AVM

603 50 19
                                    

MABEL

Gideon'ın dediği üzere birlikte AVM'ye gelmiştik. Burası son 5 yılda epey gelişmişti açıkçası. Gideon ve arkadaşı atari salonuna bakarken, Mabel'ın gözüne sadece bir şey çarpmıştı:

Kırtasiye. Ve kırtasiye'nin camının önüne konmuş çizgi romanlar. Bu mabel'ın en sevdiği çizgi roman dı ve burada özel serisi vardı. Mabel bir romana bir de Gideon'lara baktı. Bir süre sonra kendine laf geçiremedi ve koşarak kırtasiye'ye gitti.

2 dakika sonra ise elinde poşetler ile geri çıktı. Yüzünde güller açıyordu resmen. Etrafa bakındı ama kimseyi göremedi, derken arkasından bir el mabel'ın omzuna dokundu. Mabel arkasını döndü. Bu gideon'dı. Mabel ellerinde poşetler ile Gideon'ın üzerine atladı. O ikisi birlikte gülüşürken ortamı Gideon'ın arkadaşı Thomas bozdu.

*Pardon da gülüşmeniz bittiyse yerden kalksanız? Rezil misiniz?

G: aşk olsun Tom biz zaten aşı-

M: Ne? Saat çok geç olmuş çocuklar kusura bakmayın gitmem lazım.

Mabel'ın bunu demesiyle ikisi de ayağa kalktı. Hava kararmıştı Mabel da bu sayede saati anlayabilmişti zaten. Mabel tam arkasına döndü ve gidecekti ki- Gideon onu kolundan tuttu.

G: Mabel bekle! Bir şey sorabilir miyim?

M:tabi ama acele et lütfen!

Gideon mabel'ın kolunu bıraktı ve:

G: bana numaranı verebilir misin? Konuşuruz ordan. Yani tabi sen de istersen...

M: ha o mu tabi ki olur. Dedi Mabel ve Gideon'a doğru döndü ve cebinden telefonunu çıkardı ve Gideon'a verdi. Gideon telefonda birşeyler yapıp Mabel'a geri verdi. Sonra herkes vedalaştı.
Mabel mutlu mutlu ilerken yolda elindeki mangaları düşünüyordu. Demon slayer. Mabel'ın favori mangalarından birisiydi. Biraz sonra nihayet kulübeye varmıştı. Kapıyı çaldı ve içeri girdi. Herkese selam verdikten sonra koşarak odasına çıktı. Dipper oda da yoktu. Mabel'ın işine geliyordu açıkçası. O ve onun inek saçmalığı hatta ani ergen duygu değişimleri yoktu. Sadece Mabel, onun mangaları ve o. Mabel o gün geç saatlere kadar manga okudu. Ama bu seferde aklı ikizinde kalmıştı. Saat neredeyse gecenin üçü'ydü. Mabel derin bir iç çekişten sonra, elinde mangayı Dipper'ın yatağına fırlattı ve uyumaya çalıştı. Sağa döndü, sola döndü ama uyku tutmadı. En son aşağıdan kapı tıklama sesi geldi. Mabel heyecanla aşağıya indi. Kapıyı açtığında amcaları vardı. Sonunda keşiften dönmüşlerdi...gecenin üçünde... Mabel ikisine de sarıldı. Ve içeri davet etti. Soos amcaların bavullarını yukarı taşırken Mabel amcaları ile hasret gideriyordu. En sonunda Soos'ta geldi ve o da Stanley ile konuşmaya başladı. Stanford, Mabel'a:

SF: dipper nerde? Yoksa uyuyor mu?

M: şey orası birazzz...

M: dipper ve ben saat tam 6'da dışarı çıktık. Ben kasabaya indim o da ormana araştırma yapmaya gitti. Ama geri dönmedi...

S: şey aslında döndü kanka. Ama akşam sen gelmeden 10 dakika falan önce geri gitti.

SL: bırakın o da Ford amcası gibi ineklik peşindedir işte. Pek te ciddi bir şey değil bence

S: hayır bu ciddi bir şey Stan amca. Siz gideli burada çok şey oldu. Eğer dipper ormanın yasaklı bölgesini bulduysa bu iyiye işaret olmaz!

SF: neden? Bekle bekle ormanın ne zamandan beridir yasaklı bir bölgesi var?

S: dediğim gibi siz gittikten sonra. Kasaba halkı ormanı yeşillendirme programı başlattılar ve her yere ağaç dikmeye başladılar. Sonra ormanda ONU gördüler.

Billdip- ölümcül aşk (Omegaverse)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin