dirty pretty

II

"Tanrım, siktir!" Jungkook beyaz şeridi solurken inledi, burnunu çekerken vücudu titriyordu. "Siktir-"

Uyuşturucu ona birden çarptığında yatağına yaslandı, düşünceleri hızla ilerliyordu ancak bu sefer bir şeyler farklıydı, tüm düşünceleri Taehyung hakkındaydı.

"Siktir." Kotunun sıkılaştığını hissederken kendi üzerine kıvrılarak inledi. "Taehyung, siktir..."

Elini bacaklarının arasına kaydırırken yüzünü yastığa çevirdi, yastığın Taehyung olduğunu hayal ederken sessizce sızlandı.

Jungkook, eğer ayık olsaydı yastığının üzerinde salyalarını akıtırken tanımadığı birini düşünerek kasıklarını avuçlamaktan utanırdı ama kafası güzelken bu durum sikinde değildi.

Uyuşturucuların bunu yapmaması gerekiyordu, uyuşturucuların onu gerçeklikten uzaklaştırması gerekiyordu, uyuşturucuların işe yaraması gerekiyordu.

Eğer işe yarıyor olsalardı şu anda Taehyung'u düşünmezdi, yatağına yatar ve kendi düşünclerinde kaybolurdu.

Ama Taehyung'u düşünüyordu ve sanki Jungkook yine onun için can atıyordu.

"Aah-" Jungkook elini pantolonunun içine sokarken sessizce inledi, teninin tenine teması vücudunu zevkle sarsıyordu. "Ah, Taehyung- sik beni, lütfen, aahh-"

Düşününce bu durum oldukça zavallıydı, Jungkook'un yüzü yastığında, kıçı mümkün olduğunca havadaydı, kendisine dokunurken Taehyung arkasındaymış gibi davranıyordu.

Birdenbire kapısı çaldı, Jimin Jungkook'a işe gideceğini söylemeye çalışıyordu.

"Siktir git!" Jungkook bağırdı, boş bir votka şişesini kapıp yatak odasının kapısına fırlatırken yanına düştü. "Git!"

Jimin ikinci bir bakış atmadan ayrıldı, kardeşlerinin davranışlarına alışıktı, ancak Jungkook yine de kilitli olduğundan emin olarak kapıya doğru ilerledi.

"Siktir git Jimin." Jungkook kapıya yaslanırken hırladı.

Yine de düşünceleri hızla Taehyung'a geri döndü ve hemen pantolonunu indirdi, parmaklarını hiç düşünmeden sikinin etrafına doladı.

"Kahretsin evet." İnledi, Taehyung'u önünde dizlerinin üzerinde resmederken başı geriye düştü. "Hepsini al."

Hareketleri hızlı ve özensizdi ve dudaklarından çıkan sesler çaresizlikten başka bir şey değildi.

"Ahh, Taehyung- tanrım." diye mırıldandı nefesinin altından. "Siktir- siktir-"

Bacakları onu taşımak için savaşırken yavaşça duvardan aşağı kaydı, vücudu güçsüzce kendini tekrar dirseklerinin ve dizlerinin üzerine yerleştirerek domaldı.

Taehyung'un arkadan ona çarptığını, damarlı ellerinin kıçından geçtiğini, kalçalarını sertçe kavradığını neredeyse hissedebiliyordu.

"Siktir" diye sızlandı Jungkook, orgazmına yaklaştıkça inlemeleri daha da yükseldi. "Lütfen-ah!"

Taehyung'un bir gün önce onu sikmesinin anısı Jungkook'u uçurumun kenarına gönderdi, boğulmuş bir zevk çığlığıyla geldi, vücudu topallayarak sırt üstü düştü.

Tavana bakarken ağır bir şekilde nefes nefese kaldı. "İçkiye ihtiyacım var." Jungkook kendi kendine inledi ve likörünü sakladığı yatağına sürünecek enerjiyi buldu.

Uyuşturucunun dışarda olduğunu fark ettiğinde inledi ve kendisine başka bir şerit hazırlamak için yatağına geri tırmanırkem homurdandı.

Elinde bir haftalık kokaini vardı, bu gece biraz çılgına dönmeyi göze alabilirdi.