarak geçti değil mi?

Amerika: anne artı-

Fransa: BULDUM!

İngiltere: ne buldun?

Fransa: İlk önce hatalarını yüze vuracağız. Daha sonra babasına yaptığı yalan yanlış şeyler söyleyeceğiz. Babası onun için hassas bir konu! Son olarak Ermeni soykırımını destekleyeceğiz. NATO için bir toplantı düzenleyip Ermeni soykırımının içine ağır yalanlar karıştırarak anlat. Ne görelim? ARTIK ONDAN KARDEŞLERİ DIŞINDA HERKES NEFRET EDİYOR! Zaten KKTC, kendi öz evladı ondan nefret ediyor ve GKRM ile birleşmek istiyor. Onları Yunanistan'a rüşvet vererek birleştireceğiz. Ve Türkiye'nin maaşını 10.000 Tl'den 5.000 TL'ye düşüreceğiz. 2. Bir iş bulup çalışmak zorunda kalacak ve bu yüzden kardeşleri ile görüşemeyecek. Zaten bir iki montaj yaparız ve kardeşleri ona düşman olur. Yani o kimse ile dertleşemediği için psikolojisi yerle bir olacak! Ahah! hayali bile muhteşem!

Amerika: senden korkulur anne...

İngiltere: ya NATO'dan ayrılırsa?

Amerika: NATO'dan ayrılırsa mahallede torbacı olup bıçaklanır.

İngiltere: Şangay'a girerse peki?

Fransa: o Ermeni Soykırımını anlatırsak zaten arkadaş bile kalmazlar

Amerika: ama Rusya NATO'da bile değil ki.

Fransa: montaj yapıp Ermenistan'a şiddet uyguluyormuş gibi gösterebiliriz.

Amerika: ya Rusya, Türkiye'ye savaş açarsa? Tüm NATO'yu karşısına almış olur.

Fransa: çocukluk arkadaşına savaş açacağını sanmıyorum. Sadece kavga ederler ve aralarında ki bağı yok ederler.

İngiltere: ya tam tersi olursa?

Fransa: nasıl yani?

İngiltere: ya Rusya, Türkiye'ye aşık olduğunu açıklayıp, Türkiye de bu teklifi kabul edip Rusya, onu Şangay'a alırsa?

Amerika: kabul edeceğini pek sanmıyorum. Türkiye eşcinselliğe pek hoş bakmayan bir ülke.
Kabul edeceğini sanmıyorum.

İngiltere: farklı bir taraftan da bakmak lazım. Rusya Türkiye'ye aşık olduğun da Türkiye'nin yanında kimse kalmadığı için zaten Rusya dışında başka dertleşecek kimse kalmadığı için onunla konuşur. Ve bu zamanla aşka dönüşebilir..

Amerika: Baba! Kötüyü çağırıyorsun deme öyle!

İngiltere: olabileceklerden bahsediyorum oğlum...

Fransa: denemekten zarar gelmez değil mi? Yapıyor muyuz!

Amerika: güç için evet!

İngiltere: evet..... 'moreli bozuk bir şekilde söylüyor'

----
Öylesine 200 cümle yazar bırakırım dedim... baya uzun bir bölüm oldu. Yazdığım gün yayınlayacağım. Bu kitabın sadece konusunu değiştirdim. Kitap kapağını çok sevdiğim için değiştirmedim. Dingiltere deneyimlidir şimdi Türkimi çok güzel eh eh ler 😒. Hoşça kalın! :)

Kelime sayısı

727