Başlangıç

38 4 1
                                    

Cloe Glory. Yirmi iki yaşında yeni mezun bir psikolog. Yaklaşık iki yıldır müstakil bir evde, en yakın arkadaşı Bety Porter'la beraber yaşıyor. Yeni mezun olduğu üniversiteden yarım saat uzakta. Bu eyalete gelişi zor oldu. Çünkü ailesini, aslında annesini bu okula gitmesine izin vermesi için ikna etmek hiç kolay olmadı.

Yaklaşık Dört Yıl Önce

Cloe kazandığı üniversiteyi ailesine söylediği zaman annesi onu azarladı ve gitmesine hiçbir şekilde izin vermeyeceğini söyledi. Babası ise annesi görmeden onu tebrik etti. Cloe babasının karşı çıkmayacağını zaten biliyordu. Annesinin itiraz edeceğine de emindi ama bu kadar abartacağını hiç düşünmemişti. Sadece eyalet değişikliği yapacaktı. Buna rağmen onlara uzak olmayacaktı. Cloe'nin ailesi Batı Virginia'da yaşıyorlardı. Cloe'nin kazandığı üniversite ise Kuzey Carolina'daydı. Uçakla sadece bir buçuk saat sürüyordu. Arabayla ise yaklaşık altı saat. Amerika'nın diğer ucuna gitmiyordu sonuçta. Ama Cloe annesini bir türlü ikna edemedi. Babası da annesiyle konuştu ama onu da sürekli kızının tarafını tutmakla suçladı ve ağlama krizine girdi. Babası onu rahat bırakıp bir süre Cloe'yle beraber oturdu.

"Annemin bu kadar büyük bir tepki vermesini beklemiyordum." dedi ve babasına döndü. "Sen neden bu kadar büyük bir tepki verdiğini biliyor musun, baba?"

Babası düşüncelere dalmıştı. Önce kızının ne söylediğini duymadı. Cloe tekrar sorduğunda ise, "Belki de geçmişiyle alakalıdır." diye mırıldandı istemsiz bir şekilde.

Cloe, babasının beklemediği bir şekilde ağzından çıkan sözcüklerin sebebinin kendisi olduğunu biliyordu.

Babası bunu sesli söylediği için utanıyor gibiydi. "Annene bu konu hakkında bir şey söyleme. Bu benim kendi şüphem. Bunu ona sormak istedim. Ama zamanı değil diyerek erteledim sürekli. Artık sormaya korkuyorum."

"Ama bir gün sormak zorunda kalacaksın." dedi Cloe kendinden emin bir şekilde.

"Bunu nereden biliyorsun?" diye sordu babası şaşırarak. Kızının bu kadar kendinden emin konuşması, böyle bir olayın gerçekleşeceğinin habercisiydi.

"Bu çok açık." dedi Cloe sakin ve konsantre bir sesle. "Annem benim o üniversiteye gitmeme engel olamayacak. Kendince başka çözümler üretecek ama bunlar işe yaramayacak. Bu durum onu sinirli ve duygusal yapacak. Sen de merakına yenik düşüp ona uzun zamandır ertelediğin şeyi soracaksın."

Babası şaşkın bir şekilde onu izliyordu. Gözlerini kapatıp bunları aktardı. Sonra gözlerini açtı ve babasının tepkisini inceledi. Şaşkın ve düşünceli bir şekilde kızına bakıyordu. 'Bu dedikleri çıkarsa şaşırmam gerçekten. Belki de bu açıklama daha iyi olur bizim için...'

Babasının düşüncelere daldığını anlayan Cloe, annesinin sesini duymaya çalıştı. Hiçbir ses gelmedi bir süre. Daha sonra merdivenlerde ayak sesi duyuldu ve annesi içeri girdi. Annesinin ayak seslerini duyan babası kafasını kaldırıp eşine baktı. Ağlamaktan gözleri kızarmıştı. Buna rağmen güçlü durmaya çalışıyordu.

"Artık yatsak iyi olur." dedi sakin bir tonda tutmak istediği bir sesle. Ama Cloe annesinin sesinde saklı olan acıyı hissetti. Hafiften ürperse de bunu belli etmedi.

Annesi Cloe'ye bakarak, "Bu konuyu daha sonra konuşuruz." dedi. Annesinin bakışlarında pes etmişlik yoktu. Cloe de aynı şekilde annesine bakarak, "İyi geceler." dedi ve annesinin yanından geçerek odasına çıktı. Kendini yatağa attı. Sırt üstü yatarak annesini nasıl ikna edeceğini düşündü. Kısa bir süre sonra aklına bir fikir geldi. Ama bunu hemen uygulamaya koymak istemedi. Birkaç gün sessiz kalmaya karar verdi. Derin bir nefes aldı ve soluna dönüp uykuya dalmaya çalıştı. Annesi ise bütün gece uyanık kaldı.

Rüyamdaki Adam(Mola Verildi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin