Fallen Star |Taekook

2.

Sabah nefret ettiğim alermımın sesiyle kalkmıştın. Her zamanki gibi bir kaç dakika tavanımı izlemiş,ardından duşa girmiştim.

Saçımı çikolatalı şampuanımla yıkamış ve durulandıktan sonra duştan çıkmıştım.

Üzerime pijamalarımı giyip saçımı kurutmuştum. Saçımı taramadan kuruladığım için hafif kabarmıştı. Kabarmasını seviyordum sarı saçlarımın.

Sonunda işlerimin bitmesiyle odamın hemen yanında olan oturma odama -aynı zamanda mutfağıma- girdim.

Evim bir artı birdi,param anca buna yetmişti. Evet eskiden küçük bir kafede çalışıyordum ancak okulumu bitirdiğimde oradan çıkıp menejerlik seçmelerine girmiştim.

Hem de Jeon jungkook'un !!

Aslında bunu benim için jimin ayarlamıştı. Ona minnetardım. Jungkookun fanı olduğumu bildiği için bizzat onu seçmelerine girmemi sağlamıştı.

Hem sonunda iyi bir iş sahibi olabilecektim gerçi daha belli değildi ama neyse.

Mutfak tarafına geçip kendime sıcak çikolata yaptım. Evet bir çikolata aşığı olabilirdim...

Sıcak çikolatamı içince tekrar odama çıkıp üzerime en sevdiğim takımımı giydim ve çantamı aldım

Çantamın içine su şisemi, şarj aletimi ve işime yarayacak birkaç şeyi de aldıktan sonra sonunda evden çıkabildim.

Minik pembe arabama bindim ve emniyet kemerimi taktıktan sonra arabayı çalıştırdım. Bu araba için bir kaç ay para biriktirmiş,sonunda da alabilmiştim. Çok güzel ve tatlıydı.

Caddeden çıkıp ana yola çıktığımda normal hızda gidiyordum ki önüme bir tane köpek yavrusu çıkmıştı.

Hemen arabayı sağa kırıp onu ezmekten kurtulmuştum ki arabamın bir şeye çarpması ve benim öne doğru savrulmam bir olmuştu.

Başımı cama çarpmıştım, kanıyordu pek sıkıntı değildi benim için böyle yaralar çok hafif geliyordu. Küçüklüğümden alışmıştım.

Ama akan kanı gördüğümde eskiye gitmekten kendimi alamadım. Gözlerim dolmuştu o anılar yine gözümde canlanıyordu.

Neye çarptığıma baktığımda gözlerim fal taşı gibi açıldı. Mercedes'e çarpmıştım ve arabanın önü resmen parçalanmıştı.

Ben bunu ödeyemezdim. Param asla yetmezdi...

Emniyet kemerimi açıp arabadan çıktım ki bana doğru üzerinde takım elbise olan biri geliyordu. Başımı eğerek korkuyla geriye doğru sendeledim.

Adam yanıma ulaştığında tam bana bağıracaktı ki arkasından biri ona seslenmişti. Ardından adam önümden çekilip muhtemelen demin ona seslenen kişiye yol vermişti.

Yere baktığım için bana doğru gelen adamın ayakabılarını inceledim pahalı bir ayakkabıydı.

Bitmiştim ben.

Adamın gölgesinden ne yaptığı görebiliyordum. Elini kaldırmıştı,sımsıkı gözlerimi kapattım ve kendimi hazırladım.

Ama hiç beklemediğim bir şey olmuştu.

Adam kaldırdığı elini çeneme koyup,nazikçe okşamış ve başımı kaldırmıştı.

Bana birşey yapmayacağına emin olduğumda sımsıkı yumdugum gözlerimi açtım ve yüzünde bir tebessün ile yüzümün her bir yerini inceleyen büyük gözlerle karşılaştım.

Alnımdan bakışlarını çekip sonunda gözlerini gözlerime değdirmişti. Bir kaç saniye derince bakmıştı bana.

Ben karşındakinin kim olduğunu anladığımda kendime engel olamadan kısık ama onun duyabileceği bir şekilde küfür ettim...