Bir eve yerleşmiştik. İnanılır gibi değil... Ve buradan çıkmak için 1 haftadır uğraşıyorduk, aslında arabalar vs. Geçiyordu hastaneler falan hepsi vardı ancak bunlarda bir yere bağlı, yani Çınar belirli bir yere kadar mekanını çevirmiş ve insanlar o çevrili alan içerisinde hayatlarına devam ediyorlar ne garip !
Neyse ki o kadar da sıkıcı değildi, ama bir alan içerisinde yaşadığını bilmek insanı üzüyor, ister istemez kaçış yolları arıyorduk.
Duru uyandı kahvaltıyı hazırlıyordum ancak ekmeğimizin kalmadığını gördüm ne üzücü bir durum. Hemen üzerime siyah mini şortumu geçirdim üzerime bol beyaz yarasa kol siyah harflerle PEACE yazan bir tisort geçirdim, saçımı at kuyruğu yapıp, ayağıma siyah Superga'larımı geçirdim.
Elime siyah nike cüzdanımı alıp çıktım.
Tam markete adımımı atacakken bir el kolumu kavrayıp beni ara sokakta bir yere çekti sırtımın duvara çarpmasıyla inledim. Ah bu Çınar'dı göz rengi adete burdayım diyordu, o erkeksi parfümü içime dolarken sorucu bakışlarımı üzerinde gezdirdim.
"Evet ne var" dedim. "Bakıyorumda kolay alıştınız buraya yanlız dikkat edin göründüğü gibi değil herşey" dedi. Beni baştan aşağıya süzüp tam geri çekildiğinde tekrar kolumu kavrayıp canımı acıttı "benim mekanımda bu şortla gezemezsin"dedi. "Ne demek gezemezsin sen kimsin ki bana karışabiliyorsun çek ellerini üzerimden birdaha sakın ! Sakın bana dokunma" diyerek dişlerimin arasından tıslayınca. "Kim olduğumu zamanla göstericem. Ozaman bu yaptıklarına pişman olacaksın DEFNE !" diyerek uzakaştı. Arkası dönükken elini havaya kaldırıp "Ha bu arada o şortunu birdaha üzerinde görürsem hoşlanmayacağın şeyler çıkar ortaya" ne diyordu bu ? Kim olduğunu sanıyordu ? şimdi de ondan korkacağımı falan mı sanıyordu ? Hadi bakalım yeni başlıyoruz. !
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İnadına kıskandır !
Randomiki kuzen ıssız bir yerde mafya adamlarını peşlerine takarsa neler olur ?