Yolculuk

78 13 7
                                    

Siz okurlarıma çok sinirliyim o yüzden ne isterseniz tam tersini yapacağım. Oturun okuyun şimdi Angst'ı. Normalde tripten nefret ederim ama siz hak ettiniz 😒🇬🇷💩🥊

.....Elini çekti ve kafasını yere indirip iç çekti. Tekrar bana bakıp "az önce tanrıya dua etmiyor muydun? Tanrı beni senin için gönderdi. Benim adım Reader. Ama sen bana gerçek adım ile seslenebilirsin. Adım Shiro"

Dedi ve elini tanışmak adına bana uzattı.

Shiro ha?....


Ben de elimi ona uzattım ve ve el sıkıştık.

"Adımı söylememe gerek yon sanırım"

Dedim ve elimi çektim. Yüzü çok donuktu, ama bu güzelliğini saklamıyordu. Sanırım hayatımda Yilene den sonra böyle güzel bir kız görmemiştim.

Beyaz saçları vardı ve gözleri kahverengiydi. Harika bir kahverengiydi bu.

"Tüm gün orada durup bana mı bakacaksın? Yoksa gidelim mi?"

Ona bakakaldığımı fark bile etmemiştim...

"Fakat nereye gideceğiz?"

"Çoklu evrene. Nereye ait olduğunu bulacağız. Yilene evrenleri birbirine katmış ve gerçekliği bozmuş."

Bu duyduklarıma şaşırmıştım. Yilene kötü birimiydi? Ona şaşkınlıkla bakarken kafam daha da karışmıştı ve birşeyleri çözmeye çalışıyordum.

"Ama. Nasıl? Yani tüm bunlar çok mantıksız be-"

"Bak seni anlıyorum..."

Lafımı yarıda kesti ve konuşmaya başladı.

"Herkes sana farklı şeyler söyledi ve kafan karıştı. Ama ben sana gerçekleri söyleyeceğim. Ben Tanrı'nın tarafındanım. Yilene ise şeytanın."

"Peki sana neden inanmalıyım?"

Bir tarafım ona inanmak istesem de güvenemiyordum. Birden ortaya çıkıp Yilene'yi kötüleyen birine nasıl inanabilirdim ki?

"Bak Mason. Ya benimle gelirsin. Ya da Bill ve Yilene'nin seni bulması 10 dakikayı bile almaz."

"Ama-"

"Seni cidden bulamayacaklarını mı sandın? Onların sıradan insanlar olmadığını en az benim kadar sen de biliyorsun Mason"

O haklıydı. Beni bulmaları o kadar da şaşırtmazdı aslında.

"Peki gidelim."

Dedim. Teslim olmaktan başka şansım yoktu bu saatten sonra.

Birlikte mor renkteki portala doğru yürümeye başladık. Portaldan geçtiğimizde uzay boşluğu gibi bir yerdeydik ve içeride 100 den fazla portal vardı. Hepsi de farklı renkteydi.

Ne 100'ü! Burada en az bin tane portal vardı bazıları o kadar uzaktaydı ki göremiyordum bile.

"Ne yapacağız?"

Bana doğru döndü ve

"Dediğim gibi orijinal evreni bulmalıyız."

"Neden ve nasıl? Nerenin orijinal olduğunu nasıl anlayacağız?"

"Basit. İzleri takip ederek."

"He bu arada sen orijinal değilsin."

"O kadarını ben de fark ettim ama-"

"Şimdi tüm bu portallara tek tek girmeli ve keşfetmeye başlamalıyız."

"Niye her ama dediğimde lafımı kesiyorsun?"

Billdip- ölümcül aşk (Omegaverse)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin