daemson

ölü balık tete

👀Öncelik ile şunu söylemem gerek grupta olmadığı için yoranın olduğu sahneleri biraz değiştirdim yora yerine eunwoo ile devam edicem. Aynı zamanda bölüm hiiç içime sinmedi. ^^

Kim Seokjin'in anlatımıyla~

"DENİZ, DENİZ, DENİZ"

Yaklaşık 1 saat Tae'nin 'denize gidelim' adlı çalışmasını dinlemiş şimdi ise denize gitmek için hazırlanmaya başlamıştık. Zorla jungkooku Yuri okumaktan ayırabilmiştik. Namjoon pek gitmek istemese bile zorla ikna etmişlerdi.

Şuan tae yüzünü gözünü güneş kremine bulamış hayalet gibi geziyordu, onun bu hayalet haline alışmıştık.

"Gelde yardım edeyim"

Jungkook elinde günlerdir okuduğu Yuri mangasıyla aşşağıya inmişti. Jungkook'un günlük rutiniydi Yuri okumak. Gerçi hayattan faliyetler dışında yaptığı tek şey olabilir Yuri okumak.

Şuan aynı evdeydik, normalde hepimizin evleri ayrıydı fakat haftada arada sırada birlikte kaldığımız büyük bir eve sahiptik. Ev kısaca özetlemek gerekirse en üstte büyük bir teras,onun altında kaldığımız odalar ve misafir odaları vardı, o katında altında büyük bir salon ve geniş bir mutfağımız vardı,en altta genelde kullanmadığımız bir bodrum vardı oraya inmezdik çünkü genelde soğuk ve rutubetli olurdu hatta bu zamana kadar hiçbirimiz girmedik diyebilirim. Son olarak ön ve arka bahçe olmak üzere iki adet bahçe vardı aynı zamanda ön bahçede büyük bir havuz bulunuyordu.

Şuan ise bu büyük evdeydik. Dün yaşadığım o garip olaylardan sonra joon ile birlikte uyumuştuk, buraya kadar her şey güzeldi tabi sabahın köründe tae denen varlık elinde tava ve kepçe ile gelince haliyle ikimizde FBİ ajanı evi basmış gibi uyanmıştık. Tae olmasaydı birkaç saat daha orda uyuyabilirdim, evet taeyi döveceğim.

Taeyi dövme fikrini zar zor kafamdan sildikten sonra birde deniz diye ısrar etmeye başlamıştı. Hergün havuzdaydık evet ama eğer tae gibi deniz manyağı biriyle aynı evdeyseniz her türlü o denize gitmek zorundasınız demektir.

Şuan ise 8 insancık denize gitmek için hazırlanıyorduk. Aslında herşey tamam sayılırdı ancak yaman adlı sevimli bir sorunumuz vardı maalesef. Jimin onu evde bırakmazdı bunu biliyorduk ve şuan isyan modundaydı.

"Yamanı tek bırakamam anlasanıza !"

Yoongi sanırım artık sıkılmaya başlamıştı çünkü saatlerdir hepimiz ayrı şeyler için tartışıyorduk hepimizin amacı farklıydı. Yoongi ise en başından beri salonda oturup uyumaya başlamıştı fakat sanırım artık tahammülü kalmamıştı.

"Yamanda bizimle gelebilir jimin?"

Yoongi yeni uyandığını oldukça belirten sesiyle mırıldanmaya başlamıştı. Jimin ise susmuş bir cevap vermemişti,onun yerine bize yardım etmeyi seçmişti.

...

Uzun uğraşlar sonucu sonunda denize varabilmiştik. Tae hiç görmemiş gibi denize koşmaya başlamıştı kook ise onun hemen arkasında taeyi kovalıyordu. Yoongi ise yine sessizliğini koruyordu. Joon asla yanından ayırmadığı test kitaplarıyla arkamızdan geliyordu. Jimin kucağında yaman ile benimle sohbet ediyordu. Sohbet dediğime bakmayın laleninmi yoksa gülünmü tadı daha güzel diye tartışıyorduk. O beyaz gül seviyordu ben ise beyaz lale hastasıydım.

Gelen dalga seslerinin hoş melodisini dinlemek isterken maalesef taenin haykırdamaları tüm o atmosferi bozmuştu. Şuan bana doğru el sallayarak bak bak ne yapıyorum diyerek onu izlememi istiyordu. Yaptığı şey ise sadece suyun altında nefesini tutması, gerçekten o kadar önemli bir görsel şölendiki gözlerimi ayıramadım.