"Kalk! Defol git buradan!"Öfkeli gözlerini üzerime dikmiş adam üzerime doğru gelip bağırdı. İrkilip oturduğum yere sıkıca tutundum. Oturduğum sandalyeden bileğimi tutarak beni kaldırmaya çalıştı.
"Bırak kolumu, canım acıyor!" diye yakardığım sırada ateş saçan buz mavisi gözleri yeşillerimi delip geçmek istercesine bakıyordu. Berra yanımıza gelip adamı üzerimden çekmeye çalıştı.
"Uraz sakin ol, bırak hemen kızı! "Berra uzun bir uğraştan sonra onu belinden tutarak sonunda karşımdaki sandalyeye oturttu. Uraz denen adam yeniden kükreyince yerimde sıçradım.
"Nasıl sakin olayım abla, nasıl !? Sen bunu nasıl şirkete alırsın, ha? Annemle babamın kemikleri sızlıyordur şimdi mezarda. "Ne, bu adam onun kardeşi miydi yani? Onun bu halinin sebebini anlayamazken şok içinde konuştum.
"Ne diyorsun sen ya? Ben buraya yardıma ihtiyacım olduğu için geldim. Ayrıca bu mesele sadece Berra ve beni ilgilendirir. Anne-babanın konuyla ne ilgisi var? Sen beni nereden tanıyorsun da bu kadar sinirlendin? "Sorularımı peş peşe sıraladıktan sonra Uraz denen adam daha çok öfkelenmişe benziyordu.
"Kes sesini! Tabi ablamı saf gördün kandırmaya çalışıyordun değil mi? Ama ben buna izin vermem, annemle babamı bizden ayırdığınız gibi şirketimizi de alamazsınız! Şimdi defol git buradan hemen."
"N-Ne ?"Beynimden yumruk yemişçesine donup kaldım."Hiç anlamamazlığa vurma,senin o şerefsiz baban öldürdü onları."İstemsizce dudaklarımdan bir hıçkırık koptu,gözlerim doldu.Kendimi berbat hissediyordum,bir katilin kızı olmaktan nefret ediyordum."B-Ben bilmiyordum." Kahretsin ki yine kekelemiştim.Ellerim titremeye başlayınca belli etmemeye çalışarak terli avuç içlerimi pantolunuma sürdüm.
"Hiç bana duygu sömürüsü yapma! Aynı kandan değil misiniz,hepiniz aynısınız."Alayla söylediklerine karşı tam ağzımı açmıştım ki Berra elini masaya vurarak bağırdı.
"Yeter! Yeter,Uraz görmüyor musun kızın halini,hiç bir şeyden haberi yok.Onu suçlamayı bırak artık."Berra sustuktan sonra odada bir sessizlik oluştu.Birkaç saniye sonra Berra dumura uğrayacağım o cümleyi söyledi.
"Rüya ile evleneceksin."
"Ne!" İkimiz de aynı anda bağırmıştık.Bu kadının ağzından çıkanı kulağı duyuyor muydu? Bana sunacağı teklif bu muydu yani?
"Ne demek Rüya ile evleneceksin!?" Şok içinde sordum.
"Ben buraya bana yardım edeceğini düşündüğüm için geldim.Şimdi karşıma geçmiş kardeşinle evlenmemi söylüyorsun.Oysa senin samimiyetine güvenmiştim."Hayal kırılığı içinde söylediklerimden sonra Uraz kaşlarını çattı.
"Abla sen ne dediğinin farkında mısın? Bu kız annemlerin katilinin kızı,ateşin mi var senin?"Az öncekinden daha sakindi mavi gözlü adam.
"Ben ne dediğimin gayet farkındayım."dedikten sonra bana döndü."Rüyacığım biliyorum,seni kuzeninle evlenmekten kurtaracağımı söyledikten sonra karşılığında kardeşimle evlenmeni istemem sana çok saçma geliyor ama önce bir konuşalım."Ayağa kalktım ve "Daha fazla burada durmayacağım,dinleyecek bir şeyim yok benim."Berra yanıma gelip elimi tuttu."Lütfen,izin ver açıklayayım. "dedikten sonra bu haline dayanamayıp başımı salladım. İşte en çok da bu huyumdan nefret ediyordum; bana ne yapmış olurlarsa olsun insanlara merhamet etmekten.Eski yerime geri oturduğum sırada Uraz başını geriye atarak boynunu ortaya çıkarmıştı.İstemsizce yutkundum.Berra da nihayet yerine oturunca bize bakarak konuştu.
"Rüya, ben seni çok önceden tanıyordum aslında.3 sene önce bir baloya gittiğim gün lavaboda baban sana şiddet uygularken görmüştüm.O gün sizi eve kadar takip ettim ve polis çağırdığım halde o adi herifi tutuklamadılar.Daha sonra birkaç kez seni ben kurtarmaya çalıştım fakat her seferinde adamlara yakalandım.Sen de hiç evden çıkmadığın için bir türlü başaramadım.Dün de seni o restoranda tesadüfen görünce bunlar oldu işte." Dediklerini anlamıştım ama hala yerine oturmayan bir şeyler vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIĞIN ESİRİ
General FictionEsaretimden kurtulmak pahasına annemin katili oldum. Keşke o gün onu dinleseydim.Belki de şu an yanımda olurdu...