Mafya Kalbi (DÜZENLENİYOR)

17.Bölüm:Silah sesi

                                                     1 Ay Sonra
Gözlerimi harika bir güne açmıştım içeriye pencereden vuran güneş ışığı odaya loş bir hava katmıştı bugün günlerden 05.07.2021 di bizim miniğimiz tam 1 aylık olmuştu ve bugün kontrolümüz vardı tek sıkıntı oğuz yatakta değildi yataktan kalktım ve oturma odasına doğru yürüdüm oğuz burada değildi mutfağa doğru yürüdüm mutfağın kapısı kapalıydı açtım oğuz tezgahta birşeyler yapıyordu

"Uyandın mı?"
"Yok hala daha uyuyorum"
"Ov sevgilim neden sinirli gibisin"
"Gibisi fazla sinirliyim sen neden sabah bana haber vermeden kalktın"
"Kahvaltı hazırladım işte"
"Beni neden uyandırmadın"
"Asya sabah sabah ne bu sinir sana kahvaltı hazırladım işte mutlu ol diye sen gelmiş beni azarlıyorsun"
"Be-ben öz-özür di-dilerim"

Ağlamak istemesem de ağladım nedensizce oğuz ağladığımı görünce bana sarıldı ve özür diledi ardından masaya oturdum gerçekten de harika bir masa hazırlamıştı

"Ee bugün bizimkisi tam 1 aylık oldu"
"Evet oldu"

Hızlıca yemeği yedik oğuz'da ben de her kontrol zamanı çok heyecanlı olurduk masadan kalktım

"Ben hazırlanayım sen yine uyanır uyanmaz hazırlanmışsın"
"Tamam git hazırlan hadi"

Odaya gittim ve bu takımı giydim

Saçlarımı tepeden topladım ve hafif de makyaj yaptım ardından oğuz'un yanına gittim

"Oo bu ne güzellik"
"Teşekkür ederim sevgilim"

Arabaya bindik ve hastanenin yolunu tuttuk eliz hanım benimle doğuma kadar ilgilenecek doktordu İstanbul'un en iyi Hastanesi'nde doktorluk yapıyordu onun üstüne kadın doğum doktoru yoktu sonunda hastanenin kapısına gelmiştik tam arabadan inecekken oğuz'un telefonu çaldı arayan babasıy'dı oğuz telefonun açtı ve konuşmaya başladı. Tamam baba...hıhı... hayır bilmiyorum...gelmene gerek yok ben hallederim...Evet evet gelme boşver...iyi günler sana da. Dedi ve telefonu kapatıp cebine koydu şimdi hiçbirşey umrumda değildi tek istediğim bebeğimi görmekti Hastaneye girdik eliz hanım zaten bizi bekliyordu

"Hoşgeldiniz"
"Hoşbulduk"

Dedikten sonra eliz hanım eli ile yatağı işaret etti yatağa uzandım giydiğim krop'u biraz daha yukarı çektim birkaç dakika sonra minik mucizemizin kalp seslerini duyduk oğuz'un elini tuttum sıkıca oğuz o kadar heyecanlıydı ki anlatamam sanki ben de azdım

"Evet bebeğiniz çok sağlıklı şuan tam 1 aylık asyacım şu peçete ile karnını temizle bakalım"

Pencereyi alıp karnımı temizledim ardından yataktan kalktım oğuz elimi tuttu ve eliz hanımın masasının önündeki sandalyeye oturduk eliz hanım elinde ultrason çıktısı ile geldi işte bebeğimizin ikinci fotoğrafı da buydu

"Eliz hanım biz cinsiyeti ne zaman öğreneceğiz"
"2 aylıkken gösterebilir ama 6 7 aylıkken de gösterebilir"
"İnşallah 2 aylıkken gösterir"
"Babamız biraz heyecanlı sanırım"
"Biraz değil eliz hanım çok heyecanlıyım"

Eliz hanım ile konuştuktan sonra hastaneden çıktık ve eve geldik korumalar kapıyı açtı ve arabadan indik tam evin kapısını açacakken içeriden kapıyı açtılar ve kapının ortasında beliren oğuz'un babası ve rafet amcaydı oğuz ile birbirimize baktık oğuz'un babası elindeki ultrason çıktısını havaya kaldırdı

"Bu ne lan"
"Baba içeri geçelim"

Oğuz elimden tuttu ve içeri geçtik oğuz elimi asla bırakmadı

"Oğuz bu ne bu ultrason çıktısı bu bebek kimden"
"Baba bizim bebeğimiz"

Oğuz bu cümleyi söyler söylemez babası çok sert bi tokat attı oğuz yere düştü

"Oğuz"
"Ben sana ne dedim ilk zaman bu uğursuzun babası senin anneni öldürdü intikam için onu alacaksın işkence uygulayacaksın katiyen ona aşık olmayacaksın sen de bana dedin baba olmam"

Oğuz yerden kalktı dudağı kanıyordu ama bu onun umrunda değil

"Asya'nın bir suçu yok diyorum sana ne yaptıysa babası yaptı evet ben o zaman aşık olmam dedim ama şuda var ben asya'yı tanımıyordum ben onu çok seviyorum evet şimdi de bir bebeğimiz olacak"
"Olmayacak"

Oğuz'un babası belinden silah çıkarttı ve bana tuttu oğuz benim önüme geçti

"Sakın baba yapma karıma ve çocuğuma zarar veremezsin"
"O senin sahte karın senin yapmadığın şeyi ben yapacağım"
"Karım o benim biz evlendik hem de senin en son geldiğin gün"
"Sen bunu yapamazsın oğuz  benim oğlum bana bunu yapmamıştır"
"Baba Asya'nın suçu yok bu olanlarda"
"Beni ilgilendirmez çekil şurdan çekil"

Rafet amca silahı elinden aldı ve konuşmaya başladı

"Yeter ahmet yeter bu çocuk küçücük yaşından beri ne şartlarda büyüttün sevgili yok dedin oyun yok dedin hiçbirşey yok dedim seviyorum diyo kızın suçu yok diyo bu da gerçekten doğru suçu yok onun şimdi ses çıkartma yürü gidiyoruz"
"Sen kimsin lan bana böyle diyorsun kendini ne zannediyorsun"
"Yeter ahmet yeter bıktık artık ben de bıktım onlarda bıktı"
"O zaman işi hemen bitirelim ne dersin"

Belinden bir silah daha çıkarttı ve Oğuz'a doğru tuttu

"Sen de git o zaman"

Tam tetiği çekeceği zaman ABİ diye bir ses geldi ardından da bir silah sesi 

"DİLAN"
"Abi birşeyim yok merak etme ama o"

Oğuz'un babası yerde kanlar içinde yığıldı rafet amca öylece baka kaldı mert de burdaydı peki kim vurdu ahmet amcayı

"Bi dakika mert burda kim kim vurdu?"
"Ben"
"Sen kimsin"
"Baran ben"
"Abi anlatacağım"

                                         Yarım saat sonra
Rafet amca korumalar ile oğuz'un babasını dağ evine götürdüler evde ben oğuz mert dilan ve baran vardı olayların etkisinden çıkmaya çalışıyordum hep birlikte koltuğa oturmuştuk

"Baran kimsin sen"
"Abi baran benim erkek arkadaşım"
"Ne? Benim neden haberim yok"
"Abi bak biz baran ile 1 hafta önce tanıştık sana söylemeye korktum önceki gibi olur diye"
"Mert sen biliyordun ve bana söylemedin mi?"
"Ben de sabah öğrendim oğuz"
"Oğuz abi dilan'da dedi biz 1 hafta önce tanıştık ben yiğit Karaca'nın oğlu baran"
"Bir dakika sen yiğit amcanın oğlu musun? En son seni gördüğümde ortaokula gidiyordun"
"Evet oğuz abi biz dilan ile birbirimizi seviyoruz dilan bana yağız ile olanları anlattı yağız'ın nasıl biri olduğunu anlamış pişman inan bana eğer senin de izinin olursa biz dilan ile bu ilişkiyi ilerletmek istiyoruz"
"Bak baran ben seni severim ama kardeşim herşeyden önemli ona zarar gelmeyecekse tamam"
"Gerçekten mi? İzin veriyor musun? Abi?"
"Evet veriyorum"
"Aslan abim benim"

Dilan ve baran birbirine sarıldı sonun da dilan da mutluydu