#3

90 9 4
                                        


Tüm gün geçen sıkıcı dersler sonunda bitmişti. Çantamı toplayarak bizimkilere selam vermiş ardından sınıftan çıkmak için adım atmıştım.

" pişt, yakışıklı. Benide atsana geçerken eve. " araba ile geldiğimi görmüş olacak ki fırsattan istifade hemen yanıma uçmuştu Hyun.

Omzuna attığı kolunu kendimden kurtarıp boş bakışlarımı gözlerine sabitledim " bundan benim çıkarım ne olacak? "

Attığım koluna gülerek ellerini cebine atmış ardından bana yaklaşarak göz kırpmıştı " okulun en yakışıklı erkeğini eve bırakıyorsun, şanslı hissetmen gereken yerde çıkar mı arıyorsun? "

Hyun'un sözleri ile göz devirmiş ardından sahte bir gülüş bırakarak okuldan çıkmıştım. Benim ardımdan söylene söylene arkamdan geliyordu.

Arabaya giderken Hyun'a susması için arkamı dönerek işaret parmağımı ağzıma götürdüm ve sus işaret yaptım.

Bana bakmayıp her an kahkaha atacak gibi arkamdan bir yere odaklanmıştı. Yürümeye devam ederken ne oldu dercesine kafamı sallarken çarptığım beden ile yere kapaklanmıştım.

Sesli küfürlerimi sıralamaya devam ederken gelen ses ile olduğum yerde kalakalmıştım " tesadüf mü, kader mi? "
Hasiktir, gerçekten mi? Hayatın bana bir oyunu falan mı bu, yoksa bilerek mi yapıyor.

Başımı yavaş bir şekilde kaldırarak karşımdaki bedene baktım. Daha doğrusu bakmak zorunda kaldım. Ama şaka değildi. Gerçekten yeniden ve yeniden çarptığım beden ve yeniden bana elini uzatan kişi yeni gelen meteor müzik hocamızdı.

Yüzümde yerleştirdiğim sahte gülüş ile hemen kendimi toparlamış ardından üzerimi silkeleyerek elimi enseme atmıştım " ee, şey. Pardon hocam, sizi görmemişim. Kusura bakmayın. "

Önünde eğilerek hemen kendimi toparlamış ardından Hyunjin'in koluma girerek son bir defa hocaya döndüm " iyi günler size efendim. "

Apar topar hocanın yanından ayrılmış gülmekten kendini yırtan arkadaşımıza yanımda sürüklemeye çalışıyordum. Çünkü bıraksam kendini yere ata ata gülmeye devam edecekti.

Sonunda arabaya geldiğimizde kapıyı açarak önce Hyun'u içeri sokmuş ardından dolanarak kendimide şoför koltuğuna atmıştım.

Dirseklerimi direksiyona yaslayarak başımı da avuç içlerime yerleştirmiştim " amına koyayım Hyunjin, sus artık. Arabadan atmama saniyeler kaldı. "

Hâlâ gülmeye devam eden canım arkadaşım gülüşlerinin arasında banada laf yetiştirmeye çalışmayı ihmal etmiyordu " M-minho. Gerçekten rezil herifin tekisin. "

Başımı yasladığım yerden kaldırarak kafasına bir tane geçirdim. Ardından önüme döndüğüm sırada okul bahçesinden bizi izleyen sevgili müzik hocamız ile göz göze geldim.

bugün tuvalette söyledikleri yetmez gibi iki kere çarpışmıştık. Bunlarda yetmiyor gibi sanki sürekli olarak karşıma çıkıyor ve göz temasına alıyordu.

Daldığımı kolumun sarılması ile fark edip odağımı Bay Han'dan çektim ve önüme dönerek anahtarı kontağa yerleştirdim. Ardından yola çıkarak arabayı eve doğru sürmeye başladım.

Yol boyu düşünceler ile boğuştum, Hyun'un anlattığı bana seslendiği zamanları bile dakikalar sonra fark ediyordum " hey dostum, iyi görünmüyorsun. "

Hyunjin'in sözü üzerine kafamı iki yana sallayarak kendime gelmeye çalıştım. Kafamdaki düşünceleri biraz olsun azaltmak için haraketli bir şarkı açmaya karar verdim.

- Christopher, Bad. - ( Aklınıza Woo gelebilir hemen, bende öyle oluyor. )

Müziği açtıktan sonra sesini yükselterek direksiyondaki parmaklarım ile ritim tutmaya başladım. Bir sürelik yolculuk böyle devam ederken Hyun'un evine geldiğimizde arabayı sağa çekerek arkadaşıma döndüm.

Bana attığı anlamsız bakışlar ile ne oldu dercesine başımı salladım " iyi görünmüyorsun, araba kullanabilecek misin? "

Yüzüme yerleştirdiğim gülüş ile saçlarını karıştırdım ve dudaklarımı büzerek konuştum " oy, benim için endişelendin mi sen, okulun en yakışıklı erkeği? "

Hareketim ve sözlerim üzerine kafama yediğim bir tokat ile sesli bir şekilde güldüm. Güven verici bir şekilde arkadaşıma döndüm ve gülümsedim.  " iyiyim merak etme. "

Rahatlamış olduğu yüzünden belli olurken omzunu sıktım " tamam o zaman, hadi siktir git. "

Umursamaz bir ifade ile bir elimi direksiyona koyarak kısa bir bakış attım " sağol ya, o kadar iyisin ki. "

Sonunda arabadan inmiş bende kendi yoluma dönebilmiştim. Kısa süreli bir yolculuk ardından eve geldiğimde arabayı park ederek eve girdim. Hizmetli bayan Park'a kısa bir selam verdikten sonra odama çıkarak bedenimi yatağıma bıraktım.

Gözlerimi kapatarak biraz olsun dinlenmeye çalıştım. Ama lanet olsun ki aklım direkt olarak sevgili müzik hocamız ile doluyordu.

Daha geleli bir gün olmuştu, sadece bugün karşılaştık, ilk defa dersimize girdi. Nasıl bu denli bende bir etki bıraktı.

Gerçi hoş tuvalette olanlardan sonra düşünmemem garip olurdu, değil mi?Kalkıp bir duş alsam iyi olur.

Yattığım yerden kalkarak banyoya ilerledim. Ilık suyun altına girdiğim an rahatlığını tüm vücudumda hissetmiştim. Biraz daha oyalandıktan sonra üzerime geçirdiğim bornoz ile odama ilerledim.

Yatağa kendimi sırt üstü atarak yan taraftaki masada duran telefonuma bir göz attım. Gelen bir kaç mesajı es geçerek okul grubuna alınmış yeni kişiye baktım.

Profil fotoğrafı yoktu, yeni bir öğrenci olabilir belki diyerek pek umursamadım. Ardından telefonu kapatarak masanın üzerine bıraktım ve kendimi uykunun kollarına bıraktım.

*****

Asırlar sonra gelen yb, bu bölüm için geçiş bölümü diyebiliriz. Boş bulunduğum zamanlar yb atmaya devam etmeye çalışacağım. Umarım dediğim gibi olur.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 26, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

İllegal | Minsung Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin