𝙤𝙗𝙨𝙚𝙨𝙨𝙞𝙤𝙣 | 𝗁𝖾𝖾𝗃𝖺𝗒𝗁𝗈𝗈𝗇

𝗲𝗽𝗶𝘀𝗼𝗱𝗲 𝘁𝗵𝗶𝗿𝘁𝘆 𝘁𝗵𝗿𝗲𝗲'𝗳𝗶𝗻𝗮𝗹

Jay'den

Kalbi kırık bır doğum günü çocuğu...

Nasıl olmam gerekirse öyleyim şu an.

Hayır yani anlamıyorum. Neden bir kere bile kutlamadılar ki. Ayrıca yüzlerine kendim bile söyledim. Ona rağmen kutlamadılar.

Bir de Minho hyungun bana hediye almasını kıskanıyorlar. Açıkçası umrumda değil. İstedikleri kadar kudurabilirler.

Çok fazla alınan bir insan değilim ama konu onlar olunca her şeyi çok kafama takıyorum. Hangi ara bu kadar kapıldım hiçbir fikrim yok.

"Bizimkileri düşünüyorsan boşuna düşünme. Yoğunlardı bugün sanırım. Gelemezler heralde bilmiyorum."-Jake

Sağol ya. Anlamamıştım sanki.

"Hatırlarsan onların doğum gününde de senin başka bir işin vardı. Sorun değil yani sonra kutlarlar ya. Takma kafana tamam mı?"

"Benim babannem hasta olmuştu ama. Onların sadece işi var. Hem izin de alabilirlerdi. Ya da mesaj atabilirlerdi. Ama mesajla bile kutlamadılar. Sikeyim böyle doğum gününü."

Offff. Resmen akşam oldu. Ve hala bir sikim yapmadılar. Cidden neyi bekliyorum ki şu an? Sadece Heeseung sabret dediği için ne olucağını merak ediyorum. Yoksa çoktan ikisini de engelleyip telefonu kapatmıştım.

Trip atmayı seven biri değilim. Nefret ederim hatta. Ama bu trip değil zaten. Çünkü cidden kırıldım.

"Neyse Jake. Geç oldu. Kalk sen artık."

"Oha olum kovuyor musun beni." diyip kahkaha attı.

Evet?

"Ya sıkıldım hiçbir şey yapmıyoruz. Git işte."

"O zaman seni bir yere götüreyim. Kafa dağıtırız. Nasıl fikir?"

"Çok iyi olur aslında. Ama içkili bir yer olmasın. Sonra yine Heelerin yanına giderim falan. Hiç uğraşamam."

Bu kısa konuşmadan sonra hazırlanıp çıktık.

"Bu yol caddedeki ünlü kafeye gidiyor lan. Oraya mı gidicez?"

"Evet. Bugün canlı müzik falan da yapıyorlarmış. İyi olur dedim."

"Aynen iyi düşünmüşsün."

Çok geçmeden de kafeye gelmiştik zaten. O kadar mükemmel bir yer ki kesinlikle ünlü olmayı hak ediyor.

Kafeye girdiğim anda kesinlikle bütün modum değişti. Tavandaki ışıklı aydınlatmalar, duvardaki resimlerle süsler, yerdeki ufak tefek aksesuarlar... Hepsi bu kafeyi büyülü hale getiriyor.

"Gel hadi sahneyi gören bir yere geçelim."

Biz oturuduktan sonra siparişlerimizi aldılar.

Ama anlamadığım şey kafede çok fazla kişi olmaması. Normalde her gün tıka basa dolu olan kafe şu an tek tük insanla dolu.

"Canlı müzik için ünlü olmayan birini falan mı getiricekler. Öbür türlü bu kafe istesen bu kadar boş olamaz."

"Yoo kanka aşırı ünlü biri gelicek. Görürsün az sonra zaten."

Demeye kalmadan sahneye biri çıkmıştı. Başında şapka olduğu için yüzü gözükmüyor. Garip.

"Aha çıktı işte. İyi dinle şimdi. Biri daha gelicek yanına. Sesleri beraber aşırı iyi oluyor."

Ve dediği gibi sonrada biri daha geldi. İkisi de sahnedeki koltuklara oturdular.

Şarkı melodisi duyuldu... Off My Face? Ah kim söylerse söylesin kulaklarım bayram edecek desene.

Bir inda iki de şapkalarını çıkartıp bana bakınca şok oldum...

Hassiktir yani. SANIRIM KALP KRİZİNDEN DÜŞEBİLİRİM ŞU AN.

Başka türlü bana bakarak Off My Face söyleyen Heeseung ve Sunghoon'u kaldırabileceğimi sanmıyorum çünkü...

Ben mal gibi bakarken onlar bana sırıtarak şarkıyı söylüyorlar...

Kalbi kırık doğum günü çocuğu olucağımı sanmıştım ama şu an kalbim bırak kırık olmayı onların yüzünden heyecandan patlayacak gibi.

Şarkıyı bitirdiklerinden sonra etraftaki insanlar onları alkışladı. Ben hiçbir şey yapamadım ÇÜNKÜ HALA ŞOKTAYIM.

Şu an yanıma doğru geliyorlar ve ben yine mal gibi bakıyorum... Artık şokun etkisinden çıkmalıyım sanırım.

"Eee doğum günü prensi. Beğenmedin mi?"-Hoon

Sunghoon bunu söyledikten sonra dudaklarını büzüp kafasını yana yatırdı. Orospu çocuğu işte biliyor işini.

"Beğendim. Çok şaşırdım sadece o yüzden tepki veremedim özür dilerim."

"Bebeğim hiçbir şey için özür dileme diye kaç kere söyliyeceğim. Neyse gel bakalım daha süprizlerimiz bitmedi."-Hee

Dedikten sonra ikisi de kolumdan tutup sürüklemeye başladı.

"Ya bir durun nereye gidiyoruz."

Asla cevap vermediler ve beni dinlemediler. Her zamanki gibi 🙄

Beni kafenin içindeki bir odaya soktular. Ama odaya ulaşmak için koridorlarca yürüdük siz düşünün.

Beni içeri sokup kapıyı kilitlediler.

"Noluyor? Ne karıştırıyorsunuz yine?"

"Sevgilimizin doğum gününü böyle kutlamak istedik. Olamaz mı?"-Hoon

Diyip üstüme yürümeye başladı.

"Önce bir özür konuşması falan mı yapsaydınız ya? Gelme üstüme Hoon."

O geldikçe ben geri gidiyordum.

"Sana başka bir sürprizimiz daha var bebeğim."-Hee

Sonunda gidecek bir yer bulamayıp yatağa oturduğumda önümdeki Sunghoon'un arkasından Heeseung gelirken konuştu.

Şahsen bu kadarı bana yeter ama daha ne yapmış olabilirler merak etmiyor değilim... Aynı zamanda da korkuyorum çünkü odayı kilitlemeleri hayra işaret değil :)

Heeseung da Hoon'un yanına geçip bir gül demeti çıkardı ve bana uzattı.

Gül demeti güzel bir fikirdi hediye olarak ama, demetin içindekiler gül olsaydı daha iyi olabilirdi...

Sanırım bu gece üçümüz için de çok uzun bir gece olucak.

~

|703 kelime|

VE FINISHH

BU ARADA SONDA 2GETHER GONDERMESİ YAPTİM... ANLAYAN ANLADİ ANLAMAYAN NE DİYOR MU MAL DİYO QOSJQKSHQLDHLQHEKQEHLQEHLQEHLQHEKQJD

okudugunuz icin cok tesekkur ederim 🥺🥺

kesinlikle ilerde bir tane daha heejayhoon yazicammmmmmmm

KENDİNİZE İYİ BAKİNNN

bir sonraki kitapta gorusuruz

bu arada +olarak bolumler de ekledim sonradan onlara da bakin duyuru olarak da aticam zaten

bu arada bundan sonraki ozel bolumlerde smut istenirse yazarim ama tepki ne olur bilmiyorum KAJDKWHDKQHSQJHDKQHDKQDKQ
boyle bir kitaba smut iyi giderdi diye dusunuyorum

NEYSE BAİ