gıcıkpic - minsung

imamhatip hyunjin

Bahçede dolanıyorduk, Hyunjin ve ben
yine koluma girmiş saçmalıyordu.

"Bak bence o da beni seviyor, yani sevgili olabiliriz. Açılmak istiyorum ama tedirginim kanka ya"

Gülümseyip ona baktım.

"Niye kanka Allah'tan mı korkuyon açıl gitsin feracelerden kurtul"

Koluma sertçe vurup tövbe etmeye başladığında kahkaha attım.

"Gerizekalısın ya"

Bakışlarımı tekrar ona çevirdim.

"Bugün açıl, keyfi yerinde"

Dediğim şeyle gözleri açılmış ve gülümsemişti.

"Kabul eder dimi"

Başımla onayladığımda sevinçten seke seke kolumu bırakıp koşmaya başladığında gülerek arkasından gidiyordum.

Sınıfa girip yerlerimize geçtik ders Minho ileydi ve ben proje ödevini verecektim.

Felix'in yanına geçip ağzını yoklarken Minho sınıfa girdi. Bütün sınıf hızla yerlerine dağıldı, bende dahil.

Her zaman ki selamlaşmadan sonra proje ödevini getirmeyenleri yanına çağırdı, içinde bende varım. 3-4 kişi önünde sıra oldu en arkada ben vardım. Herkes sırayla verip yerine geçiyordu tekrar. Sıra bana geldiğinde gülümseyip ona uzattım.

Elimden aldığında yerime geçtim.
Bizi serbest bırakıp proje ödevlerini incelemeye başlayınca başımı sıraya koydum ve gözlerimi kapattım.
Uyumak istiyordum, ve başarılıda oldum.

Uykunun en güzel yerinde, güzel bir rüya eşliğinde, saçmalayan bir Hyunjin olmadan huzurlu bir şekilde uyurken kafamda hissettiğim acı ile gözlerimi açtım. Yere düşen tahta kalemine ardından Minho'ya baktım. Cidden az önce kafama kalem mi atmıştı o?

Eliyle yanına çağırırken bütün sınıfın bana bakmasıyla gerilmiştim. Uykulu bir şekilde yerdeki kalemi alıp yanına adımladım. Neden yaptın ki şimdi amk.

Yanına gittiğimde projemde yanlış yazdığım yeri gösterdi uykulu gözlerle neyi gösterdiğini nerenin yanlış olduğunu anlamasamda onu geçiştirip yerime geçtim. Ellerimle gözlerimi ovalayıp birazda gerneştikten sonra uykumu açtım.

Saate baktığımda zilin çalmasına 15 dakika vardı. Başımı Hyunjin'in omzuna yaslayıp gözlerimi yumdum.
Uyumayacaktım Hyunjin'in parfümü güzeldi koklamak iyi hissettiriyodu

Zilin çalmasıyla Hyunjin'in beni itmesi bir oldu. Sızlanarak yerimden kalkıp sıradan çıkmasını bekledim.
Some cam kenarında oturma problems.

Minho'ya baktığımda çantasını topladığını gördüm, o da bana baktığında göz devirip tekrar oturdum sırama, kalem atmasına takılmıştım.

O sınıftan çıktıktan sonra telefon kutusundan ilk defa koyduğum telefonumu aldım ve arkamda bizimkilerin konuşmasına aldırmadan gezinmeye başladım. Hiç moralim yoktu cidden. Diğer ders bedendi ve ben çıkmayıp uyumak istiyordum.

Üstten gelen bildirimle etrafıma baktım biri gördü mü diye, özellikle bizimkiler.

gıcıkpic2:
Jisungie
odama gelir misin?

Oflayıp telefonu kapattım ve cebime attım, Chan'a tekrar tuvalete gitme yalanı söyleyip sınıftan çıktım ve koridorda Minho'nun odasına doğru ilerlemeye başladım. Odasında yatılı kalacaktım artık yoruldum git gel valla amk

Kapıyı tıklatıp içeri girdim ve kapıyı kapatıp bıkkınca durdum karşısında.

Bu halime gülüp yanıma yaklaştı,