İrem

1.3K 136 163
                                    

Çağan'dan

Açık mor renginde tişörtümü de üzerime geçirip kabinde son kez aynada kendime baktım. Bu ne kılık kıyafet ya. Hele bu inci kolyeyi hiç çözemiyorum.
Sonda gömleği de kemerimden bağlayıp kabinin kapısını açtım

* Tamam ben de hazırım çıka..lım *
Karavanda hiç kimse yoktu
* Tabiki gitmiş. Beni bekleyecek değil ya * nefesimi verip ben de karavandan indim. Gözlerimi etrafta gezdirdiğimde senaristle konuştuğunu gördüm. Arkası bana dönüktü. Yüzüme hafif gülümseme koyup ona doğru adımladım. Ben yanına varmadan konuşması biter bitmez senarist uzaklaştı
* Tuana! * Dedim sesimi biraz yükselttim. Bana döndü hemen.
Yanına vardığımda aynı gülümsememle bakmaya başladım

* Ne diyeceksin * dedi asık suratıyla normal konuşmaya çalışarak

* Teşekkür ederim karavanda yardımın için * dedim güneşten dolayı hafif kıstığım gözlerimle. Bakışlarını indirip kafasını salladı

* Bi şey değil * dedi kafasını kaldırıp. Bakışı benim arkama kaydığında birden yüz ifadesi değişerek gözleri kocaman oldu. Anlamsızca gülüşüm silindiğinde kaşlarımı çatarak onun baktığı yöne döndüm. Herkes kendi işini yapıyordu

* Bir sorun mu var? * Dedim önüme dönerek. karşımda değildi. * Tuana? *

* Şşşt!! Suss * diye kısık sesini duyduğumda solumda iki karavanın arasındaki dar yere kafamı çevirdim. Sanki birinden saklanıyormuş gibi karavanın arkasından arada bir bakıp duruyordu

* Tuana napıyorsun orda? * Dedim elimle göstererek

* Ya sus çağan sus!! Tuana Tuana diyip durma! * Dedi kısık sesle bağırarak parmağını ağzının önüne tuttu. Ne olduğunu anlamak için yine onun baktığı yere baktım

* Ya noluyor!?? * Dedim sesim yükselerek ona döndüm. Birden kolumdan tutup beni de boşluğa çekip karavana yasladı ve elini sıkıca ağzımın önüne tuttuğunda parmak uzlarına çıkıp gözlerini büyüterek yüzüme yaklaştı

* Sus diyorum çocuk sus! * Dedi dişlerinin arasında. Eli ağzımdayken yine yavaştan kafasını çıkarıp oraya bakıyordu. O kadar yakındı ki sadece yüzünü inceledim. Zaten iki karavan yarım metreden az bir mesafede park edilmişti nasıl sığmıştık bilmiyorum. Ama Tuana sığdırmıştı. Diğer elini boşluğuna gelerek omzuma koyduğunda düşmemek için tutundu ve biraz daha kafasını dışarı çıkardı

* Ohhf gitti * dedi bir kaç saniye sonra rahatlamışcasına gözlerini kapatarak nefesini verdiğinde gerdiği bedenini rahat bıraktı. Elini de ağzımdan indirdi. Bakışını bana çevirdiğinde hala dibimdeydi.
* Ne? * Diye kafasını salladığında bakışlarımı kaçırarak yutkundum.

* Anlatıcak mısın artık * dedim göz teması kurmadan bu sefer daha alçak sesle.

* Sen. Önce bir ellerini belimden çek sonra ha? * Dediğinde bakışım ellerime gitti.

Belinde mi? Ama ben ne zaman..

* Çağan? * Dediğinde hemen ona döndüm

* İlk önce sen * dedim kendime gelip daha sıkı tuttum. Tamamen yapıştı

* Anlatıcak bir şey yok * dedi kollarımdan kurtulmak için hafif geriye ittirip.

* Anlatmazsan gitmene izin vermeyeceğimi biliyorsun * dedim hafif sırıtış yüzüme koyup ona eğilerek. Şaşırarak yutkundu
* Ne işler çeviriyorsun Tuana? * Dedim aynı mesafeden. Başını eğerek uzak durmaya çalışıyordu. * Kimden kaçıyorsun *

* Bbenim kimseden kaçtığım yok. İş falan da çeviriyorum * dedi gerilerek kollarımı açmaya çalışırken

* Anlatmıyor musun yani şimdi? * Dedim bakışım gözlerinden aşağı kaydığında. Gözleri kocaman olduğunda çabalamayı bıraktı

DENİZ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin