Çürük vişneler diyarına hoş geldin.
Bu kitabı okurken damağında biraz ekşi ve biraz bayat bir tad olacak . Tıpkı geceden kalma bir sevişme gibi .
Arzu bedenini istila ederken kanındaki her damlaya bir kıvılcım gibi düşecek cümlelerim.
Tıpkı bir eli...
Hiçbir meydan okuma bu kadar devatkar değildi. Hiçbir deli bu kadar güzel ve peşinden sürükleyici değildi .
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Karanlığın rutubet kokusu ile dans ettiği izbe bir bodrum katında soğuk ve yosun tutmuş duvara dayanmış çıplak gövdeler. Tozlu ve kirli yere uzanmış çıplak bacaklar. Elleri arkadan kelepçe ile bağlanmış Alparslan ve onun Asena'yı aldatırken birlikte olduğu kadın . İkisi de dayak yemekten baygın halde ve çıplak bir şekilde elleri arkadan bağlanmış kurban gibi bekliyorlardı .
O kadın , Ela . Onun peşinde olan sadece Asena değildi . Asena onu kurtların ininden çıkartıp kendi inine sokmuştu. Sırf intikamını almak için. Kin ve hırs aklını başından almıştı.
Asena henüz neye bulaştığını bilmeden intikamının tadını çıkarıyordu .
Siyah ince topuklu çizmeleri ile süzüle süzüle içeri girdi . Siyah dantelli eldivenleri ile tozlu duvardaki elektrik düğmesini açtı ve ortamı silik sarı bir ışık kapladı . Yerde perişan halde olan iki kişi , Alparslan ve Ela ,ona baktılar. Jilet gibi giyinmiş ve sanki hiçbir şey olmamış gibi gülümseyerek onlara doğru geliyordu . Bedenini saran siyah pantolonu ve siyah deri ceketi ,koyu kırmızı ruju, ensesinde topladığı siyah saçları , siyah dantelli eldivenleri ve onlara uygun siyah mantosu ile jilet gibiydi. Sanki bu kıyafetleri ve yüzündeki sahte ama can yakan gülümseme acısını , uğradığı ihaneti gizliyor gibiydi .
Bir maske gibi ,bu kadının maskesi bile güzeldi.
" Nasılsınız?" Diye sordu sakince .
Cevap alamadı.
" Oo evet ,biraz kirli ve çıplaksınız " dedi . Yere çöküp sağ bacağını yere dayadı ,sol elini de havada duran sol düzine dayayıp " ama çok güzelsiniz " diye devam etti . Sonra sağ eli ile yüzüne düşen perçemleri kibarca itip elini uzattı ve adamlarından biri ona silah verdi .
" Sen ne zamandan beri mafya gibi giyinip para ile adam tutup insanları öldürmek ile göz dağı veriyorsun?" Diye sordu Alparslan.
" Sen ne zamandan beri bu kadar uzun cümle kuracak kadar kitap okuyorsun ?" Diye karşılık verdi Asena .
Silahını alıp Alparslan' ın çıplak bacağına sürttü.
" Yani evet işaret parmağım ya da dilim kadar olmasa da silah da heyecan verici değil mi sevgilim?" Dedi . Bunu derken Ela' nın gözlerinin içine baktı.
" Kes şunu !" Diye itiraz etti Alparslan.
" Abin her yerde seni arıyor . Ah yani üvey abin . Borcu mu varmış neymiş?" Dedi Asena , yüzünde dalga geçer bir tavır ile .
