CEKET (bxb)

19

" Ankara'da yaşayınca insanın tek hayali sevdiğiyle birlikte denize karşı oturmak oluyor balım. "

Kıyıya vuran dalgaların sesine Vaha'nın kelimeleri karıştığında bakışlarım onu buldu. Kollarından birini omuzlarıma atmıştı ve arada bir burnunu kafama eğerek derin nefesler çekiyordu.

" Hayalini gerçekleştirdin o halde. "

Bakışlarını bana eğdi ve gülümseyerek kafasını aşağı yukarı salladı.

" Hayalimi canımdan çok sevdiğimle birlikte gerçekleştirdim. "

Bakışlarım tekrar denizi buldu. Bugün her zamankinden daha hırçındı. Dalgalar kıyıdaki kayalara sertçe vuruyor, bir o yana bir bu yana sallanıyorlardı. Kasvetli bir gündü. Havada kara bulutlar kol gezinirken kıyıdaki kayaların üstünde bizden başka kimse yoktu.

" Her sabah güne burada başlamak terapi gibi, " dedim sessizliğin sakız gibi uzamaya başladığı sırada.

" Çok huzur verici bir ortam, doğru diyorsun. "

" Denizi izlerken müzik dinlemek de çok huzur verici. "

" Denizi izlerken yapılan her şey çok huzur verici bence balım, " dedikten sonra elindeki termostan büyük bir yudum aldı. Evden çıkmadan önce hem ona hem de kendime sert bir kahve yapıp termoslara koymuştum. Denizi izlerken kahve içmek de hoşuma gidiyordu.

" Yarın sabah erkenden yola çıkmam gerek. "

Alt dudağımı sarkıttım ama bende olan bakışlarına karşılık vermedim. Göz göze geldiğimiz an göz pınarlarımda biriken yaşların dökülmesinden korkuyordum.

" Ankara'ya mı gideceksin ilk yoksa direkt Edirne'ye mi? "

Sesimin titrememesi için tane tane ve yavaşça konuşmuştum.

" Edirne'ye geçeceğim direkt. "

Annesi, o buraya gelirken Edirne'ye teyzesinin yanına gitmişti. Vaha'da oraya gidecek, birkaç gün orada kalıp eve geçeceklerdi. Ses çıkarmadım ve denizi izlemeye devam ettim.

" Arden bana bak bebeğim. "

Duymazlıktan geldim.

" Bak bana bebeğim. "

Avucunu çeneme yasladı ve kafamı kendisine çevirdi. Gözyaşlarım çoktan dökülmeye başlamıştı.

" Neden ağlıyorsun balım? "

" Senden ayrılmaya hazır değilim çünkü. "

Bir süre sessizce ağlamaya devam ettim. Yüzümü inceliyor sabırla konuşmamı bekliyordu.

" Geldiğinde çok etkilenmem diye düşünmüştüm ama sandığımdan daha fazla etkilendim. Dün gece sürekli uyanıp yanımda mısın değil misin diye kontrol ettim. Sabah da seni yanımda bulamayınca aşırı korktum, her yerde seni aradım. O yüzdendi sabah sen kahvaltı hazırlarken mutfağa koşarak girmem. Kahve yaparken de sürekli mutfağın kapısına bakıp bakıp içeri girmeni bekledim. Gözlerim sürekli seni yanımda aradı dünden beri. Ve şimdi beni bırakıp gidecek olman korkutuyor beni. Gözlerim yine sürekli seni arayacak ve bu sefer bulamayacak. Seni ve seni hatırlatan her şeyi unutmaktan korkuyorum. "

Etrafa kısa bir bakış atıp kimse olmadığını fark ettiğinde yanağıma küçük bir öpücük bıraktı. Konuşmaya başladığında sesi titriyordu.

" Ben asla kendimi unutturmam sana bebeğim, düşünme sakın böyle. Hem benim için kolay mı zannediyorsun sen? Deli gibi yanında olmayı arzuladığım sevdiğimden yine ayrılacak ve ondan kilometrelerce uzağa gideceğim. Varlığı yanımda fiziken olmayacak. Onu öpemeyecek veya ona sarılamayacağım. Bunun beni ne kadar kahrettiğini biliyor olman gerek. Ama yine de korkmuyorum. Çünkü biliyorum sen fiziken yanımda olmasan bile ruhen hep yanımda olacaksın. Yanımı geçtim sen her zaman benim kalbimdesin Arden. Oradan asla çıkarmam, çıkaramam seni ben. "