".. bana en son ne zaman mutlu olduğumu sordu jimin."
Sol gözünden akan yaşı silerek devam etti.
"Ben en çok seninle mutluydum."
Sigarasını içmeye devam ederken, o adamı gördü yine Jungkook. Siyah bir şapka, siyah bir şemsiye ve de siyah bir maske. Siyahların kralı gibiydi.
Evet.
Tam olarak öyleydi.Başını tekrar taşa çevirdiğinde bir süre sustu. Acıyan kalbini görmezden gelmeye çalışıyordu. Ama bu o kadar da kolay değildi.
Karşısından öyle güzel gülen Jimin varken..
Park Jimin, ölüm gibi gülüyordu."Bir fotoğraf karesinde unutulmalıydık.
İşte o zaman hep mutlu kalırdık"Kafasını kaldırıp az önce baktığı yere baktığında, o adamı görememişti.
Ona siyahların kralı adını vermişti Jungkook.O adamı önemsediği yoktu. Sadece garipti. Belki de oda vicdan azabı çektiği için hergün burdaydı.
Yoksa değil miydi?Jungkook buraya her geldiğinde etrafa pek bakmazdı. Belki de yeni birisi değildir.
Sigarasından son bir duman daha alıp, izmariti yere atarak, parmak uçlarıyla ezdi. Biraz jimine baktı, biraz da Asla yaşanmayacak olan o eski, güzel anılara.
Eskiler güzeldi, ama bir daha asla yaşanmayacaktı.
O sırada mesaj geldi Jungkook'a.
*3 yeni mesaj
Namjoon Hyung
Taemin evde yok
Ve bende 1 gece yetecek kadar beyaz
şarap var
Hemen mesajın üstüne tıklayıp cevap verdi.
Jungkook
1 saate orda olurum
Namjoon Hyung
Mezarlıktasın değil mi?
Jungkook
Evet
Namjoon Hyung
Tamam
Hızlı gel
Tek başıma ağlamak istemiyorum
Jungkook
Tamam
Hemen geliyorum
(Görüldü)
Cevap verdikten sonra önündeki beyaz taşa yaklaştı. Tam meleğinin dudağına denk gelecek şekilde öptü.
En çokta meleğini öpmeyi özlemişti.
Ha birde, cennet gibi kokan boynunu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Boy meets evil /2 {JiKook}
Mizah"Kar yağıyor usul usul. Olsan beraber izlerdik. Sen kadar güzel olmazdı gerçi." . . . . Boy meets evil 'in 2. Serisi. İlk kitabı okumayı unutmayın..