oʍʇ ʎʇuǝʍʇ

603 63 52
                                    

Feminen Hoon 🙀🙀🙀
multimedya: Hoon'un üstündekiler(onun vücuduna göre olarak düşünün)

-

whatsapp
Heeseung-Sunghoon

Hoon?

çıkacak mısın

çıkıyorum şimdii

tamamm güzelimm

-

Sunghoon'dan

Her güzelim veya başka bir şey söylediğimde o kadar heyecanlanıyorum ki...

Hangi ara bu kadar kapıldım asla bilmiyorum. Ama içimde kapılsamda kötü olmayacağına dair bir his var. Çünkü Heeseung sandığımın çok aksine bir insan olduğunu bu son 3 buçuk haftada fazlaca kanıtladı.

Son bir kez üstüme başıma bakıp evden çıktım. Bugün biraz farklı giyinmek istedim. Biraz sıradışı. Bana göre en azından.

Parka doğru yürürken Heeseung'un arabasını gördüm. Plakasından tanıdım yani. Söylemişti.

Yerimde durup biraz soluklandım. Karnımın içi neden bu kadar rahatsız?

Sonunda kendime gelmeyi başardığımda arabaya doğru yürüdüm. Cama tıkladım.

Arabanın camını açıp bana gülümsedi.

"Gir hadi üşüyeceksin."

Söylediğini yapıp içeri girdim. Ben kemerimi takarken o da beni süzüyordu.

Kemerimi takmayı bitirip ona baktığımda hala bana baktığını fark ettim.

"Hee?"

"Hm?"

Transtan çıkmıs gibi bir anda kafasını sallayıp eliyle saçlarını ovdu.

"Şey, sürüyorum o zaman?"

"Peki. Sür o zaman."

Şu an arabanın içinde çok garip bir hava var. İkimiz de fazla heyecanlıyız sanırım. Çünkü yol boyunca ben gözlerimi elimden çekmedim. O da sadece yola odaklandı. Tek bir konuşma bile geçmedi.

Sonunda bir sahile geldiğimizde arabayı durdurdu ve indik. Sahile doğru yürürken sonunda konuşmaya başladı.

"Ben seni böyle görünce... Özür dilerim fazla konuşamadım."

"Neden, yüzümde veya başka bir yerimde bir problem mi var?"

Banka oturduğumuzda bana dönüp konuştu.

"Hayır Hoon. Çok güzel olmuşsun sadece. Ne diyeceğimi bilemedim."

"Ha. Anladım. Teşekkür ederim."

-

Heeseung'tan

Şu an gerçek mi?

Aylardır uzaktan sevdiğim ve hayatını istemeden de olsa mahfettiğim, aynı zamanda da yaşadığı boklardan kurtardığım insan şu an tam karşımda oturuyor. Ve tıpkı meleklere benziyor...

"Sadece böyle oturalım mı yoksa biraz yürümek ister misin?"

"Şimdilik oturalım."

Tamam anlamında başımı salladım.

"Nasılsın bugün."

İlk defa ne diyeceğimi bilemeden konuşmaya başladım. Yani o önümdeyken ve bu kadar mükemmelken nasıl konuşabilirdim ki?

"İyiyim, sen?"

"Bende iyiyim güzelim."

Dışardan söyleyince bana bile garip geldi. Sesli söylemek kesinlikle daha iyi hissettiriyor.

Kafasını çevirip yan bir sırıtış yaptı. Görmediğimi sandı büyük ihtimalle ama gördüm. Bende onun bu haraketine güldüm.

Tekrar bana dönüp gözerimin içine baktı.

"Heeseung."

"Hm?"

O bana bakarken... Mayışıyorum.

Vücudunu tamamen bana döndürdü.

"Ben hislerimi saklamayı sevmem. O yüzden seninle açık konuşmak istiyorum. Ama önce bir şeyden emin olmam lazım."

"Bir şey merak ediyorsan çekinmeden sorabilirsin biliyorsun."

"Tamam o zaman. Şey..."

Gözlerini yere indirip bir süre bekledi. Elimi çenesine götürüp tekrar bana bakmasını sağladım.

"Ney?"

"Bana cidden aşık mısın?"

Pekâla bu soruyu kesinlikle beklemiyordum.

Elimi çenesinden çektim.

"Bir şüphen mi var?"

"Hayır, sadece... Emin olmak istiyorum Heeseung. Sana güvenmek istiyorum. Benim için yaptığın onca şeyden sonra sana bunu sorduğum için özür dilerim ama gerçekten emin olmam lazım."

"Hmm. O zaman şöyle söyliyeyim. Benim sana aşık olmama ihtimalim, dayının iyi biri olma ihtimaliyle aynı. Sen karar ver. Sence sana aşık değil miyim?"

Güldü.

"Peki o zaman. Benimde söylemem gereken bir şey var."

"Söyle bakalım."

Derin bir iç çekti.

"Seninle konuşurken... Garip hissediyorum, bilmiyorum. Sana da demiştim. Kısa bir sürede beni nasıl bu kadar etkilediğini anlamıyorum. Aslında anlıyorum da. Sana çekilmemek elimde değil Heeseung. Ve-"

Söyliyeceği şeyi devam ettirmedi. İlk başta anlamadım ama arkamdaki bir yere bakakalmıştı. Bende arkamı dönüp aynı yere baktım.

"Hadi lan ordan."

Bu ne saçmalık?

~

kudurun bb

homoseksüel | heehoonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin