(Wooyoung'dan)
Banyodan çıktıktan sonra odaya gittim. San bornozuyla birlikte yatağın üstünde oturmuş telefonla oynuyordu.
İçeriye girdiğimi gördüğünde sırıttı ve bir süre sonra telefonu kapatıp yatağın üstüne fırlattı.Heyecanla ayağa kalktı.
"Woo. Biz az önce ne yaptık!?"
Omuz silktim ve heyecanımı saklayarak sakince cevap verdim.
"Seviştik."Verdiğim hafif cevapla San'ın dibimde bitmesi bir olmuştu.
"Seviştik olum seviştik! Hemde tek taraflı değil! Çıldırıcam."O yerinde heyecanla zıplarken ben onu izliyordum. Bana çocuk diyordu ama kendi daha çocuktu.
Banyodan çıktığından beri kahkaha atıyordu."Ne zamandır bekliyordun bu anı?"
Yatağa uzanarak cevap verdi.
"Seni ilk gördüğüm andan beri."
Gözlerim aldığım cevapla açılmıştı.
"Gerçekten mi!?"Cevap vermemişti. Sadece hohlamıştı.
"Çok yoruldum ben."
"E normal yani."Ayağa kalktı ve yanıma geldi.
Dudağımı öptü ellerini belime dolayıp alt bedenlerimizi birbirlerine sürttü.
"Yordun beni sevgilim."
Kollarımı boynuna doladım.
"Sende beni yordun."Ayrıldığımızda dolaptan kıyafetlerimi aldım ve yatağın üstüne atıp bornozumu çıkarttım. San bir an arkasını dönmüştü. Onun bu hallerine gülmüştüm.
"Aptalsın San! Yemeye utanmıyorsun bakmaya utanıyorsun."Suratıma sırıtarak döndü.
"Utanmıyorum. Seni daha fazla yormak istemiyorum."
Kafa salladım ve giyinmeye başladım.Kıyafetleri giydikten sonra yatağa uzandım. Kısa bir süre sonra San'da yanıma uzandı ve suratıma bakmaya başladı. Bende ona döndüğümde burunlarımız birbirine değmişti.
"Burnunda amma uzunmuş."
Gülerek söylediği şeyde yatakta doğruldum. "Asıl senin burnun uzun."
Sinirle oda kalktı.
"Yalancı!"
"Sensin yalancı!"Dedim ve kalkıp yorganın içine girdim. Bi kaç dakika sonra üstüme atlamıştı. "San! Kalk üstümden! Nefes alamıyorum!"
"Sen kızdın mı bana?"
Ellerimle üstümden kalkması için ittirirken cevap verdim.
"Evet! Kalk üstümden San! Ağırsın!"
Ellerini karnıma götürdü.
"O zaman biraz gül."Ne yapacağını anladığımda duraksadım.
"San sa-sakın! Bak çok gülerim!"
"Çok geç güzelim."Söylediğinden sonra beni gıdıklamaya başlamıştı. Ben altında gülmekten kıvranırken o zevkle beni gıdıklıyordu.
"S-san yeter!"Dediğimden sonra gıdıklamayı bıraktı ve üstümden kalktı.
"Ben çok acıktım."
"Git ye o zaman."
Verdiğim sert cevaba şaşırmıştı.
"Sen yemiycen mi?"
"Ben çok yorgunum uyumam lazım."
Omuz silkti.
"Tamam sen bilirsin."O odadan çıkarken bende en rahat yatıcağım poziyonu aldım ve uyumaya çalıştım.
_______________________(San'dan)
Akşam olduğunda San hala uyuyordu.
Ben salonda oturmuş karanlıkta telefonla oynuyordum.Bir süre sonra odadan Wooyoung'un sesleri gelmeye başlayınca meraklanmıştım.
"G-gelme! Git lütfen! Yapma yeter! İ-istemiyorum! Babamın suçu! B-ben bişey yapmadım!"Ayağa fırladım ve odaya yavaşça gitmeye başladım.
Wooyoung bağırmaya devam ediyordu. Sadece 'Babamın hatası. Benim suçum yok!' diyordu.İçeriye girdiğimde duvara yaslanmış, sanki birisi ona yaklaşıyormuş gibi elleriyle dur işareti yapıyordu. Gözleri kapalıydı. Kâbusta olduğu belliydi.
"G-gelme! İstemiyorum!"
Işıklar kapalıydı. Yanına gittim ve yavaşça uyandırmaya çalıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Obsessed Killer/Woosan
Novela JuvenilWooyoung işinde başarılı bir polis ve San'da işinde başarılı bir katildi Tâki Wooyoung'a aşık olana kadar...