Ben üzerimi değiştirmek üzere soyunma odasına girmiştim. Kan olan kıyafetlerimi çıkarıp yenilerini giydim. Kirlenen kıyafetlerimi çıkarıp dolaba gelişigüzel koydum. Bunları en kısa zamanda eve götürüp yıkamalıydım. Üzerimi değiştirme işime tamamlanınca tekrar parti hazırlıları için gittiğimde herkez gayet güzel bir şekilde işleri yoluna koymuştu. Demek ki bensiz de oluyormuş. Okan elinde ki örtüleri katlayıp dolaba yerleştiriyordu. Yanıt gidip elimi omzuna koyup bana doğru dönmesini sağladım.
" Benim ne yapmam gerekiyor? "
Okan kaşları çatık ve memnunsuz bir ifade ile yüzüme baktı.
" Şu kadar işin içinde sakarlık yapıp yaralandın bu halde hala çalışmak istiyormuş izlenimi yaratmasana basbaya şirinlik yapmaya çalışıyorsun ama bana sökmez bunu yapacağına git dinlen tüm işler parnerin olan bana kalsın. "
" Hah bir şey mi dedik sanki alt tarafı yardım etmek istedik onu da çok gördün ve şirinlik dedin pes yani bir şey demiyorum. "
" Bence de dememelisiniz hanımefendi şimdi müsadenizle gidip Meltem Gurur ile ilgilenmem gerek siz yapamayacağınız için o da bana kaldı. "
" Meltem Gurur mu? "
" Evet sen yokken Ali Beye seni sordu. Ali Beyde doğal olarak o yok ilgilenemez dedi. Meltem Hanım geçen gün yüzünden mi deyince senin yaralı olduğun için yapamayacağını ama isterse partnerin olan benim yardım seve seve onunla ilgilenebileceğimi söyledi. Zaten yakışıklılığım sayesinde anca memnun ederiz onu bu saatten sonra. "
" Hıh yakışılılık mı? Kibirden başka bişi değil. Neyse umarım seni ilk gördüğü zamanı hatırlamaz da iyi geçinirsiniz. Ha bide sevgilin Buse kıskanmasın. "
" Sevgili derken ? Yanlış anladım sanırım ama beni öpen oydu kendi kafanda düşüncelere kapılma. "
" Anladım utandın sen tabii haklısın o kadar kibirden sonra bana yakalanmak " dedim gülerek ve gitti. Arkamdan ukala bir tavırla kafa salladı. Ve arkadan bağırdı
" Sen benim ilişkim var mı yok mu düşünene kadar Kendi ilişkine bak. "
Ben çoktan gittiğim için cevap verememiştim ama neden öyle dediğine bir türlü anlam verememiştim. Neyse bir ara sorarım diye düşündüm. Ben yolda giderken Ali Bey bana seslendi
" Nasılsın? Nasıl oldun? " dedi
Bende biraz şaşkın bir sesle
" Şimdi daha iyiyim efendim. "
" Güzel yani Meltem Hanımın odasına uğrayabileceksin. " dedi kinayeli bir sesle.
" Meltem Hanım mı? Ona yaklaşmamam gerektiğini söylememiş miydiniz? Hem onunla Okan ilgilenecek sanıyordum. "
Aptal bir şekilde hemde kinayeli bir şekilde gülerek konuştu. Sanki karşılıklı düello yapıyorduk.
" Öyle dedim diye başıma mı kakıyorsun? Ne yapayım? Meltem Hanım senle görüşmek istediyse kadında ki asalete bak yaralandığını duydu hemen senle konuşmak istedi iyimisin diye bakmak istedi şimdi burda ban çene çalacağına yanına git. "
Dedi ve beni hiç bir şekilde umursamaz bir tavırla gitti. Meltem Hanım yoksa benden özür dilemek için mi beni çağırıyordu? Evet mantıklı düşününce çok ünlü biri olduğu için herkezin içinde bozuntuya vermek istememişti. Mutlu ve biraz kaygılı bir şekilde Meltem Hanımın odasının kapısını iki kez isteksizce çaldım.
" Gel. " dedi otoriter bie sesle. Içeri girdim sade ve normal bir ses ile kafamla selam verdim ardından konuşmaya başladım.
" Ben geldim Meltem Hanım. "
" Aa canım sen mi geldin gel hemen otur şuraya san söylemem gerekenler var. "
Ben söylemem gerekenler var deyince iyice heyecanlanmıştım. Kesin o gün için özür dinleyecek diye düşündüm.Bana başka ne söyleyebilirdiki zaten.Tekrardan konuşmaya başladı.
" Ah oturdun mu tatlım. "
" Evet. " dedim sakin ve şaşırmış bir ses tonuyla hafifte kısık bir şekilde söylemiştim.
" Canım sana bir şey söylemem lazım ama öncelikle şunu sormam gerekiyor sanırım yaralanmışsın şimdi nasılsın? "
" İyiyim efendim zaten çok büyük bir şey değildi. "
" Çok sevindim canım artık iyi olduğuna göre benimle ilgilenebilirsin. "
Duyduğum şeye çok şaşırmıştım benden özür dilemek için ya da gerçekten beni merak ettiği için değil kendi için sormuştu. Buna çok sinirlenmeme rağmen gayet güzel ve kibar bir ses tonuyla
" Evet iyileştim efendim ama Ali Bey partnerimin olan Okan'ın sizinle ilgilenmesi gerektiğini söyledi son söz onda. "
" Haklısın ama eğer sen iyi isen ben onla konuşurum dert etmem. Sana geçen sefer benim yüzümden kızmıştı üzerime o şarabın dökülmesi benim hatamdı bunu söyledim ama dinlemedi beni eğer şimdi bana yardıma sen gelirsen hem seni affeder hem de ben bir arkadaş kazanırım seni zorlayamam ama bir düşün derim. "
" Peki düşünürüm efendim. " Dedim ve odadan çıktım çok tuhaftı gerçekten düşündüğüm gibi kötü biri değildi. Hatta bana oldukça iyi davranıyordu. Belki de bir oyunun parçasıydı bu.
Ve sırf benim için yardımcı olmamı istemişti. Arkadaş oluruz bile demişti. Ben bir garson iken o ise kocaman Meltem Gurur'du. Arada ki fark oldukça büyüktü. Ben ona karşı bir anlığına bile olsa kin gibi kötü duygular beklediğim için kendimi kötü hissetmiştim ama buna rağmen çok mutluydum en önemlisi de partnerim olacak Okan' ın haksız çıkmasıydı. Ona karşı kazandığım bir zaferdi bu. Ve şimdi fısıltı halinde bağırıyordum.
" Yaşasın zafer. "
Ama şimdi ne yapmam gerektiğini bilmiyordum. Ona yardım etmeyi kabul etmeli miydim yoksa reddetmeli miydim? Bu aralar düşünmekten başıma ağrılar girmişti. Elimle başımı ovalayıp tekrardan düşünmeye başladım.
Kabul edersem örnek aldığım kişi olan Meltem Gurur'u gerçekten çok iyi bir şekilde ağırlıyabilecektim ve Ali Bey' in bana olan anlamsız kızgınlığını alabilecektim.
-------- -------- -------
VOTE SINIRI : 7
YORUM SINIRI SINIRSIZ :D
