1

279 29 25
                                    

Silahımı adamın kafasına dayarken telefonum çaldı, alarak baktığımda 'yang' arıyor yazısını görünce gülerek açtım.

(Yang takma ad, bilgilendiriyim😁)

"Yang'ım"

"Ying'im işin mi var"

"Seni dinliyorum güzelim"

"Şey benim canım dondurma çekmişti, getirirmisin gelirken"

"Elbette, 30 dakikaya gelicem"

"Tamam, görüşürüz aşkım"

"Görüşürüz"

Telefonu kapatarak geri cebime koydum, karşımda duran adama baktım

"Kime çalışıyorsun dedim sana"

"Kimseye çalışmıyorum"

Namjoon ve jin'e işaret verdiğimde gelerek kaldırdılar, sandalyeye bağlayarak elektirik kablolarını çıkarttılar, yeniden korkan gözlere baktım

"Ya elektrik ile öl, ya da söyle ve kurtul"

"L-lütfen yapma"

"Sana kime çalıştığını sordum"

"Bay kang istedi, ortağınız, eğer sizi öldürmeyi başarırsam şirket ona kalıcaktı ve bana da yüklü miktarda para verecekti"

"İsmin ne senin?"

"J-jungkook, Jeon Jungkook"

Kaşlarımı çatarak sustum ve eğildim.

"Ne için seni tuttu, sadece para için mi? gençsin çalışabilirsin, asıl gerçeği söyle"

"A-abim hasta, ameliyat olması gerek, para gerekli"

"Ne kadar bir miktar?"

"100 bin dolar, sadece 2 haftam kaldı"

"Anlaşma yapalım, iki tarafta kazançlı çıksın, nedersin jungkook"

"Ne anlaşması?"

"Sen bay kang'ı öldür, bende abinin masraflarını karşılayıp sana iş vereyim, rahatlık içinde yaşayın"

"Gerçekten mi"

"Evet, kabul mü?"

"Kabul, abim kurtulacak ise kabul"

Namjoon ve jin'e döndüm.

"Evine bırakın, abisini alıp hastaneye götürün ve ne gerekiyorsa yapın"

Onayladıklarında saate baktım, 30 dakika çoktan geçmişti küfür ederek arabaya geçtim, hızlıca sürdüm ve 20 dakika sonra markete geldim, elime geçen bütün dondurmaları aldım ve kasada ödemesini yaparak arabaya geçtim.

Bana darılmazdı ama yinede hızlı olmalıydım.

Eve geldiğimde kapıyı açtım, sesi geldiğinde güldüm.

"Geliyorum güzelim"

Eşyaları kenarı koyarak ellerimi yıkadım, dondurmaları buz dolabına koyarak yukarı çıktım, odaya girdiğimde güldü

"Ying"

Yanına oturdum.

"Güzelim, iyimisin"

"Ağrılarım çok arttı ama biliyorudum, kurtulamayacağımı"

Gülerek konuştuğunda kafamı salladım, elini tutarak öptüm

"Öyle söyleme yunhei, lütfen, kurtulacaksın"

"Öleceğimi biliyorsun yoongi, lütfen üzülme"

Göz yaşlarım aktığında elini yanağıma koydu, gülerek yanağımı öptü.

"Ben üzülmüyorum, hayatımın en güzel 1 yılını geçirdim, hasta olduğum zamana denk gelse de senin ile olduğum zamanlara şükrediyorum, sende geçirdiğimiz zamanlar için sevin sevgilim, senden tek isteğim bu"

Kafamı salladım, yutkunarak anlını öptüm.

"Dondurma aldım"

"Limonlu"

"Limonlu"

Kalkarak aşşağı indim, yeniden dolan gözlerimi sildim ve dolaptan limonlu dondurmasını çıkartarak geri yukarı çıktım, yanına oturarak ambalajı açarak yedirmeye başladım, gülen yüzü ile bende güldüm.

Esnediğinde dondurmayı kenarı koyarak onu uzandırdım, ilaçları kaldırıp kalan dondurmayı da dolaba koyarak üstümü değiştirip yanına kıvrıldım, beni bıraksın istemiyordum.

/_/_/_/_/

Ya ben bunu çok güzel yazmalıyım, inş bok yolunda gitmez :(

Yunhe isminede taktım şdlxkcldpdpxpclxlx

sope : yuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin