0.2

64 8 8
                                    

Ah, o gülüş ne öyle vicdansız. Nefes alamadım. Eğer imkanım olsaydı o sesi kaydeder saatlerce hatta günlerce dinlerdim. Sanki tüm melekler sana sesini bağışlamış gibiydi. O kadar güzeldi.

Her ne kadar bana gülmemiş olsan da gülüşünü bu kadar yakından duydum ya yeter bana.

Gülüşüne aşığım. Kısılan gözlerine aşığım. Gerilen dudaklarına aşığım. Ben sana aşığım Minho.

Bazen bana bakışını görüyorum ama o kadar kısa sürüyor ki.

İnsanların ilgisini sevmem ama senin ilgin için yapmayacağım şey yok. Her şeyden vazgeçerim.

İzlemeye doyamadığım o gülüşünün solması sinirimi tepeme çıkarmaya yetiyor. Seni köşeye sıkıştıranları teker teker dövmek istiyorum. Sonra şu an bu muameleyi görüyor olmanda suçlu olduğum geliyor.

O öldüğüm gülüşünün ardından gözünün dolduğunu gördüm ya hani. Kalbim sıkıştı. O an... O an yanına koşmak, sıkıca sarılıp her ne olduysa geçeceğini söylemek istedim. Hatta geliyordum. Durdum sonra ben kimdim ki? Ne vasfım vardı?

Konu sen olduğunda herkesin tanıdığı Bang Chan uzaklara kaçıyor ve bu yanım ortaya çıkıyor. Sana özel olan tarafımın sana yaklaşmaktan bu kadar korkması...

Kendini depoya kitledin ve ağladın. Duydum Minho... Hıçkırıklarını, iç çekişlerini, içine gömüp durduğun çığlıklarını. Kapının dibine oturup bende ağladım seninle. Paramparçayım. Gelemiyorum sana, saramıyorum seni. Yaralarından öpemiyorum. Sen ağlama güzelim tüm acılarını ben çekerim diyemiyorum sana. Sadece orda sen ağlıyorsun diye ağladım. Silemeyip yere düşürdüğüm her gözyaşı için özür dilerim.

Seni seviyorum kelebeğim.

I Feel Blue (Minchan)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin