18.

986 87 167
                                    

Ficin benim olduğunu,fikirin bana ait olduğunu istediğim gibi barıştırıp ne yapacağıma benim karar verdiğimi unutmayarak okuyalım lütfen 😊

Umarım bölümü beğenirsiniz. Bölüm uzun, yorumlarınızı bekliyorum.

Yazım yanlışlarını görmezden geliniz.

Tam olarak  1334 kelimedir.

...

Dış kapının kapanma sesi gelince oturduğum koltukta iyice sinirlerim gerilmişti.

"Taehyung ?"

Koridorda sesi yankılanırken adımlarından buraya doğru geldiğini anlamıştım. Kapıdan içeri girince baştan aşağıya süzdü beni.

Tek bir kelime etmeden sadece duvara bakıyordum. Patlarsam çok fena patlardım o yüzden susuyordum.

Bana doğru yaklaşıp elini yanağıma koyup okşadı." Bebeğim bir sorun mu var ?"

Yüzsüz gibi birde sorun olup olmadığını mı soruyordu yani. Haline gülmek istiyordum.

Elini sertçe itip ayağa kalktım. Kaşları bu hareketiyle iyice çatılmıştı. Omuzlarından arkaya doğru ittim onu.

"Bir sorun mu varmış ? Tabii ki yok hayatım. Senin benden herşeyi saklanan dışında hiçbir sorun yok !"

Neye kızdığımı anladığında gözlerindeki korku ve endişeyi görmüştüm. Ellerimi tuttup dudaklarına götürdüğünde yine elimi çektim .

"Dokunma bana !"

"Taehyung yemin ederim zorundaydım. Böyle yapma lütfen"

"Neye zorundaydın sen ha,neye ? Jisung olmasa olayı nasıl anlayacaktım biliyor musun? Tabii ki bilmiyorsun. Eve gelmedigin günlerde ne kadar şey düşündüm,bir hafta sonra ilk kez eve geldiğinde de üzerinde de kadın parfüm kokusu alınca ne hissettim ?!"

Omuzlarından tekrar ittim onu arkaya doğru savsakladı ve koltuğa düştü.

"Kendimi yetersiz hissettim ! Yetersiz...bunun nasıl bir duygu olduğunu biliyor musun peki ?!"

Kolumdan sertçe tutup beni kendine çektiğinde kendimi kucagında buldum. Ellerimle hemen koltuğun kenarlarından destek alarak kalkmaya çalıştığımda belimdeki kollarını daha da sıkılaştırmıştı.

"Bırak beni adı herih. Bırak !"

Ciyak ciyak bağırıp ondan kurtulmaya çalıştım. Ama o beni dinlemeyip iyice bedenlerimizi birbirine yapıştırmıştı.

Dudaklarımızın arasında sadece minimetre bir aralık varken ona olan öfkemi kusmak zordu çünkü bakışlarımı dudaklarından ayırıp gözlerine bakamıyordum bile.

Belimdeki bir eli sırtıma çıkıp beni rahatlatmak istercesine okşamış ardından ince ve uzun parmakları saçlarımın arasına girip mahrum kaldığım bu hissi tekrar bana yaşatmıştı.

"Özür dilerim,özür dilerim. Sözümü tutamadım özür dilerim. B-Ben sana çok anlatmak istedim ama sen babaanenin yasını tutuyorsun daha acın sogumamıştı bile,kendine zarar vermeden korktum ben taehyung. Biliyorum bu seferde kötü oldu ama ozamanlar buna ben bile dayanamazken sen daha babaannenin ölümündan iki gün geçmişken bu ikisine asla dayanamazdın. Lütfen anla beni. Özür dilerim bebeğim. Çok özür dilerim. Ben zorunda kaldım yoksa ister miyim böyle şeyleri ben sadece senin bakışlarında boğuluyor ve nefes buluyorum Taehyung. "

Fallen Star |TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin