Karanlık çağlar büyük liderlere gebedir.
Büyücülük dünyasında sadece güçlülülerin hayatta kalabildiği bu devirde Victoria Waldens lider olarak doğduğunu biliyordu. Doğumunun yüce bir amacı olmalıydı ve bu amacı onurlandırmak için elinden geleni yapa...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ryan Travers birkaç takırtı sesiyle uyandı.
Kafasını yastıktan zorla kaldırdı. Aleksei'nin sandığını karıştırdığını görünce "Sessiz ol, daha çok erken." diye yakındı.
Tekrar uyumaya çalışacaktı ki kafasına gelen yastıkla yerinden sıçradı. "Off, acıttı."
"Saat on bir gerizekalı. Öğlen olmak üzere. Senin dışında yatakhanede kimse yok."
Ryan kafasını kaldırıp etrafa bakındı. Herkes haftasonunu dışarda geçirmeye gitmiş olmalıydı. Tekrar yastığa gömülürken "Yatakhaneye gün ışığı girmiyor, nereden anlayabilirim?" dedi huysuzca.
"Baş ucunda saat var." dedi Aleksei ve sandığının içine tekrar daldı. Birkaç şıkırdama daha duyunca Ryan kendini tutamadı. "Ne arıyorsun sen?"
"Dışarı çıkacağım ya dahi kafa!" dedi Aleksei, şimdi üzerindeki kazağı çıkarmış diğerini giymeye çalışıyordu. "Hani Akari ile bir buluşmam var. Hatırladın mı yoksa on kere daha tekrar etmem gerekiyor mu?"
"Of, sabah sabah amma huysuzsun." dedi Ryan ve yataktan kafasını kaldırdı. "Neden yerde elbise yığını var? Seçsene şunlardan birini."
"Çoğu bana dar oluyor ya da fazla eskiler." dedi Aleksei yüzündeki sıkıntıyla sandığına şöyle bir bakarken.
Ryan sırttı. "Yoksa heycanlandın mı?"
İkinci yastığı da suratına yerken yüksek sesle yakındı. "Bir şey dememiştim ki!"
"Yardım etmeyeceksen kes sesini."
Ryan esneyerek üzerindeki yorgana biraz daha sarıldı. "Benimkilerden birini giysene."
Aleksei sanki ona aptalmışçasına bakarken "Ne!" dedi Ryan. "Şimdi ne yaptım?"
"Sence seninkiler bana olur mu Travers?" dedi Aleksei gözlerini devirirken. "Çuval giymem daha mantıklı."
"Yeni sezonun modası artık geniş değil mi?" dedi Ryan tekrardan esnerken. Yataktan indi. Sandığını karıştırıp diplerde bir gömlek buldu. "Al, şunu giy. Kırışık onu da düzeltirsin."
Aleksei gömleği havada kaptı. Üstündeki kazağı çıkarıp beyaz gömleği üstüne geçirdi. Ona üç beden büyük geldiğini anlayınca bir iç çekti. Gömleği Ryan'ın kafasına tekrar attı. "Sana olmaz demiştim Travers."
Ryan gömleği kafasından alırken" Gayet güzel oldu." dedi. "Sence Victoria bugün benimle Hogsmaede'e gelir mi?"
"Bilmem, işi yoksa gelir herhalde. Neden ona sormuyorsun?"
"Biliyorsun, hâla eskisi gibi değiliz."
"Bebek değilsin Ryan." dedi Aleksei, birkaç parça daha giysisini çıkarırken. "Eminim, sorabilirsin. Sorun etmez."
Ryan derin bir iç çekti."Çekil şuradan." dedi Aleksei'nin sandığının önüne gelirken. "Sana birkaç şey bulacağıma eminim.'
